Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmesi halinde, (HUMK 429, HMK 363 ve devamı maddeleri) mahkemenin artık bu uyma kararı ile bağlı olduğu- Bozmaya uyma kararı, lehine bozma yapılan taraf için "usule ilişkin kazanılmış hak" doğuracağı-
İlamların infaz edilecek kısmı, hüküm bölümü olup, hükmün içeriğinin aynen infazının zorunlu olduğu- Gerek icra dairesi ve gerekse icra mahkemesinin ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleme yetkisine sahip olmadığı-
Elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemli olarak açılan davada, davalıların (borçluların) "inançlı temlik nedeniyle mülkiyet iddiasına" dayanarak davaya karşı koydukları anlaşıldığından, davanın gayrimenkulün aynına ilişkin olduğunun ve ilamın kesinleşmeden icra takibine konu edilemeyeceğinin kabulü gerektiği-
Takibe dayanak ilamda davacılar ......... ve .................. olup davanın kabulüne karar verildiğine göre davacı sıfatı ile ........ ve ........'ın. ilamın infazını sağlamak için icra takibi başlatabileceği, ancak başlatılacak icra takibinde ........... Tic. ve San. A.Ş. adına açılacak bir hesabın bildirilmesi, ödemenin de bu hesaba yapılmasının istenilmesi halinde ilamın infazının mümkün olduğu, ilamda davacı görünenlerin kendi adlarına tahsil talebini içeren takibin ve icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Takip konusu ilamın 5. bendinde müşterek çocuk için aylık 300,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, 6. bendinde ise iştirak nafakasının dava tarihinden 1 yıl sonra başlamak üzere o tarihte TÜİK tarafından açıklanan TÜFE oranında arttırılarak uygulanacağının kararlaştırıldığı, nafaka artış hükmünün sadece bir defaya mahsus geçerli olduğunun kabulü TMK 182/4 maddesinin uygulanmasına ve hayatın olağan akışına aykırı olup takip dayanağı ilamın mahiyeti gereği de iştirak nafakasının her yıl TÜFE oranında arttırılarak ödenmesi gerektiği sonucuna varılması gerekeceği-
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesi ilamının icrasından ve bu ilamın icrası neticesinde davacının mallarına haciz konulmasından kaynaklandığı- İlamların icrası ile ilgili İİK hükümlerine aykırı uygulamaların şikayet yolu ile İcra Hukuk Mahkemesinde incelenip karara bağlanmasının esas olduğu- Şikayet yolu ile hacizlerin kaldırılmasını sağlayan davacı şirketin aynı hususu genel görevli mahkemede menfi tespit davasına konu yapmasında hukuki yararının bulunmadığı-
Dayanak ilamda davacı taşınmazın davalı adına kayıtlı tapusunun iptalini ve adına tescilini talep etmiş, davalı ise taşınmazın satım devir işlemlerinin usulüne uygun olduğunu belirterek davanın reddini istemiş, mülkiyet devrinin (satışın) sıhhati tartışılarak davanın kabulüne ancak taşınmaz tapuda devir gördüğünden tazminata hükmedildiğinden, bu haliyle ilamın infazı için kesinleşmesi gerekeceği-
Tenfizine karar verilen dayanak ilam olan ............... sayılı kararının hüküm kısmında “1- Davalılar müteselsil borçlu olarak 1. davacıya 25.590,16 Euro ve buna ilaveten 11.11.2009 tarihinden itibaren baz faize ek %5 puan üzerinden hesaplanacak faizi .... ödemesine, 2- Davalılar müteselsil borçlu olarak 2. davacıya 51.180,32 Euro ve buna ilaveten 11.11.2009 tarihinden itibaren baz faize ek %5 puan üzerinden hesaplanacak faizi .... ödemesine, 3- Davalıların müteselsil borçlu olarak davacılara 2.308,60 Euro tutarında başka bir meblağı ve buna ilaveten 11.11.2009 tarihinden itibaren Avrupa Merkez Bankası’nın baz faizine ek %5 puan üzerinden hesaplanacak faizi .... ödemesine” hükmedildiği, hükme dayanak bilirkişi raporunda ise baz faizin %5’i esas alınarak faizin hesap edildiğinin görüldüğü, dayanak ilamda baz faize ek olarak %5 faize hükmedildiği, bu durumda baz faizin dışında ayrıca alacağa %5 oranında faiz uygulanmasının gerektiğinin kabulü gerekeceği-
Takibe dayanak ilam bozulmuşsa da, şikayet tarihinde henüz takibe dayanak ilamı hakkında verilmiş bir bozma kararı bulunmadığımdan ilamın ayakta olduğu ve borçlunun şikayette hukuki yararı bulunduğunun kabulü gerektiği- "İlama aykırılık şikayetinin istinaf incelemesi devam ederken bozularak ortadan kalktığı anlaşıldığından, şikayetin konusu kalmadığından esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi ve şikayet tarihindeki haklılık durumuna göre yargılama giderlerinden sorumlu olacak tarafın belirlenmesi ile yetinilmesi gerektiği" şeklindeki karşı oyun kabul edilmediği-
Takibe dayanak ................ sayılı ilamında, davacı tarafça tapu iptal ve tescil kabul edilmemesi halinde eski hale getirme bedeli ve yoksun kalınan bedelin davalı tarafından davacıya ödenmesine karar verilmesinin talep edildiği, mahkemece "davacıların tapu iptal ve tescil taleplerinin reddine, bedel taleplerinin davalılardan .......... ve .............. dışındakiler yönünden kabulü ile 12 parsel yönünden 87.556,80 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ............. ve .............. dışındaki davalılardan tahsili ile davacılara hisseleri oranında ödenmesine, 21 parsel yönünden 1.094.076,80 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar .............. ve .............. dışındaki davalılardan tahsili ile davacılara hisseleri oranında ödenmesine" karar verildiği, bu haliyle ilamın, taşınmazın aynına ilişkin olup, kesinleşmeden takibe konu edilemeyeceği-