Süresinde istinaf (süre tutum) dilekçesi verilmesi halinde, incelenen ilk derece mahkemesi kararında kamu düzenine aykırılık bulunmadığı da tespit edildiğine göre, HMK. mad. 353/1-b-1 gereğince istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi gerekirken, usulden reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
İcra mahkemesince verilen kararın alacaklı vekiline 23.02.2017 tarihli celsede tefhim edildiği, alacaklı vekilinin süresi içinde, yani 02.03.2017 günü, usulüne uygun olacak şekilde istinaf dilekçesini (süre tutum) verdiği, gerekçeli kararın tebliğine rağmen gerekçeli istinaf dilekçesinin verilmediği somut olayda Bölge Adliye Mahkemesinin yapılacağı işin, istinaf dilekçesini reddetmeden, kamu düzeni ile sınırlı olmak üzere istinaf isteminin incelenip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği, olayda istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi gerektiği- İstinaf yoluyla incelenen mahkeme kararında kamu düzenine aykırılık denetimi yönünden; işin esasına dair inceleme yapılmış olacağından, istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi gerekeceği-
Bölge Adliye Mahkemesince, süresinde istinaf (süre tutum) dilekçesi verildiği halde, incelenen ilk derece mahkemesi kararında kamu düzenine aykırılık da bulunmadığı tespit edildiğine göre, HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince, istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi gerekeceği-
Avukatın iş yerinde olup olmadığı, neden kendisine tebliğ edilmediğinin belirtilmeden yapılan tebligatın usulüz olduğu- Bölge adliye mahkemesinin istinaf talebinin usulden reddine ilişkin kararının alacaklı vekiline tebliği üzerine alacaklı vekilinin yerel mahkeme kararının usulsüz tebliğ edildiğini ve esasa ilişkin temyiz itirazlarını ileri sürerek kararın bozulmasını talep ettiği, yerel mahkeme kararının, süresi içerisinde süre tutum dilekçesi sunarak istinaf talep eden alacaklı vekiline tebliğ işleminin usulsüz olduğu anlaşıldığından, alacaklı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin, istinaf nedenleri olarak kabulü ile bölge adliye mahkemesince istinaf incelemesi yapılması gerektiğinin kabulü gerektiği- Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf dilekçesini reddetmeden, HMK’nun 352 ve 355. maddesi uyarınca kamu düzeni ile sınırlı olmak üzere istinaf isteminin incelenip sonucuna göre karar vermesi gerektiği- İstinaf yoluyla incelenen mahkeme kararında kamu düzenine aykırılık denetimi yönünden; işin esasına dair inceleme yapılmış olacağından, istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi gerekeceği-
"Gerekçeli" istinaf dilekçesi kanunda belirtilen süre geçtikten sonra verilmiş olup; yerel mahkeme kararının tefhim edildiği ve süresinde 'süre tutum dilekçesi' sunulduğundan bahisle istinaf isteminin süresinde yapıldığının kabul edilmesi gerektiği- Bölge Adliye Mahkemesince, süresinde süre tutum dilekçesi verildiği halde, yerel mahkeme kararının kamu düzenine aykırılık yönünden değerlendirilmeksizin, HMK’nın 352. maddesi gereğince istinaf başvurusunun reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
Alacaklı vekilince harç ve masrafın verilen kesin süre geçtikten sonra yatırıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmediğinden bahisle alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun usulden reddine karar verilmesi gerektiği-
Tebliğ memurunun, muhatabın adreste bulunmama sebebini, adresinden geçici mi yoksa sürekli mi ayrıldığını, tevziat saatlerinden sonra adresine dönüp dönmeyeceğini, dönecekse ne zaman döneceğini tevsik etmeden ve en yakın komşu durumdan haberdar edilmeden gerekçeli kararı muhtara tebliğ etmesi ve 2 nolu fişin kapıya yapıştırılması ile tebliğ işlemini tamamlaması halinde, yapılan tebliğin usulsüz olduğu- İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararı istinaf edene usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinden, istinaf talebinin süresinde olduğu-
Bölge Adliye Mahkemesince, süresinde istinaf (süre tutum) dilekçesi verildiği halde, incelenen ilk derece mahkemesi kararında kamu düzenine aykırılık yönünden bir değerlendirme yapılmaksızın HMK’nun 352. maddesi gereği istinaf başvurusunun reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu- Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın hangi nedenle ‘kesin’ olarak verildiği anlaşılamadığı gibi, ilk derece mahkemesince kesinleşme şerhi verilmesinin de doğru olmadığı-
Kamu düzeni ile sınırlı inceleme yapıldığı, istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
Şikayetçinin süresinde, süre tutum dilekçesi vererek istinaf isteminde bulunması ancak gerekçeli kararın tebliğine rağmen yasal 10 günlük süre içerisinde gerekçeli istinaf dilekçesi sunmaması halinde, kamu düzeni ile sınırlı olarak inceleme yapılması gerektiği-