TMK'nun 676. maddesine göre yazılı olmak şartıyla bütün mirasçıların katılımı ile terekenin mirasçılar arasında taksimi ve 677. maddesinde yine yazılı olmak koşuluyla terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılacak sözleşmelerin geçerli olduğu-
Tapuda elbirliği mülkiyeti esasına tabi taşınmazlar bakımından, TMK'nun 676/son maddesine göre mirasçılar arasında yapılan taksim sözleşmeleri yazılı olması şartı ile geçerli olup, sözleşmenin yazılı olmasının bir ispat şartı değil geçerlilik şartı olması gerekeceği-
TMK'nun 676/son maddesine göre tapulu taşınmazlara ilişkin olarak mirasçılar arasında yapılan taksim sözleşmelerinin yazılı olması şartı ile geçerli olduğu-
TMK. mad. 676/son uyarınca mirasçılar arasındaki paylaşımın yazılı şekilde yapılması gerekeceği, paylaşımda eşitliğin şart olmadığı- Davacı vekili, "davalıların murislerinden intikal eden parsel üzerindeki arsa ve binayı taksim ettiklerini ancak borçlu davalıya daha az değerli olan dükkanın isabet ettiğini" öne sürerek "davalılar arasında yapılan muvazaalı taksimin iptalini" talep etmiş olup, davalılar arasında yapılan rızai taksim sonucu mirasın taksim edildiği ve rızai taksimde mutlak eşitlik şart olmadığından, mahkemece bu tasarrufun iptaline yönelik davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Dava; TMK'nun 676. maddesi uyarınca miras taksim protokolünden kaynaklanan tazminat isteğine ilişkin olup, mahkemece kısmen davanın reddine karar verildiğine ve davalı vekili yargılama oturumlarında vekille temsil olunduğuna göre, karar tarihindeki Avukatlık Ücret Tarifesi uyarınca ve tarifenin 3. maddesi göz önünde tutularak davalı lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
Geçerliliği yazılı şekilde yapılmasına bağlı olan paylaşma sözleşmesine tüm mirasçıların katılımının zorunlu olduğu ve mirasçıların bu sözleşme ile payları içinde bulunan malları isteme haklarının doğacağı-
Taşınmazın pilon yeri cinsi olarak kayıtlı olması durumunda; ortaklığın giderilmesi talebinin reddedilmesi gerektiği- Davalı tarafından, murisin ölümünden sonra tapu dışı olarak, tüm mirasçıların katılımı ile yazılı taksim sözleşmesi gereğince kendi aralarında taksim ettikleri ileri sürülmüş ve mirasçılar tarafından imzalanan protokol mahkemeye sunulmuş ve davacı tarafından sözleşmedeki imza inkar edilmiş olup; mahkemece, ibraz edilen sözleşmede davacı yönünden ismi altındaki imzanın bu şahsın eli ürünü olup olmadığı hususunun hadise şeklinde incelenmesi, imzanın inkar eden davacıya ait olduğunun tespiti halinde sözleşme konusunda tüm mirasçıların beyanları alınarak miras taksim sözleşmesi niteliğinde olup olmadığı, davalı parselleri kapsayıp kapsamadığı, bu parsellere uygulanabilirliği araştırılarak içeriği itibarı ile uygulanabilir olup olmadığı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Tapulu taşınmazlara ilişkin paylaşma sözleşmesinin geçerliliğinin tüm mirasçıların katılımı ile yazılı şekilde yapılmasına bağlı olduğu; aksi halde yazılı şekil ispat şekli olmayıp geçerlilik şartı olduğundan mirasçılar arasında geçerli bir taksimin varlığının kabul edilemeyeceği-
Mirasçılığın gizlenmesi davalarında uyuşmazlığın çözümünün, hasımlı veraset ilamı alınmak üzere açılacak bir dava sonucu, mirasbırakanın tüm mirasçılarının belirlenmesi ve davacının bu mirasçılar arasında yer alıp almadığının saptanmasına bağlı olduğu-
Mirasçılar arasında yazılı olarak yapılmayan miras taksim sözleşmelerine hukuki sonuç bağlanamayacağı-