Dava konusu icra takibi kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip olup, bu takipte çıkarılan ödeme emrinin tebliğinden yaklaşık 3 ay sonra yapılan haciz sırasında tutulan haciz tutanağındaki "borcu ödeyecek gücüm yoktur" beyanının borcun kabulü anlamına geldiğinin ve haciz tehdidi ile verilmiş bir beyan olmadığının kabulü gerekeceği-
Keşide tarihi üzerinde yapılan değişikliğin altına atılmış bulunan parafın keşide tarihindeki her iki değişikliği (ay ve yıl) da kapsadığının kabulü gerektiği-
Ödeme emrinin tebliğinden sonra (beş) günlük yasal süre içerisinde borçlular tarafından şikâyet dilekçesi verilmiş olduğundan; şikayetin İİK 168/3 maddesinde öngörülen sürede ileri sürüldüğünden uyuşmazlığın esasının görülüp sonuçlandırılması gerektiği-
Taraflar arasındaki “menfi tespit” davasında, dosya içerisinde bulunan taraflarca ve dava dışı şirket ile imzalanan protokol bir borç tasfiye protokolü olup bu protokolde imzası bulunan taraflar üstlendikleri edimleri yerine getirmek durumunda olduğundan mahkemece; tarafların anılan protokollerdeki edimlerini yerine getirip getirmediklerinin araştırılıp, dava dışı şirketler arasındaki organik bağ da gözetilerek bir karar verilmesi gerekeceği-
İstirdat davasında, davalılar vekilinin yasal süresi içerisinde ibraz edilen cevap dilekçesinde herhangi bir nedenle ileri süremediği zamanaşımı def'ini, sonradan ıslah yoluyla ileri sürmesinde usule aykırı bir yön bulunmaması; ıslah edilmiş bu yeni savunmaya karşı tarafın (davacının) itiraz etmesinin de sonuca bir etkisinin bulunmaması gerekeceği-
Borçlunun, takipten sonra ve davadan önce asıl borcu ödemiş olması halinde, icra takip tarihinden itibaren işleyecek faiz ve icra giderleri hakkında sonuç doğuracak şekilde yerel mahkemece bir karar verilmesi gerekeceği, alacaklının itirazın iptali davasını açmakta hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekeceği-
5999 sayılı Kanunun 1. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na eklenen Geçici 6. madde hükümleri 04.11.1983 tarihinden önceki kamulaştırmasız elatma işlemlerine uygulanacağından, Mahkemece takibe konu ilamın 04.11.1983 tarihinden önceki kamulaştırmasız elatma işlemine ilişkin olup olmadığı araştırılarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
İtirazın iptali davasında, direnme kararının verildiği tarihte temyiz sınırı 1.690,00- TL olmakla; direnme kararına konu toplam miktar ( 1.073,65 TL ) açık biçimde temyiz edilebilirlik sınırı altında olduğundan, anılan karara karşı temyiz yasa yoluna gidilememesi gerekeceği-