Yapı eseri malikinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkin davada, TBK. mad. 69 gereğince enerji nakil hattının sahibi bu tesisin korunmasından, bu bağlamda bakım eksikliğinden doğan zarardan kusursuz olarak sorumlu olup, ancak söz konusu davaya konu edilen eşyaların kullanım süreleri de gözetilerek, sıfır bedelleri toplamına değil de yıpranma payları da gözetilmek suretiyle ikinci el değerlerine hükmedilmesi gerektiği-
Yapı malikinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkin davada, dava konusu yangının çıkış sebebinin elektrik hatlarından kaynaklı olup olmadığı hususunun, diğer bir ifade ile meydana gelen zarar ile yapı eserinin bozukluğu ve ya bakım eksikliği şekildeki eylem arasında illiyet bağının varlığının tespit edilmesi gerekmekte olup, çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren bu konuda uzman bilirkişi görüşünün alınmasının gerekli olduğu, ancak mahkemece, davalı kurumun dava konusu yangın olayında kusursuz olarak dahi sorumlu olduğu kanaati ile, yangının çıkış sebebinin saptanması bakımından, usulüne uygun bilirkişi raporu alınmaksızın, yalnızca zarar miktarı bakımından inceleme yapılarak hüküm kurulmuş olmasının yerinde olmadığı-
Yapı eseri malikinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkin davada, TBK. mad. 69. gereğince sorumluluğun söz konusu olması için söz konusu yapı eserinin, yapım bozukluğu veya bakım eksikliğinden bir zarar doğması gerektiği, bakımsızlıktan veya bakım eksikliğinden söz edebilmek için bir inşa eserinin bitmiş ve kullanım amacına özgülenmiş olması gerekip, yapım eksikliği veya bakımsızlığın varlığı araştırılırken, durumun gerekleri ve özellikle bina veya yapı eserinin özgüleme amacı, üçüncü kişiler için taşıdığı tehlike derecesinin gözönünde tutulması gerektiği-
Su kullanımdan dolayı fiilen kullanan kişinin haksız fiilden kaynaklanan sorumluluğu bulunmaktaysa da, bu sorumluluğun abonenin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini ortadan kaldırmayacağı ve her ikisinin de müteselsilen sorumlu oldukları-
Yapı malikinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkin davada, yapı malikinin sorumluluğu, bir bina ya da diğer bir inşa eserinin kendisinden kaynaklanan bir nedenle oluşan zarardan sorumluluğu kapsamakta olup, niteliği itibariyle kusursuz sorumluluk türlerinden "olağan sebep sorumluluğu" olduğundan malike kurtuluş kanıtı sunma olanağı tanınmamış olup, malik ancak illiyet bağını kesen sebeplerin (mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru, üçüncü kişinin ağır kusuru gibi) varlığı durumunda sorumluluktan kurtulabileceği-
Yapı eseri malikinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkin davada, davacının olay tarihinde 12 yaşında olduğu, davalıya ait trafoda elektrik çarpması nedeniyle, davacının % 60, davalı dağıtım şirketinin ise % 40 oranında kusuru bulunduğu bilirkişi raporlarıyla tespit edilmiş olup, davacının yaralanmasına ilişkin Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı'ndan alınan raporda, 03.08.2013 tarihinde Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği'nden faydalanılarak tedaviyle çalışma olanağı vermeyen nevrotik bozukluk nedeniyle diğer arızaların (yanık skarları ve sol el baş parmaktaki hareket kısıtlılığı) hesaplamaya dahil edilmesine gerek görülmeyerek davacının meslekte kazanma gücündeki azalma oranı %100 olarak hesaplandığından, mahkemece, davacının maluliyet oranının olay tarihinde yürürlükte olan Sağlık İşlemleri Tüzüğü' nden yararlanarak Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınarak bu raporda davacının başkalarının bakımına ihtiyacı olup olmadığının da belirlenerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
Yapı eseri malikinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkin davada, kusursuz sorumlulukta, zarar gören kişinin kusurun varlığını ispat etmek zorunluluğu olmayıp, aksine kusursuz sorumlu olan davalının, olayla zarar arasında illiyet bağının bulunmadığını kanıtlaması gerektiği- Sorumluluk hukukunun önemli öğelerinden birinin zarar ile eylem arasında illiyet bağının bulunması olup, illiyet bağının kesildiği durumlarda kusursuz sorumlu olan kişinin sorumlu tutulamayacağı, idarenin %5 oranında kusurlu olduğu belirlendiğine göre, illiyet bağının kesildiğinin kabul edilemeyeceği-
Yapı eseri malikinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkin davada, dava konusu yangının çıktığı trafolu hattın bakım ve gözetiminin kime ait olduğu hususunda yeterli araştırma yapılmadığı anlaşıldığından, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik konusunda uzman bilirkişi kurulundan (elektrik mühendisi ) bilirkişi raporu alınarak, varılacak sonuca göre bir hüküm kurulması gerektiği-
Yapı eseri malikinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkin davada, esas alınan bilirkişi raporunda zarar gören eşyaların hurda değerinin bulunmadığı bildirilmiş olup, yerel mahkeme tarafından hüküm kurulurken, tazminat tutarından hurda bedeli indirimi yapıldığından bu husus dikkate alınarak, zarar gören eşyaların hurda bedeli indirimi yapılmaksızın tazminata karar verilmesi gerektiği-
Mücbir sebebin önlenemez doğa olayı olduğu- Yapı eseri malikinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkin davada, meydana gelen arızanın havanın yağışlı olmasından değil, ağaç yapılı ENH'na yıldırım çarpması sonucu oluştuğu ve bu durumun ise mücbir sebep ,doğal afet olarak sayıldığı ve bu nedenle de davalının meydana gelen zarardan sorumlu tutulamayacağı gerekçe gösterilerek davanın reddedilse de davaya konu edilen yerdeki ENH'na yıldırım düşmesinin davalının sunduğu hizmetin niteliği ve yapısı dikkate alındığında illiyet bağını kesen bir sebep olarak düşünülemeyeceği bu nedenle davalının meydana gelen zarardan sorumlu olduğu bu nedenle oranının belirlenmesi ve o oranda meydana gelen zarardan indirim yapılması gerektiği-