İcra takibi sırasında, takip kesinleştikten sonra borçlunun ölmesi ve takibin mirasçılar hakkında devam ettirilmek istenmesi halinde -takibin şekline göre- mirasçılara yeniden «ödeme emri» veya «icra emri» gönderilmesi gerekeceği mirasçıların takibe (borca) yönelik her türlü itirazda bulunabilecekleri-
Yabancı para alacaklarının tahsiline ilişkin takiplerde; alacaklının takip konusu yabancı para alacağının dilerse «takip günündeki rayice göre» dilerse «fiili ödeme günündeki rayice göre» Türk parası karşılığının tahsilini -takip talebinde- isteyebileceği (bu konuda tercih hakkına sahip olduğu)—
Genel haciz yolu ile takibin belgesiz olarak da yapılabileceği–
Takip talebinde açıkça takip konusu alacak için takipten sonraki dönem için faiz istendiği belirtilmemişse, takip konusu alacağa ayrıca faiz yürütülemeyeceği–
İcra takibi sırasında, takip kesinleşmeden (miras bırakana ödeme «icra» emri tebliğ olunmaları) borçlunun ölümü halinde, mirasçılara ödeme (icra) emri gönderilmesi gerekeceği, bu durumda mirasçıların, miras bırakanın itiraz hakkı bulunan hususlara da itiraz edebilecekleri-
Defter tutma süresince tereke borçlarından dolayı mirasçılar hakkında takip yapılamayacağı-
İcra mahkemesindeki (tetkik merciindeki) duruşma sırasında borçlunun ölmüş olduğunun anlaşılması halinde, alacaklıya «takibi tereke hakkında devam ettirilmesi» ya da «muris hakkındaki takibi mirasçılara yöneltmesi» için işlem yapmak üzere, «konusu kalmayan itirazın kaldırılması isteminin reddine» karar verilmesi gerekeceği–
Sözlü olarak da -icra dairesinde- takip talebinde bulunabileceği–
Miras bırakan, lehine takdir edilen vekalet ücretini, mirasçıların hisseleri oranında takip konusu yapabileceği -
HMK.’nın 84 ve MÖHUK’un 32. maddesinde açıklandığı üzere; icra takibinde bulunan yabancı gerçek ve tüzel kişilerin icra dairesinin belirleyeceği teminatı göstermek zorunda oldukları; bu hususun, takip yapılmasının ön koşulu olup, kamu düzenini ilgilendirmesi nedeniyle icra dairesince (ve icra mahkemesince) doğrudan doğruya gözetileceği – İcra dairesince (ve şikayet üzerine; icra mahkemesince) alacaklının mensup olduğu devlet ile ülkemiz arasında “mütekabiliyet” konusunda bir anlaşma olup olmadığının araştırılarak, böyle bir anlaşma yok ise icra müdürlüğünce belirlenecek teminatı yatırması için alacaklıya süre verilmesi gerekeceği – İngiltere, İngiliz Virgine Adaları ve Hollanda, İsviçre, Federal Almanya ile ülkemiz arasında teminat muafiyetine dair bir sözleşmenin bulunmasına rağmen, Yunanistan ve Kuveyt ile aramızda böyle bir sözleşmenin bulunmadığı-