Uyap'ta kayıtlı olan takip talebinde toplam 26.450,00 USD asıl alacağın tahsili istenilmekle birlikte yabancı para alacağının TL karşılığı gösterilmediği gibi, harca esas değerinin de Türk Lirası olarak yazılı olmadığı anlaşıldığından, mahkemece takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Takip talebi ve icra emrinde yabancı para alacağının TL karşılığının belirtilmediğinin anlaşıldığı, o halde İlk Derece Mahkemesince, takip talebinde yabancı para alacağının harca esas değer olarak Türk Lirası karşılığı gösterilmediğinden davacı borçlu yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Takip talebi üzerine, çıkarılan ödeme emri iptal edilmeden yeni bir ödeme emri çıkarılamayacağı, borçlu tarafından dava dilekçesinde iptali istenen ödeme emrinin ikinci olarak düzenlenen ................ tarihli ödeme emri olduğunun ve bu ödeme emrinde de  yabancı para alacağının TL karşılığının gösterilmediğinin görüldüğü, o halde; mahkemece ödeme emrinde ................. USD yabancı para alacağının harca esas değer olarak Türk Lirası karşılığı gösterilmediğinden .............. tarihli ödeme emrinin iptaline karar verilmesinin yerinde olduğu-
Ödeme emrinde alacağın Türk Lirası karşılığı veya harca esas değeri belirtilmediğinden, mahkemece; ödeme emrinin iptali gerekeceği-
Uyap'ta kayıtlı olan takip talebinde toplam .................. EURO alacağın tahsili istenilmekle birlikte yabancı para alacağının TL karşılığı gösterilmediği gibi, harca esas değerinin de Türk Lirası olarak yazılı olmadığının anlaşıldığı, o halde, her ne kadar kararı alacaklı temyiz etmiş ise de, HGK'nın 06.10.2004 tarih ve 2004/1-433 esas sayılı kararında da benimsendiği üzere kamu düzenine aykırılıkta aleyhe bozma ilkesi nazara alınamayacağından, kararın alacaklı tarafından temyiz edilmiş olması sonuca etkili olmayıp, kamu düzeni ile ilgili olan İİK’nın 58. maddesi gözetilmek suretiyle, İlk Derece Mahkemesince, Uyapta kayıtlı takip talebinde 11.057,86 EURO yabancı para alacağının harca esas değer olarak Türk Lirası karşılığı gösterilmediğinden takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Takip talebinde davacının asıl alacak ve mahrum kalınan kar payı olmak üzere toplam talep ettiği ancak ödeme emrinde asıl alacak ve yeni alacak kalemi olmak üzere toplam alacak talep edildiği, bu nedenle ödeme emrinin açıkça takip talebine aykırı düzenlendiği davada; geçerli bir ödeme emri ile geçerli bir itirazın olduğundan söz edilemeyeceği, davacının ödeme emrinin yanlış düzenlendiğini ve bilebilecek durumda olması ve yeni ve doğru ödeme emri tebliğini isteme imkanı varken eldeki davayı açmakta kusurlu olduğu kanaatine varıldığından davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmadığı ve 6325 sayılı HUAK'nın 18/a maddesinin 13. fıkrası ile 6100 sayılı HMK'nin 326. maddesi uyarınca arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye ödenmesine karar verilmesi gerektiği-
Alacaklının takip talebinde 10.009.362,04 USD asıl alacak, 62.558,51 USD takip öncesi faiz ve 800.748,96 USD %8 KDV olmak üzere toplam 10.872.669,51 USD alacağın faizi ile birlikte tahsilinin talep edildiğinin, ayrıca harca esas değerin Türk Lirası olarak gösterildiğinin, ödeme emrinde alacağın takip talebinde belirtildiği şekilde yine USD olarak talep edildiğinin, ''fiili ödeme tarihi'' ibaresinin ödeme emrine yazıldığının, dolayısıyla alacaklının takip talebinde USD asıl alacağın aynen tahsilini istediğinin anlaşıldığı, alacaklının icra müdürlüğünce harcın hesaplanabilmesi için harca esas değer olarak 213.130.049,09 TL'nin gösterilmiş olmasının alacağın Türk Lirası olarak talep edildiği sonucunu doğurmayacağı, alacaklı takip talebinde yabancı paranın aynen tahsilini talep ettiği takip talebinde İİK'nın 58/3. maddesinde öngörülen yabancı paranın fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden ödenmesi hususunun yer almadığı, bu eksikliğin kamu düzenine ilişkin olup mahkemece re'sen dikkate alınarak takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
12. HD. 13.03.2024 T. E: 2023/6149, K: 2402
Mahkemece; takip talebinde USD alacağının takip tarihindeki Türk Lirası karşılığının gösterilmesinin harca esas değer niteliğinde olduğu, ilamda yer alan alacak hakkından vazgeçildiği anlamına gelmeyeceği dikkate alınarak borçlu tarafından ileri sürülen şikayet konularının gerekirse bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle değerlendirilmesi gerekeceği-
Takip dayanağı olan, taraflar arasında düzenlenen ve imzası inkar edilmeyen 21/09/2020 tarihli kira sözleşmesinin incelenmesinde; sözleşmenin “Teminat” başlıklı 7. maddesinde “Kiracı, kiralayanın bilgisi dahilinde kiralananda yapacağı demirbaş malzeme alımlarının toplam tutarının yıllık kira bedeline kadar olan kısmını teminat olarak içeride bırakacak, teminat bedelini geçen kısmını ise devam eden 2 yılın başından itibaren aylık kiranın 1/2sinden mahsup edecektir. Yapılan demirbaş alımları kiracı ve kiralayan tarafından mutabakat tutanağı ile imza altına alınacaktır.” hükmünün yer aldığı, borçlunun icra müdürlüğüne yaptığı itirazında anılan madde kapsamında ödemeler yapıldığı iddiasında bulunduğunun görüldüğü, o halde, mahkemece borçlunun demirbaş malzeme alımına ilişkin olarak yaptığı ödemelerin toplam tutarının, teminat bedeli ve kira miktarından mahsup edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlığın çözümü yargılamayı gerektirdiğinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği-