8. HD. 22.01.2018 T. E: 2017/8801, K: 1029-
Davacı vekili; kısıtlı adayının Almanya ... Mahkemesi kararı ile kısıtlanarak Almanya'da yaşayan birinin vasi atandığını, vasinin Almanya'da yaşaması nedeni ile Türkiye'de mirasbırakandan intikal eden hakların takibini yapamadığını açıklayarak vekil edeninin vasi atanmasını talep etmiş olup ortada davacı vekili tarafından tanınması ve tenfizi talep edilen yabancı mahkeme kararının bulunmadığı, bu konuda dava açmaya zorlanmasınn da Yasanın amacına aykırı olacağı- Mahkemece, vesayete ilişkin hükümlerin kamu düzenine ilişkin olduğu ve kısıtlı adayı hakkında yurtdışında vasi atanmasına ilişkin kararın tanınması ve tenfizine ilişkin istek bulunmadığı göz önünde bulundurularak, yurtdışında bulunan kısıtlı adayının TMK. mad. 405 gereğince kısıtlanmasını gerektirir bir durumunun olup olmadığına dair bulunduğu ülkede istinabe yoluyla rapor alınması yoluna gidilmesi gerektiği-
8. HD. 26.01.2017 T. E: 155, K: 767-
Satış ilanı hapis cezası ile mahkumiyeti bulunan borçlunun kısıtlanma tarihinden önceki vekiline tebliğ edilmiş olup vesayet altına alınma kararından sonra, kısıtlıyı vasisi temsil edeceğinden ve onun adına itiraz ve şikayet haklarını kullanacağından, İİK. mad. 127 uyarınca çıkarılan satış ilanının vasiye tebliğinin zorunlu olduğu-
Çocuklarla velayet sorumluluğuna sahip kişiler arasında çıkar çatışmasının söz konusu olması halinde, çocuklara adli merci önündeki kendisini ilgilendiren davalarda bir temsilci atanması gerekeceği-
Kısıtlıya yapılan tebligatın sonuç doğurmayacağı- Kısıtlı olan davalının vasisine HMK. 122. vd. maddelerinde gösterilen usul uygulanarak dava dilekçesi tebliğ edilerek davaya ilişkin savunmasının alınması gerektiği-  Takip borçlusunun istihkak iddiasına karşı tutumu belirli ise ve duruşmalara dahil edilmesi işin esasına etki etmeyecekse davada taraf olarak gösterilmesinin gerekmediği- Yokluğunda alınan haciz kararlarından ve istihkak iddiasından haberdar edilmeyen, 103 davet kağıdı da tebliğ edilmeyen borçlu şirketin istihkak iddiasına karşı tutumu belirlenemediğinden hukuki dinlenilme hakkını kullanabilmesi açısından, davalı sıfatı ile davaya katılmasının sağlanması için davacıya süre verilerek taraf teşkilinin sağlanması gerektiği-
Davalının dava ve karar tarihi itibarıyla cezaevinde hükümlü olduğu; Sulh Hukuk Mahkemesince, davalının hükümlülük nedeni ile kısıtlanmasına ve vasi tayinine karar verilmiş olup, davanın vasi huzurunda görülerek sonuçlandırılması gerektiği-
3. HD. 16.03.2016 T. E: 2015/7052, K: 3990-
İtirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkin davada; bir yıldan fazla süreli hapis cezasına mahkum olan ve cezası infaza verilen hükümlü davalı borçluya, vasi atanma işlerinin tamamlanmasının beklenilmesinden sonra, vasi huzurunda yargılama yapılması gerektiği-
Davacı C.E.’in Bakırköy 14.Asliye Ceza Mahkemesince verilen 2 yıl 6 ay hapis cezası ile ceza infaz kurumunda hükümlü olarak bulunduğu, hükümlü olan davacı hakkında vasi atama talebinde bulunulduğu; mahkemece davacıya vasi tayin edilip edilmediği hususunun ilgili yerlerden araştırılarak vasi tayin edilmiş ise vasisine usulüne uygun davetiye tebliği ile vasi huzurunda yargılamaya devam edilmesi gerektiği-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • kayıt gösteriliyor