Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, ziynet eşyalarının ve ev eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmaması halinde bedellerinin tahsili istemine ilişkin olduğu, buna göre davanın konusu, Aile Hukukundan kaynaklandığına göre, açılan bu davanın 4787 sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince, Aile Mahkemesinde bakılması gerektiği-
Mahkemece, aynen iadenin mümkün olmaması halinde, eşyaların miktar belirtilerek bedeline hükmedilmesi gerekirken, sadece aynen iadesine hükmedilmesinin doğru olmadığı-
Davacı kadının boşanma davası ile birlikte harcını da yatırarak ziynetlerinin aynen iadesini, olmadığı takdirde bedellerinin tahsilini de istediği davada, mahkemece davacının ziynet talebi ile ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekeceği-
Kişisel eşyaların iadesine ilişin davanın aile mahkemesinde (aile mahkemesi olmayan yerlerde bu sıfatla asliye hukuk mahkemesinde) görülmesi gerekeceği-
Ziynet ve eşya alacağına ilişkin davaların istihkak davası niteliğinde olduğu-Davanın Türk Medeni Kanunu'nun 178. maddesi gereğince boşanmanın feri olarak nitelendirilemeyeceği ve zamanaşımı süresinin 1 yıl olarak kabul edilemeyeceği-
Ziynet eşyalarının iadesi veya bedelinin tahsili istemine ilişkin davalara aile mahkemesinde bakılması gerekeceği-
Dava, Türk Medeni Kanunu’nun ikinci kitabının 226 vd. maddelerinde düzenlenen mal rejiminin tasfiyesine ilişkin olup,uyuşmazlığın aile mahkemesinde çözümlenmesi gerekeceği-
Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü olduğundan, davacının dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını, ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, isbat yükü altında olduğu-
Taraflara tanınan hakların, yüklenen borçların tavzih yoluyla sınırlandırılıp genişletilememesi dolayısıyla, tavzih yoluyla ziynet alacağına ilişkin hükmün gerekçeli karara eklenemeyeceği-
Davalı-karşı davacı (kadın)'ın ziynetlerin bedeline ilişkin talebinin, değer üzerinden nispi harca tabi olması gerekeceği-