Kooperatif çalışanlarının haksız eylemi nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davada, kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimsenin lehine hükmedilecek olan manevi tazminat tutarının, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate alınarak belirlenmesi gerekeceği-
Davalının yoksulluğunun ortadan kalktığının kabul edilebilmesi için; asgari ücret düzeyinin üzerinde gelirinin bulunması ve gelirinin devam etmesi gerekeceği, nafaka alacaklısı kadının yoksulluğunu ortadan kaldırır şekilde gelir elde edip etmediği ve düzenli gelir getiren bir işinin bulunup bulunmadığı hususunun araştırılması, sonucunda TMK'nın 4. maddesinde düzenlenen hakkaniyet ilkesine göre, gerektiğinde nafakanın indirilmesi şartlarının oluşup oluşmadığına karar verilmesi gerekeceği-
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları günün ekonomik koşulları, davacının ihtiyaçları, tedbir nafakasının niteliği, tarafların birlikte yaşadıkları hayat seviyesinin ayrı yaşama halinde de korunması gerektiği gözetilerek, davalının gelir durumu nazara alındığında, TMK'nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine göre daha yüksek oranda nafakaya hükmedilmesi gerekeceği-
Yoksulluk nafakası; ahlaki ve sosyal düşüncelere dayandığından, bilimsel öğretide evlilik birliği içinde eşler arasında geçerli olan dayanışma ve yardımlaşma yükümlülüğünün, evlilik birliğinin sona ermesinden sonra da kısmen devamı niteliğinde olduğu-
Mahkemece; çocuğun ihtiyaçları gözetilerek, davalı babanın geliri ile orantılı, TMK. 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun iştirak nafakası takdiri gerekeceği-
Boşanma sırasında müşterek çocuk için toptan ödeme yapılmış olmasının davalıyı iştirak nafakası yükümlülüğünden kurtarmayacağı ancak; hükmedilecek nafakanın miktarını tayinde boşanma sırasında yapılan toptan ödemenin dikkate alınması gerekeceği-
Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarında, protokolden sonra önemli bir değişiklik olmamış, edimler arasındaki dengenin, umulmadık gelişmeler yüzünden sonradan bozulduğu davacı tarafça ispat edilememiş olup, davacının yoksulluk nafakasının indirilmesi isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat çok olup, daha uygun miktarda maddi - manevi tazminat takdiri gerekeceği-
Yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek gerektiği, mahkemece; önceki nafaka takdirinde taraflar arasında oluşan dengeyi koruyucu, hakkaniyete uygun oranda artırım kararı verilmesi gerektiği-
Borçlar Yasası'nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olması gerekeceği-