İcra dosyası içeriğinden (Tapu İdaresinden ve Trafik Bürosundan ve Bankalardan, haciz teskerelerine verilen cevaplardan), haciz tutanaklarının içeriğinden ve borçlunun mal beyanında belirttiği mallarının borcu karşılamaya yeterli olmadığının anlaşılması halinde, borçlunun aciz halinde olduğunun kabulü gerekeceği–
İİK. 277 vd.'na göre tasarrufun iptali istenebilmesi için, borcun tasarruf tarihinden önce doğmuş olması gerektiği-
Tasarrufun iptali davasının dayanağını teşkil eden takipte -kesinleşen mahkeme kararı ile- borçlunun alacaklıya borcu bulunmadığının (borçlunun, borçlu olmadığının) saptanmış olması halinde, açılmış olan tasarrufun iptali davasının red edilmesi gerekeceği–
Borçlu tarafından yapılmamış olan tasarruflar hakkında iptal davası açılamayacağı–
Mahkeme tarafından, "aciz belgesi" sunması için davacıya kesin mehil verilebilir mi?–
Davanın dayanağı olan alacağın ödenmiş olması halinde davanın konusuz kalmış olacağı–
Devredilen şirket hisseleri hakkında "tasarrufun iptali davası" açılabileceği- 6183 s. K. gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin davada davalı şirket ortağı hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olmasına, davacının 6183 sayılı Yasanın 35. maddesi gereğince, "limited şirket ortaklarının, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sorumlu olmalarına" göre, davalı 3. kişi şirket ortağının temyiz itirazlarının reddi gerektiği-