İhalenin ayakta bulunması ya da feshi isteğinin reddedilmiş olmasının, yolsuz tescil nedenini ortadan kaldırmayacağı- İhalenin feshi davası reddediip kesinleşmiş olsa da, genel mahkemede açılan yolsuz tescile ilişkin davanın esasına girilmesi gerektiği-
Tebligatta, muhatabın tevziat saatinden sonra adrese dönüp dönmeyeceği araştırılmadığı gibi bilgi alınan komşunun isminin de yazılı olmadığı anlaşıldığından yasa ve yönetmelik hükümleri uyarınca tebligatın usulsüz olduğunun kabulü gerekeceği- İhalenin feshini ilgililerin ihale tarihinden itibaren 7 gün içinde isteyebilecekleri, satış ilanı tebliğ edilmemiş veya satılan malın esaslı vasıflarındaki hataya veya ihalede fesada bilahare vakıf olunmuşsa şikayet süresinin ıttıla tarihinden başlayacağı, şu kadar ki, bu müddetin ihaleden itibaren bir seneyi geçemeyeceği- İhalenin feshini ilgililerin ihale tarihinden itibaren 7 gün içinde isteyebileceği, satış ilanı tebliğ edilmemiş veya satılan malın esaslı vasıflarındaki hataya veya ihalede fesada bilahare vakıf olunmuşsa şikayet süresinin ıttıla tarihinden başlayacağı-
İhale 6183 sayılı Kanun hükümleri kapsamında yapılan ihalenin feshi talebinin reddi halinde şikayetçi borçlunun ihale bedelinin %10'u oranında para cezası ile cezalandırılamayacağı-
İhalenin feshine ilişkin icra mahkemesince tarafların vekillerinin yüzlerine tefhim edilen red kararı üzerine, şikayetçilerin, yasal sürede temyiz süre tutum dilekçesi verdiği ve temyiz masrafı yatırılması için çıkartılan ihtarlı davetiyenin tebliğ edilmesi üzerine temyiz harcının 7 günlük yasal süre içerisinde yatırıldığı anlaşıldığından, "temyiz talebinin reddine" karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Davanın satıştan önce açıldığı gerekçesiyle süre aşımı nedeniyle "ihalenin feshi"ne yönelik şikayetin reddine karar verilmişse de, satış dosyası içeriği ve icra müdürlüğü yazılarından, taşınmazların daha önce 1. açık artırmada ihale edildiği ve şikayetin yasal süresinde yapıldığı görüldüğünden, mahkemece,TMK'. mad. 462 de dikkate alınarak şikayet için vesayet makamının iznine dair usuli eksiklik tamamlandıktan sonra, işin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenlerin ihalenin feshini isteyebileceği-
İcra dosyasına, ayrıca vekaletname sunulmamışsa da, kıymet takdirine itiraz hakkındaki ilamın dosya arasında mevcut bulunması karşısında, borçlunun icra evresinde vekille temsil edildiği ve takibin vekille sürdürüldüğünün kabul edileceği- Satış ilanının vekil yerine asile tebliği usulsüz olup, İİK. mad. 127 gereğince, bu hususun, başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-
Her ne kadar satış kararında İİK'nun 133. maddesinden bahsedilmiş ise de yapılan ihalenin İİK'nun 133. maddesine göre yapılan bir ihale olmayıp İİK'nun 134. maddesine göre normal ihale prosedürü içerisinde, yapılan yeni bir ihale olduğu ve İİK'nun 133. maddesinde yazılı usule uyulmadan ikinci kez ihaleye çıkarılması nedeniyle davacının iki ihale bedeli arasındaki farktan sorumlu tutulamayacağı-
Takip dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olmasının, ihalenin feshi hakkındaki kararın dosyaya ibraz edilmiş olması karşısında artık borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmayacağı, emredici nitelikteki bu düzenlemelerden kaynaklanan yasal zorunluluğa aykırı olarak, vekili varken asile gönderilen satış ilanı tebligatının yok hükmünde olup sonuç doğurmayacağı- Taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin borçluya (varsa vekiline) tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-
Şikayet dosyasında dinlenen tanık beyanlarında; darp olayının 901 parsel sayılı taşınmazın ihalesi sırasında gerçekleştiği feshi istenen 902 parsel sayılı taşınmazın ihalesi sırasında herhangi bir olay yaşandığına ilişkin delil sunulmadığı, 901 sayıl taşınmazın ihale sırasında gerçekleşen olayların 902 parsel sayılı taşınmazın ihalesine bir etkisinin olmadığı, şikayetçinin 902 parsel sayılı taşınmazın ihalesine katılmış ve pey sürmüş olması karşısında borçlunun fesat iddiasının gerçeği yansıtmadığının kabulü gerekeceği-