Noterlerin Tebligat Kanununun 35. maddesine göre işlem yapamayacakları fakat «ilanen tebligat» yapmalarını engelleyen bir hüküm de bulunmadığı-
«Asıl borçlu» takipte taraf olarak gösterilmeden, sadece «müşterek ve müteselsil borçlu» ve «ipotek veren» hakkında, asıl borçludan bağımsız olarak takip yapılamayacağı—
Alacaklı bankanın gönderdiği «hesap özeti»ne sekiz gün içinde itiraz etmemiş olan borçluya «örnek 6 icra emri» gönderileceği ve icra mahkemesince borç miktarı hakkında bilirkişi incelemesi yaptırılamayacağı—
Borçlunun İİK. 150ı maddesi uyarınca gönderilen hesap özetine süresi içinde itiraz etmemiş olması halinde, hesap özetindeki borç miktarının kesinleşmiş olacağı—
Alacaklı bankanın gönderdiği «hesap özeti»ne süresi içinde borçlunun itiraz etmiş olması halinde, hemen «icra emrinin iptaline» karar verilemeyeceği, icra mahkemesinde, alacaklı bankanın, kredi hesabından borçluya ödediği paralar hakkında, borçluyu bağlayacak -dahili çek, kasa tahsil fişi vb. gibi- belgeleri sunması halinde bunların borçluya gönderilerek, bunlar ve banka kayıtları üzerinde İİK. 68b çerçevesinde bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekeceği—
Taşınmaz maliki (ipotek veren) üçüncü kişiye «hesap özeti»nin tebliği zorunlu değilse de MK’nun 887. maddesi gereğince «borcun muaccel kılındığına dair üçüncü kişiye ihtarat yapılması»nın yeterli olduğu, üçüncü kişiye tebliğ edilen «hesap kat ihtarı»nın (hesap özetinin) MK. 887 anlamında «ihtarat» yerine geçtiğinin kabulü gerekeceği—
İİK.'nin 150/ı maddesinin krediyi kullandıran tarafın banka ya da finans kurumları olması gerektiği yönünde bir kısıtlama getirmediği-
İpoteğin «kesin borç ipoteği» niteliğinde kurulmadığı hallerde, İİK. 150ı maddesindeki koşullar yerine getirilmeden -borçluya daha önce «hesap kat ihtarı» ve «hesap özeti» gönderilmeden- «örnek: 9 ödeme emri» yerine, «örnek: 6 icra emri» göndermek suretiyle takip yapılamayacağı—