Mahkemece, mirasbırakanın mevcut malvarlığını hak dengesini gözeterek dağıtma yoluna gittiği, öte yandan davalının 20-25 yıl boyunca ahlaki ödevin çok çok ötesinde bir emekle mirasbırakana baktığı ve ihtiyaçlarını giderdiği, murisin de minnet duygusu ile dava konusu taşınmazdaki payını düşük bedelle davalıya devrettiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
TMK'nun 506/1-3.bendinde yer alan saklı pay sahipleri bakımından konulan hüküm 10 Mayıs 2007 tarihinde yürürlüğe giren 5650 sayılı Kanunla madde metinden çıkartıldığı, davada yer alan murisin yeğenlerinin saklı paylarının bulunmayacağı-
Dava; TMK'nun 669. maddesi uyarınca, mirasta denkleştirme (iade) isteğine ilişkin olup, miras bırakan’a ait banka hesabından çekilen paranın aynı tarihte ve 1 dakika sonra aynı miktarla davalının banka hesabına yatırılması dikkate alındığında mahkemenin bu yöndeki takdirinde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de, daha sonra davalının değişik zamanlarda miras bırakanın banka hesabına yatırdığı 30.375 TL'nın iade niteliğinde olup olmadığı ve mahsup edilmesi gerekip gerekmediği üzerinde durulması gerekeceği-
Murisin vefatı ile muristen kalan 15 adet koyundan davacının miras hissesine isabet eden (3/20) adet koyunun aynen iadesine veya bedelinin ödetilmesine karar verilmesi yerine istemin tümünün kabulüne karar verilmiş olmasının doğru olmadığı-
Davalının miras payına karşılık olarak muris tarafından kendisine yapılan kazandırmayı geri vermekle yükümlü olan davalının aynen geri vermeyi tercih etmesi durumunda, davalıya yapılan kazandırmayı terekeye iadesi ile yetinmek, davalının tercih hakkını para iadesi yönünden kullanması durumunda, bu halde denkleştirmenin, kazandırmanın denkleştirme anındaki değerine göre (TMK. md. 673/1) yapılması gerektiği de gözetilerek, murisin, taşınmazın iki katlı hali ile alımı için murisin ödediği bedelin (verdiği paranın), daha sonra üzerine inşa edilen üç katın imalat bedelini ayrı ayrı belirlemek, bu bedellerin (verdiği paranın) denkleştirme anındaki ulaştıkları değerinin paranın satın alma gücündeki değişimlere göre usulünce belirli kriterleri dikkate alarak hesaplamak, gerektiğinde bu konuda uzman bilirkişi veya bilirkişiler kurulundan taraf, yargıç ve Yargıtay denetimine elverişli rapor almak, bu yolla belirlenen değerin iadesine hükmedilmesi gerektiği-
Mirasbırakanın, davalılara denkleştirmeye (iadeye) tabi nitelikte sağlararası karşılıksız bir kazandırmada bulunduğu ispat edilemediği gibi, davacının; mirasbırakan tarafından kendisi için ayırdığı ve kasada muhafaza edildiği iddia edilen paranın varlığı ve bunun davalılardan ... tarafından alındığının da kanıtlanamadığı, mirasbırakan ile davalılardan ... adına açılmış bulunan "müşterek  hesaptaki" para, mirasın açıldığı tarih ve dava tarihi itibariyle terekeye dahil ve mevcut olduğu, bu para ve mirasbırakanın ölümünden sonra davalılardan.. tarafından alındığı iddia edilen terekeye ait kira bedelleri hakkında ise denkleştirme talep edilemeyeceği- Mirasbırakanın sağlığında karşılıksız olarak yaptığı iddia edilen kazandırmaların vekalet ücretine esas olmak üzere değerlerinin açıklattırılıp, bu suretle belirlenecek değer üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarife esas alınarak davalı yararına nispi vekalet ücreti takdiri gerektiği, terekeye ait kira bedelleri hakkında denkleştirme talep edilemeyeceği-
Miras nedeniyle denkleştirme ve iade konulu davada, mahkemece karar verilerek davadan el çekildikten sonra (temyiz aşamasında) feragat yetkisi bulunan davacı vekili tarafından davadan feragat edildiğine ve feragat hakkında karar verme yetkisi yerel mahkemeye ait bulunduğuna göre vaki feragat hakkında bir karar verilmek üzere yerel mahkemenin ilgili hükmünün bozulması gerekeceği-
Mirasbırakanın ölümü tarihinden 10 yıl önce taşınmazlarını davalı kızına kayıtsız şartsız bağışladığı, bu kazandırmaların iadeye tabi tutulabilmesi için miras payına mahsuben yapılmış olması ve mirasbırakanın iadeyi istemiş olması gerekeceği, dinlenen davalı tanıklarının beyanlarından kazandırmanın, mirasbırakan tarafından kendisine davalı(kızının) bakmış olması sebebiyle minnet duygusuyla yapıldığının anlaşıldığı, kazandırmanın iadeye tabi tutulamayacağı-
Mirasta denkleştirme (iade), murisin sağlar arası bir karşılıksız kazandırma ile bir mirasçısına miras hissesine mahsuben mirasın açılması halinde bu tasarruftan yararlanan kişinin miras hakkı ile denkleştirmeye tabi olmak üzere yaptığı bir tasarruf için söz konusu olacağı ve muris karşılıksız bir sağlar arası tasarrufta bulunmakta ancak bu tasarrufun ileride miras açıldığında bundan yararlanan kişinin miras hakkı yönünden nazara alınmasını öngörmesi gerektiği-Dava dilekçesinde davacı kademeli olarak “mirasta iade” olmadığı takdirde “tenkis” isteğinde bulunduğundan mahkemece kademeli olarak ileri sürülen ilk talep mirasta denkleştirme (iade) mümkün olmadığı takdirde tenkis talebi yönünden tarafların delilleri toplayıp değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Mirasbırakanın sağlığında banka hesabı açarak ikinci eşinden olma davalı çocuğuna karşılıksız kazandırmada bulunması ve bunun terekeye iade edilmesi talebinin ''mirasta denkleştirme (iade)" talebi niteliğinde olduğu -