İcra kefilinin kendisine icra emri tebliğ edilmeden, dolayısıyla kendisi yönünden henüz takip kesinleşmeden maaş haczine verdiği muvafakatin geçersiz olduğu-
5510 sayılı Yasa'nın 93. maddesine göre, icra müdürü borçlunun önceden muvafakatinin bulunması halinde gelir, aylık ve ödenekleri üzerine haciz koyabileceğinden, İİK'nın 83/a maddesindeki genel kuralın aksine, 5510 sayılı Yasa'ya konu gelir, aylık ve ödenekler bakımından, takibin kesinleşmesinden sonra olmak koşulu ile borçlunun haciz tarihinden önceki muvafakatinin geçerli olduğu-
Borçlunun takibin kesinleşmesinden önce emekli maaşının haczine muvafakat ettiği, bu durumda şikayetin kabulü ile emekli maaşı üzerine konan haczin kaldırılmasına karar verilmesinin gerekeceği-
Borçlu şikâyet dilekçesinde emekli maaşı üzerindeki haczin kaldırılması ile maaşından 1/4 oranında kesinti yapılmasını talep etmesine rağmen mahkemece, HMK'nun 26. maddesine aykırı olarak borçlunun talebini de aşar şekilde haczin tümden kaldırılmasının doğru görülmediği-
Üzerine haciz konulan borçlunun banka hesabının “emekli maaşı hesabı” olup olmadığının, bankaya sorularak alınacak cevaba göre şikayetin çözümlenmesi gerekeceği-
İİK.nun 83/a maddesine göre “özel hüküm” niteliğinde bulunan ve öncelikle uygulanması gereken -28.2.2009 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunan- 5510 s. SGK Kanunun değişik 93. maddesi uyarınca borçlunun –haciz tarihinden önce veya sonra- muvafakatının bulunması halinde borçlunun kurumdan aldığı gelir, aylık ve ödeneklerinin haczedilebileceği-
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 93. maddesinde düzenlenmiş bulunan “emekli maaşlarına haczedilemeyeceğine” ilişkin düzenlemenin, kamu düzeni ile ilgili olduğu ve bu nedenle de bir süreye tabi bulunmadığı-