Boşanmanın mâli sonuçlarını içeren sözleşmenin taraflarca yazılı olarak mahkemeye verilebileceği gibi sözleşme içeriğinin tutanağa da geçirilmekle yetinilebileceği ancak bunun geçerli olmasının hakimin tasdikine bağlı olduğu–
Boşanma kararının Dairece bozulmasından sonra fakat Hukuk Ge-nel kurulunca henüz incelenmeden önce davacının ölmesi halinde, «da-vanın konusu kalmadığı»ndan, boşanmaya karar verilemeyeceği–
Boşanma kararının «hile» kullanılarak (dava dilekçesinin davalının eline geçmeyecek bir adrese tebliği suretiyle) elde edilmiş olması halinde, kararın «yargılamanın yenilenmesi» yoluyla bozulmasının sağlanabileceği–
Nafaka isteğinden vazgeçmeye dair beyanın dayanağı olan sözleşmede taraflar açıkça «boşanmayı sağlamak amacı ile» mutabakata vardığından, sözleşmenin geçersiz olduğu- Boşanmanın fer’i hükümlerine ilişkin sözleşmelerin geçerliği hakimin tasdikine tabi tutulduğu-
Boşanma davasının ister delillerinin hükme yeterli görülmemesinden ister davacının davasını isbat için delil göstermemesinden dolayı reddi halinde, ortada «kesin hüküm» bulunacağından -taraflar yeniden biraraya gelmedikçe- yeni bir boşanma davası açılamayacağı–