Kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkin davada ilgili yazının başlığında yazı içeriği ile ilgisiz bir biçimde, davacının sahibi olduğu marka ile ilgili "kripto yahudi" ifadesine yer verilmiş olup davaya konu yazının başlığından yer alan bu ifade hedef gösterme, kişileri din ve inançları nedeniyle ayrımcılığa tabi tutma niteliğinde olduğundan kişilik haklarına saldırıda bulunulmuş olduğu-
Haksız suç isnadı nedeniyle davacılar hakkında hırsızlık suçundan soruşturma yapıldığını, yaşadığı küçük yerde yüz kızartıcı suç ithamı ile büyük bir utançla karşı karşıya kaldığını, dört yıl süren soruşturma boyunca isnat olunan suçun ağırlığı altında ezildiğini, dört yıl sonra verilen takipsizlik kararı ile suçsuz olduklarının ortaya çıktığını ileri süren davacının haksız suç isnadı nedeniyle davacıların kişiliklerinin zarar gördüğünü belirterek uğramış oldukları manevi zararının tazminini talep ettiği davaya konusu olayın gelişim biçimi, olay tarihi nazara alındığında her bir davacı lehine hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olduğu-
Kişilik haklarının ihlalinden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkin davada delil olarak sunulan CD kaydının hangi tarihte ve ne şekilde kaydının yapıldığı dosyadan anlaşılamadığından, mahkemece, bu konuda uzman bilirkişiden rapor alınarak karar verilmesi gerektiği-
Davalının, davacıya yönelik etkili eylemde bulunduğu, hakaret ve tehdit ettiği anlaşılmakla, davacının karşılık eylemi tazminat miktarının belirlenmesinde etken olabileceği, manevi tazminat talepli davanın tümden reddinin ise hatalı olduğu-
Hakaret ve iftira nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkin davada, davacının talebi her bir eylem nedeniyle ayrı ayrı manevi tazminat istemine ilişkin olduğu halde, mahkemece hangi eylem nedeni ile ne miktarda tazminata hükmedildiği gerekçede açıklanmadan hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Davaya konu konuşma metni bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının bir siyasi parti lideri olarak, C.Savcısı olan davacı tarafından yürütülen bir soruşturmada toplumun bilgi edinme hakkı kapsamında değerlendirme ve yorumlarda bulunduğu, kullanılan söz ve ifadelerin ifade özgürlüğü kapsamında eleştirel mahiyette olduğu ve davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığının anlaşılması halinde, mahkemece manevi tazminat isteminin tümden reddine karar verilmesi gerektiği-
Davalı tarafından davaya konu dilekçelerin içeriğinde kullanılan sözler iddia ve savunma sınırları kapsamında olması halinde, kişilik haklarına yönelik saldırı oluşturmadığından manevi tazminat isteminin tümden reddi gerektiği, dilekçe içeriğindeki sözlerin suç isnadı, iftira ve hakaret oluşturduğunun kabulünün hatalı olduğu-
Satıma konu 124.000 kmde olduğu belirilen aracın en az 300.000 km yi dolduran bir araç olduğu, aracın tüm parçalarının da kullanım ömürlerini doldurduğunu, bu aşamadan sonra aracın sık sık servise giderek parçalarının değiştirilmesi gerektiğini ileri süren davacının kişilik haklarının zarar gördüğü kabul edilemeyeceğinden manevi tazminat isteminin reddi gerektiği-
Yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemi-
Haksız şikayet ve haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkin davanın reddine karar verilmiş olmasına karşın, kendini vekille temsil ettiren davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmemiş olmasının hatalı olduğu-