İİK'nun 30. maddesine göre, icra müdürlüğünce ilamdaki işin yapılması için lazım gelen masraf bilirkişiye tespit ettirildikten sonra bu masrafın ilerde hükme hacet kalmaksızın borçludan tahsil olunup kendisine verilmek üzere ifasına alacaklı muvafakat ederse alacaklıdan alınıp hükmolunan işin yaptırılması, muvafakat etmezse ayrıca hükme hacet kalmadan borçluların kafi miktarda malının haczi ile paraya çevrilerek o işin yaptırılması gerekirken bu prosedüre uyulmaksızın, taşınmazın projeye uygun hale getirilmesi için bilirkişi görevlendirilmesi ve görevlendirilen bilirkişinin yaptığı masrafların borçlulardan muhtıra yolu ile istenmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Alacaklı tarafından alınan bu rapora mahkeme nezdinde şikayette bulunulmuş olmakla, mahkemece anılan başvuru üzerine takip dayanağı ilamda yıkılmasına karar verilen yapıların yıkım maliyetinin hesaplanması için mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Şikayetçinin bilirkişi incelemesi talebinin olduğu, keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmadan iddia ve savunmanın sübutunun mümkün olmadığı anlaşıldığından, mahkemece ilamın gereğinin yerine getirilip getirilmediğinin tespiti için takibe dayanak ilama ilişkin dava dosyasında bulunan bilirkişi raporu da getirtilerek, mahalline keşif yapılmak suretiyle gerektiğinde bilirkişi raporu alınarak, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
İşin yapılması için ilamda belirlenen 20 günlük sürenin icra emrinin ''B'' bölümünde borçluya verilecek süre olarak açıkça yazılmamasının ilama aykırılık teşkil edeceği, icra emrinin gereğinin yerine getirilip getirilmediği hususu da şikayet tarihi itibariyle netleşmediğinden, mahkemece icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Takibe konu -ilamda, ‘davacının görüşünü kapatan müştemilatın yıkılması’na karar verilmiş olup, borçlu tarafından buna uygun düzenlemeler yapılmışsa, ilâmın bu bölümünün infazının gerçekleştiğinin kabulü gerektiği-
Şikayete konu icra dosyasında örnek 4-5 icra emri ile istenilmesi gereken bir işin yapılması (muhdesatın kali) ve vekalet ücreti, yargılama giderlerine ilişkin taleplerin (2) nolu icra emri ile istenilmesinin yerinde olmadığı-
Dava konusu parselin birinci bodrum katında bulunan mimari projede apartman ortak alanı olan hizmetli odası, sığınak ve kömürlüğün birleştirilerek oy birliği ile alınan karar ile mesken haline getirilip kiraya verildiği görülmüş ise de, 634 s. K. mad. 4 gereğince, tadilat projesi yapılmayan yerin halen ortak alan olduğu, 3194 s. Kanun'un 13. maddesi de gözetilerek davalıların müdahalelerinin önlenmesine, dava konusu yerin 30 gün içerisinde boşaltılmasına, süresinde müdahelenin önlenmemesi halinde İİK 30. maddesinin infazda nazara alınmasına karar verilmesinin isabetli olduğu-
İlamın hüküm kısmında ''kendini vekil ile temsil ettiren davalı lehine nispi vekalet ücretine" hükmedildiğinden, takibe dayanak ilamın davacıları da gözetildiğinde, mahkemece, ilamda hükmedilen alacağın 5/4'ünün talep edilebileceği değerlendirilerek fazlaya ilişkin kısmın iptaline ve faize ilişkin itirazlar incelenerek fazla talep varsa bunun da iptaline karar verilmesi gerektiği-
İcra takibinin dayanağı ilamda, ‘‘ .... depo vasıflı bağımsız bölümdeki KMK'na aykırı imalatların inşaat bilirkişisinin raporu ve celsedeki beyanları dikkate alınarak vaziyet planı, mimarı proje ve ruhsatının uygun hale getirilmesine, bunun için 634 sayılı KMK'nun 33/2 maddesi gereğince davalıya kararın kesinleşmesinden itibaren 30 gün süre verilmesine, bu süre içerisinde vaziyet planı, mimari proje ve ruhsata aykırılıkların giderilmemesi halinde belirtilen aykırılıkların kal'ine, inşaat bilirkişisinin raporunun ve celsedeki beyanlarının kararın eki sayılmasına...’’ şeklinde karar verilmiş olup, anılan ilamın infazı verilen süre içerisinde borçlu tarafından gerçekleştirilmediğinden icra müdürlüğünce raporla projeye uygun hale getirilmesi için masraf bedeli 18.018,95 TL olarak belirlenmiş ve infaz gerçekleştirilmiş olup, icra mahkemesince alınan raporda icra müdürlüğünce yapılan masraf belirlemeye ilişkin raporun yerinde olduğu tespit edilmiş ancak itiraz üzerine icra mahkemesince rapor aldırılmıştır ve bu raporda icra müdürlüğünce yapılan işler için belirlenen masraf miktarının bilirkişi raporu hariç 7.999,33 TL olduğu belirlenmiş olduğundan, mahkemece, ilam yargılamasının yapıldığı mahkemede inceleme yapan bilirkişilerin temin edilebilmesinin mümkün olması halinde, bu bilirkişinin refakate alınarak, mahalline gidilip, infazın ilama uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesi, ilama uygun infazın gerektirdiği masrafın masraf konusunda ehil bilirkişilerce belirlenmesinin sağlanması, bu suretle icra müdürlüğünde yapılan masraf incelemesi ile icra mahkemesinde yapılan inceleme sırasındaki çelişkinin de ortadan kaldırılması suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken çelişkili raporlara rağmen eksik inceleme ile sonuca gidilmesinin hatalı olduğu-
İlamda "....davalının ... Deresi mecrasını değiştirmek suretiyle dava konusu ... parselin ifrazı sonucunda oluşan davacı adına kayıtlı ... parsele kadastro fen bilirkişisi T... tarafından düzenlenen rapor ve krokisindeki ... kısmına vaki müdahalesinin men'ine, kadastro fen bilirkişisi tarafından düzenlenen  rapor ve krokilerinin karara eklenmesine..." karar verilmiş olup icra müdürlüğünce infaz için gidildiğinde, borçlu vekilinin beyanına göre, dere yatağının belediyenin ıslah çalışması nedeniyle değiştirildiğini belirttiği ve bilirkişilerce yapılan tespitten ve verilen rapor içeriğinde değişen yeni dere yatağı gösterilmemekte ise de icra hukuk mahkemesince yapılan bilirkişi incelemesi sonucu bilirkişilerin raporlarında ve ekli krokilerinde dere yatağının yerinin değiştiği görülmüşse de, dere yatağının ne şekilde değiştiği, Belediyenin ıslah çalışmasının olup olmadığının belirlenmediği gibi ilamda müdahalenin men’inine karar verilen ve rapor ve krokide yer verilen alanda halen tecavüzün devam ettiği görüldüğünden, derenin ıslahı ve yerinin değiştirilmesi işlemi belediye tarafından değil, borçlu tarafından yapılmışsa ilamın bu bölüm için infazı gerektiği, mahkemece incelemenin mümkün olduğu takdirde ilamla ilgili yargılamada rapor veren bilirkişiler de refakate alınarak yeniden inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-