Takip dayanağı ilamda el atmanın önlenmesi, tahliye ve ecrimisile hükmedilmiş olup kararda haricen satın alma iddiası da tartışıldığından uyuşmazlığın özünün taşınmazın aynına ilişkin olduğu; bu nedenle ilamın kesinleşmeden infaz edilemeyeceği-
İlama bağlanan aylık maaş fark alacağının borçlu Kurum tarafından takip tarihinden önce ödenmiş olduğundan, bu ödeme nedeniyle takibin bu bölümüne ilişkin İİK'nun 33. maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği-
İlamların infaz edilecek kısmının “hüküm bölümü” olduğu, diğer bir anlatımla hükmün içeriğini aynen infaz edilmesi gerekeceği, dar yetkili icra mahkemesi hakiminin ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleme yetkisine sahip olmadığı-
Hüküm fıkrası alacaklı lehine, belli bir miktarın tahsiline dair eda hükmünü içermeyen ilamın vekalet ücreti ya da yargılama gideri de talep etmediği için, 2577 s. Kanun’un 28/2. maddesinde belirtilen takip öncesi idareye başvuru prosedürü uygulanmadan ilamsız takip yapabileceği, söz konusu fıkrada belirtilen uygulamanın idari yargının sadece edayı içeren ilamlarına ilişkin bir düzenleme olduğu-
Taşınmaz malın aynına ilişkin hükümlerin kesinleşmedikçe infaz edilemeyeceği-
Somut olayda, şahsın hukukuna dair marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet yönünden karar kesinleşmiş olduğundan bozmaya uyularak verilen tazminat ve vekalet ücreti hakkındaki hükmün kesinleşmeden takibe konulabilmesinin mümkün olduğu, o halde şikayetin reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Men'i müdahale ilamının kesinleşmeden icraya konulamayacağı, buna yönelik şikayetlerin süresiz yapılabileceği-
İlamların infaz edilecek kısmının hüküm bölümü olduğu, hükmün içeriğinin aynen infazının zorunlu olduğu, icra mahkemesinin, ilamın hüküm fıkrasının aynen uygulanmasını denetlemekle görevli olup, ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile değiştiremeyeceği, ilavelerde bulunamayacağı, takipte alacak kalemlerinin tek tek gösterilmesinin ve faiz talebinin de yine ilama uygun olarak istenilmesinin gerekeceği-
Karar gerekçesinde "dava konusu taşınmaz başka birine satıldığı için tapu iptal ve tescili mümkün olmadığından...” denilerek tapu iptali davası kabul edilmemiş ise de yargılamada taşınmazın aynının tartışma konusu yapıldığı, bu nedenle ilamın infazı için kesinleşmesi gerektiği düşünülmeksizin şikayetin kabulü yerine yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
