Taşınır ve taşınmaz rehinlerinin tasarrufun iptaline konu devir işleminden sonra olduğu, tasarrufun iptali kararı ile şikayete konu taşınır yönünden borçlu ve 3. kişi davalıların yaptığı tasarrufların davacı alacaklı yönünden iptaline, iptale konu makine ve ekipmanlar hakkında satış yetkisi tanınmasına karar verildiği anlaşıldığından, mahkemenin ipotek alacağının rüçhanlı alacak olduğu ve İİK m. 129 gereğince ihale bedelinin rüçhanlı alacak olan bu ipotek bedelini de karşılaması gerektiğine ilişkin gerekçesi yerinde bulunmadığı- İcra mahkemesi gerçekleşmiş bir ihalenin feshi talebi ile önüne gelen uyuşmazlıkta ihalenin feshine karar verebilir ise de, şikayet tarihi itibariyle İİK. 129'daki şartları taşıyan pey sürülmediğinden bahisle icra müdürlüğünce satışın düşürülmesine karar verilen şikayete konu uyuşmazlıkta; icra müdürlüğüne ihalenin şikayetçi adına yapılmasını emretme yetkisi bulunmadığı-
Taşınmazın kıymetinin belirlenmesi için yapılan keşif ve bilirkişi masraflarının da tıpkı ilan giderleri gibi paraya çevirme masrafı olarak kabulü gerekeceği- Şikayete konu taşınmaz yönünden, İlk Derece Mahkemesi’nce şikayetin esastan reddine ve şikayetçiler aleyhine para cezasına hükmedilmesi yerinde ise de; 375.600,00 TL muhammen bedelli taşınmazın 191.500,00 TL'ye ihale edilmesi, fesih gerekçeleri ve şikayetçi ipotek borçlusu tarafından yapılan şikayetin icra mahkemesince kabulü ile icra emrinin iptaline ilişkin verilen karar göz önünde bulundurulduğunda, davanın ihale sürecini uzatmaya matuf olmadığı anlaşılmakla, Anayasa’nın 13. maddesinde düzenlenen ölçülülük ilkesi nazara alınarak, İlk Derece Mahkemesi’nce, davacılar aleyhine hükmedilen para cezasının temyiz incelemesi aşamasında yürürlüğe giren 7343 sayılı Kanun’la değişik İİK.’nin 134/5-3. maddesi gereğince tespit edilecek oran üzerinden hükmedilmesi gerekirken, % 10 üzerinden karar verilmesinin doğru olmadığı-
Mahkemece yapılan keşif sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda şikayete konu taşınmazlardan ...... ve ....... parsel sayılı olanların üzerinde sera bulunduğu anlaşılmakla birlikte aynı hususun açık artırma şartnamesi ve satış ilanında da ilan edildiğinin görüldüğü, buna göre söz konusu taşınmazlar üzerinde bulunan seralar taşınmazlarla birlikte satılacağından İİK’nun 129.maddesi gereğince yapılacak değerlendirmede seraların değerinin de arzın değerine eklenerek sonuca gidilmesi gerekeceği-
Taşınmazın kıymetinin belirlenmesi için yapılan keşif ve bilirkişi masraflarının da tıpkı ilan giderleri gibi paraya çevirme masrafı olarak kabul edilmesi gerektiği- Taşınmaza ilişkin ihale bedellerinin satış masraflarını karşılamadığı anlaşıldığından bu hususun tek başına ihalenin feshi nedeni olduğu ve mahkemece de re’sen gözetilmesi gerektiği-
Şikayete konu olan ve ihalesi yapılan menkuller için muhammen değerin yüzde ellisine satış masrafının eklenmesi halinde ortaya çıkan değerin ihale bedeli ile karşılanmadığı anlaşıldığından, mahkemece, İİK'nun 129/1. maddesi gereğince bu husus re'sen gözetilerek ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-
Şikayete konu taşınmazın tahmini değerinin % 50'sine satış masraflarının eklenmesiyle oluşan bedel dikkate alındığında, ihale bedelinin bu bedeli karşılamadığının anlaşıldığı, o halde İlk Derece Mahkemesi’nce şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-
İhale konusu taşınmazlar açısından yapılan masraf bedeli dikkate alındığında, satış bedelinin dava konusu taşınmazın muhammen bedelinin %50’sini ve satış masraflarını karşılamadığının anlaşıldığı, İİK'nun 129/1. maddesi gereğince bu hususun tek başına ihalenin feshi nedeni olduğu gibi mahkemece re’sen gözetilmesi gerekeceği-
İİK.'nun 129 . maddesine göre, mahkemenin ihalenin kamu düzeni ile ilgili kurallara uyulup uyulmadığını işin esasına girmek sureti ile kendiliğinden inceleme zorunluluğunun süresinde borçlu tarafından açılmış bir ihalenin feshi davasında mümkün olduğu, somut olayda; İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemeleri’nce yerinde bir tespitle borçlu şirkete yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu belirlenmiş olmakla, açılan işbu ihalenin feshi davasının İİK’nun 134/2. maddesindeki 7 günlük süreden sonra olduğu anlaşıldığından, Bölge Adliye Mahkemesi'nce, borçlu şirket yönünden şikayetin süreden reddi gerekeceği-
İkinci açık artırmada alıcı çıkmadığından satış talebinin düşmesi ile yeni bir satış isteme süresinin başlamış olduğu- İİK. 150/e uyarınca, iki yıllık satış isteme süresi içerisinde alacaklı tarafından satış istenmediğinden takibin düşeceği ve takibin düştüğü tarihten sonra yapılan işlemler yok hükmünde olacağından, yapılan ihalenin de feshi gerektiği-
İcra dosyasının incelenmesinde, dava konusu taşınmazın muhammen bedeli olan 500.000,00 TL’nin %50'si 250.000,00 TL'ye satış masrafının (kıymet takdir raporu ve satış ilanı tebliğ gideri hariç) eklenmesi ile hesap edilen 257.731,00 TL'nin, taşınmazın 257.500,00 TL olan ihale bedelinin karşılamadığının anlaşıldığı, İİK'nun 129/1. maddesi gereğince bu hususun tek başına ihalenin feshi nedeni olduğu gibi, mahkemece de re’sen gözetilmesi gerekeceği-