Şikayete konu taşınmazın tahmini değerinin % 50'sine satış masraflarının eklenmesiyle oluşan bedel dikkate alındığında, ihale bedelinin bu bedeli karşılamadığının anlaşıldığı, o halde İlk Derece Mahkemesi’nce şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-
İhale konusu taşınmazlar açısından yapılan masraf bedeli dikkate alındığında, satış bedelinin dava konusu taşınmazın muhammen bedelinin %50’sini ve satış masraflarını karşılamadığının anlaşıldığı, İİK'nun 129/1. maddesi gereğince bu hususun tek başına ihalenin feshi nedeni olduğu gibi mahkemece re’sen gözetilmesi gerekeceği-
İİK.'nun 129 . maddesine göre, mahkemenin ihalenin kamu düzeni ile ilgili kurallara uyulup uyulmadığını işin esasına girmek sureti ile kendiliğinden inceleme zorunluluğunun süresinde borçlu tarafından açılmış bir ihalenin feshi davasında mümkün olduğu, somut olayda; İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemeleri’nce yerinde bir tespitle borçlu şirkete yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu belirlenmiş olmakla, açılan işbu ihalenin feshi davasının İİK’nun 134/2. maddesindeki 7 günlük süreden sonra olduğu anlaşıldığından, Bölge Adliye Mahkemesi'nce, borçlu şirket yönünden şikayetin süreden reddi gerekeceği-
İkinci açık artırmada alıcı çıkmadığından satış talebinin düşmesi ile yeni bir satış isteme süresinin başlamış olduğu- İİK. 150/e uyarınca, iki yıllık satış isteme süresi içerisinde alacaklı tarafından satış istenmediğinden takibin düşeceği ve takibin düştüğü tarihten sonra yapılan işlemler yok hükmünde olacağından, yapılan ihalenin de feshi gerektiği-
İcra dosyasının incelenmesinde, dava konusu taşınmazın muhammen bedeli olan 500.000,00 TL’nin %50'si 250.000,00 TL'ye satış masrafının (kıymet takdir raporu ve satış ilanı tebliğ gideri hariç) eklenmesi ile hesap edilen 257.731,00 TL'nin, taşınmazın 257.500,00 TL olan ihale bedelinin karşılamadığının anlaşıldığı, İİK'nun 129/1. maddesi gereğince bu hususun tek başına ihalenin feshi nedeni olduğu gibi, mahkemece de re’sen gözetilmesi gerekeceği-
İlk haciz tarihi ile satış talebi tarihi arasında geçen süreye, ihalede alıcı çıkmaması halinde, ihalenin düştüğü tarihten şikayetçinin tekrar satış istediği tarihe kadar geçen süre eklendiğinde, bu sürenin haciz tarihi itibariyle taşınmaz haczi için geçerli olan 2 yıllık süre içerisinde olması halinde, haczin düştüğünden bahsedilemeyeceği- Tasarrufun iptali davasında, taşınmazın tapu kaydına "ihtiyati haciz" değil, "ihtiyati tedbir" şerhi konulması halinde, tasarrufun iptali davasının kabul edildiği tarihin kesin haciz tarihi olarak kabul edilemeyeceği- 
Tamamlayıcı ihaledeki (İİK 133) satış gününün, COVİD-19 salgını durma süresi içinde kalması nedeniyle yeni satış günü belirlenmesi durumunda, ilgililere satış ilanının tebliği zorunlu olmadığı- "Covid-19 salgını nedeniyle satışının düşmesinden sonra İİK’nun 133. maddesindeki prosedürünün uygulanamayacağına" ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının hatalı olduğu-
İpotekli taşınmaz maliki borçlu İİK'nun 134/2. fıkrası gereğince ihalenin feshini isteyebilecek ise de, İİK'nun 129 ve devamı maddeleri ile Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre taşınmazı satışa çıkarılan borçlunun, ihaleye katılamayacağı ve kendisine ihale yapılamayacağı, borçlunun ancak satıştan önce borcunu ödeyip haczi kaldırtmak suretiyle satışı önleyebileceği, bu itibarla borçlunun ihaleye girmesinin engellediği iddiasının usule uygun yapılan ihalenin feshini gerektiren bir sebep olmadığı, mahkemenin inceleme sonucunda ihalenin usul ve yasaya uygun yapıldığı sonucuna varır ise şikayetin reddine, işin esasına girilmesi nedeni ile İİK'nun 134/2. fıkrasına göre feshi istenilen ihale bedelinin %10'u oranında şikayetçiyi para cezasına mahkum etmesi gerekeceği, o halde; İlk Derece Mahkemesince, ihalenin feshi isteminin esası incelenmesine rağmen yanılgılı değerlendirme ile şikayetin usulden reddine karar verilmesi ve şikayetçi borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesi gerekirken, esasa girilmediği gerekçesi ile para cezasına hükmedilmemesinin isabetsiz olduğu-
İlk derece mahkemesince, ihalenin feshi talep edilen bağımsız bölüm taşınmaz yönünden satış tarihinden evvel ipotek alacağının sona erip ermediğinin ipotek alacaklısından sorularak tespit edilmesi, ipotek alacağı devam ediyor ise miktarının belirlenmesi, ayrıca ipotek alacaklısının satıştan evvel ipotek bedeli altında satışa muvafakat edip etmediğinin yöntemince araştırılması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
İcra müdürlüğünce, takip türü nedeni ile her iki ipoteğin de taşınmazlar üzerinde devam edip etmediği ve devam ediyorsa miktarı ipotek alacaklılarından sorulup tespit edilmeksizin taşınmazların satışının gerçekleştirildiği anlaşılmakta olup, ipotek alacaklılarının, ipotek bedeli altında satışa muvafakat ettiğine dair bir belgeye de dosya içinde rastlanılmadığı, her ne kadar ...... parsel numaralı taşınmaz muhammen bedelin üzerinde ihale edilmiş olsa da ipotek bedelleri dikkate alındığında ihale bedelinin ipotek bedellerini karşılamadığı anlaşılmakla, Bölge Adliye Mahkemesince bahsi geçen taşınmazlar yönünden satış tarihinden evvel ipotek alacaklarının sona erip ermediğinin ipotek alacaklılarından sorularak tespit edilmesi, ipotek alacağı devam ediyor ise miktarının belirlenmesi, ayrıca ipotek alacaklılarının (lehine 2. derece ipotek verilen ........ A. Ş.’nin 1. derecedeki ipotek hakkında da bilgilendirerek) satıştan evvel ipotek bedeli altında satışa muvafakat edip etmediklerinin yöntemince araştırılması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-