Borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayetini, İİK'nun 16/1. maddesi gereğince bu işlemi öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içerisinde icra mahkemesine yapmasının zorunlu olduğu, 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince; tebligatın usulsüz olması halinde, muhatabı tebliğinden haberdar olmuş ise muteber sayılacağı, muhatabın beyan ettiği tarihin, tebliğ tarihi olarak kabul edileceği-
Borçlu şirketin yetkilisinin bulunup bulunmadığı tespit edilmeksizin daimi çalışana yapılan tebligatın usulsüz olduğu- Mahkemece tebligatların usulsüzlüğü kabul edildiğine göre, Teb. K'nun 32. maddesi uyarınca, öğrenme tarihinin tespitiyle, 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin bu tarihe göre düzeltilmesine, usulüne uygun olarak 89/1 haciz ihbarnamesi çıkarılmadan 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri çıkarılamayacağından veya çıkarılmış olsa bile hükümsüz sayılacaklarından 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin iptaline ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu şirketin ticaret sicili adresine, Teb. K. mad. 35 uyarınca, tebligat yapılabilmesi için, bu adrese daha önce bir tebligatın çıkarılması, borçlu şirketin adresten taşınması veya adresin kapalı olması nedeni ile tebligatın yapılamamış olması gerekeceği- Bila tebliğ edilen tebligat adresi, ticaret sicil adresinden farklı olduğundan Teb. K. mad. 35/4 uyarınca çıkarılan tebligatın usulsüz olduğu- Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihinin aksinin, ancak resmi veya borçlu tarafından ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanabileceği-
Gecikmiş itiraz başvurusunda bulunabilmek için her şeyden önce usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş bir tebligat evrakının bulunması gerekeceğinden, mahkemece, öncelikle ödeme emri tebligatının usulüne uygun olup olmadığı tespit edilerek tebligatın usulsüz olması halinde uyuşmazlığın İİK'nun 65. maddesinde yer alan gecikmiş itiraz kurallarına göre değil, 7201 sayılı Kanunun 32. maddesine göre çözümlenmesi gerekeceği-
Tebliğ memuru, muhatabın adreste bulunmama sebebini, borçlunun adresinden geçici mi yoksa sürekli mi ayrıldığını, tevziat saatlerinden sonra adresine dönüp dönmeyeceğini, dönecekse ne zaman döneceğini tevsik etmeden "şehir dışında" açıklaması ile yetinerek muhtara tebliğ ve 2 nolu fişin kapıya yapıştırılması ile tebliğ işlemini tamamladığından, anılan tebligatın usulsüz olduğu- Tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılacağı, muhatabın beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi olarak kabul edileceği-
Mernis adresine çıkartılan tebligat evrakında, sadece adresin başında “mernis adresi” ibaresinin yazılı olduğu, bu şerh dışında, tebligatı çıkaran mercii tarafından tebliğ zarfı üzerine “adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek, bu adrese Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi uyarınca tebligat yapılacağına dair meşruhat” verilmediğinden ve tebliğ zarfı "beyaz renkli" olduğundan yapılan tebliğin usulsüz olduğu- Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatap tebliğe muttali olmuş ise tebliğin geçerli sayılıp, muhatabın beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi olarak kabul edileceği-
Borçluya yapılan örnek 10 ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebliğ belgesinin incelenmesinde; takip talebinde belirtilen “C.han Mah. 859. Sokak No:30/12 MAMAK/ANKARA” adresine çıkarılan tebligat, borçlunun adresten nakil almadan taşındığı, aynı adreste ikamet eden kişinin imzalı beyanından anlaşılarak bila tebliğ iade edilince, borçlunun “Mimar S. Mah. Ballı Baba Sokak 21/11 Pursaklar/Ankara” adresine tebligat çıkarıldığı, ancak bu adresten de nakil almadan taşındığı tespit edilerek tebliğ evrakının iade edildiği, alacaklı vekilinin talebi üzerine, TK'nun 21/2. maddesine göre yapılan tebligat üzerindeki adres “C.han Mah. 859. Sokak No:30/12 MAMAK/ANKARA” olup, adreste ikamet eden kişi imzadan imtina ettiğinden TK'nun 21/2. maddesi gereğince haber kağıdı kapıya asılarak mahalle muhtarlığına bırakıldığı, TK'nun 21/2. maddesi gereğince tebligat yapılması istenen adresin, borçlunun adres kayıt sisteminde kayıtlı adresi olmayıp, takip talebinde belirtilen bilinen adresi olduğu ve bu adrese çıkarılan tebligatın da daha önce bila tebliğ iade edildiği anlaşıldığından, Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümleri uyarınca tebligatın usulsüz olduğunun kabulü gerekeceği-
Ödeme emri tebliğinin tebliğ mazbatasında tebligatın T.K. 21/2. maddesi gereğince yapılması gerektiğine dair bir kayıt bulunmadığı gibi, borçlunun bilinen adresine daha önceden çıkarılmış ve tebliğ edilemeden iade edilmiş bir tebligat bulunmadığı halde, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre işlem yapılarak ödeme emrinin tebliğ edilmesinin, tebliğ memurunun kendiliğinden TK'nun 21/2. maddesine göre işlem yapmasının kanuna aykırı olup anılan tebligatın usulsüz olduğu- Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatap tebliğe muttali olmuş ise geçerli sayılıp, muhatabın beyan ettiği tarihin, tebliğ tarihi olarak kabul edileceği-
Doğrudan T.K. 21/2. madde uyarınca yapılan tebliğin usulsüz olduğu- Tebligatın usulsüz olduğunun belirlenmesi halinde, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi gerektiği- Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılacağı ve muhatabın beyan ettiği tarihin, tebliğ tarihi olarak kabul edileceği- Borçlunun usulsüz tebligatı öğrenme tarihinin tespitine karar verildikten sonra, borçlunun İİK'nun 168/4-5. maddesi gereğince itiraz ve şikayetlerini 5 günlük hak düşürücü süre içinde yapmış olması durumunda bu itiraz ve şikayetleri hakkında inceleme yapılarak bir karar verilmesi gerektiği-
Tebligatı çıkaran merci tarafından, tebliğ zarfı üzerine, Tebligat Yönetmeliği'nin 16/2. maddesine uygun şerh verilmemesine karşın, adres hanesine yazılan "Mernis Adresi" ibaresine dayanılarak, tebliğ memuru tarafından, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre yapılan tebliğ işlemi usulsüz olduğu- Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebligatın usulsüz olması halinde, muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılacağı ve muhatabın beyan ettiği tarihin, tebliğ tarihi olarak kabul edileceği-