Her ne kadar mahkemece, haciz bildiriminin tebliğ edildiği tarihe göre şikayetin yasal yedi günlük süreden sonra yapıldığı belirtilerek süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiş ise de, İİK. mad. 103 gereğince düzenlenen davetiye kağıdında şikayete konu taşınmazın haczine ilişkin bildirimin yer almadığı, kaldı ki,uygulanan haczin, bildirimin tebliğ tarihinden sonra olması karşısından bu tarihin öğrenme tarihi olarak kabul edilemeyeceği-
Anonim şirket hisselerini temsil etmek üzere çıkarılan geçici pay senedi ilmuhaberlerinin, 6102 s. TTK. mad. 486/2, 490, 645, 647 ve 654 gereğince kıymetli evraktan sayılması nedeniyle, bu evrakın haczi için İİK. mad. 88 uyarınca, evraka fiilen el konulmasının zorunlu olduğu-Bağlantı İcra müdürlüğünce borçlunun şikayetçi şirketteki hisselerinin haczi için şirket merkezine gidildiği, şirket çalışanı tarafından pay defterinin mali müşavirde olduğunun ve borçlu 'nun şirkette payı bulunmadığının beyan edilmesi üzerine, alacaklı vekilinin talebi ile icra memuru tarafından, hisselerin haczedilerek pay defterine işlenmesi için şikayetçi şirkete üç gün süre verildiği, hisselerin tutanak tarihi itibariyle haczedildiğinin bildirildiği ve İİK. mad. 103 uyarınca tebliğ yerine geçmek üzere haciz zaptının bir suretinin şikayetçi şirkete verildiği görüldüğünden, mahkemece, İİK. 103 gereğince tebligatın yapıldığı tarih itibariyle borçlunun şirkette hissesi bulunup bulunmadığının, var ise bu hissenin hisse senedine bağlanıp bağlanmadığının tespitinden sonra İİK'nun 94. ve 88. maddeleri uyarınca değerlendirme yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Üçüncü kişinin açtığı istihkak davasında takip alacaklısı yasal hasım olmakla birlikte, takip borçlusunun istihkak iddiasına karşı tutumu belirli ise ve duruşmalara dâhil edilmesi işin esasına etki etmeyecekse davada taraf olarak gösterilmesinin gerekmeyeceği, dava dosyanın içeriğinden borçlunun tutumunun anlaşılamadığı, borçlunun istihkak iddiasına itiraz edip etmediğinin araştırılması,borçlunun istihkak iddiasından haberdar edilmesi halinde davaya dahil edilerek taraf teşkilinin sağlanması gerekeceği- Takip borçlusunun istihkak davasının doğrudan şartlarına etki edecek mahiyette menfi tespit davası açtığının anlaşıldığı, meefi tespit davasının sonucunun bekletici mesele yapılması gerekeceği- Aşkın haciz iddiası ile açılan şikayet başvurusu ile istihkak davasının birleştirilmesinin hatalı olduğu, aynı dosya üzerinden yargılamaya devam edilmemesi gerektiği-
Dava konusu haciz sırasında borçlunun hazır olmadığı, kendisine İİK’nun 103. maddesi uyarınca haciz tutanağının tebliğ edilmediği, üçüncü kişinin açtığı davada taraf olarak gösterilmediği için istihkak iddiasına karşı tutumunun da belirsiz olduğu, bu koşullarda borçlunun yapacağı savunma ve sunacağı delillerin işin esasına etki edecek mahiyette olduğu, davalı sıfatı ile duruşmalara katılmasının sağlanmasının, taraf teşkilinden sonra işin esasına girilerek, toplanacak delillere göre bir karar verilmesinin gerekeceği-
İİK. nun 82/12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayetinin, İİK.nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabi olduğu, bu sürenin öğrenme tarihinden itibaren başlayacağı - Öğrenme tarihinin aksinin ancak yazılı belge ile ispatlanacağı- Somut olayda her ne kadar dosyanın duruşmasında tapu kayıtlarının okunduğu belirtilse de, tapu kaydının üzerindeki şerhlerle birlikte okunduğuna dair duruşma tutanaklarında bir açıklık bulunmadığı, yine icra Müdürlüğünün takip sayılı dosyasından yapılan 103 davet kağıdı tebliğine göre şikayet süresinde değil ise de davetiyenin içeriğinden adı geçen taşınmazla ilgili olmadığı, haczedilen taşınmaza ilişkin kıymet takdiri raporunun tebliğ tarihine göre 7 günlük yasal sürede haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğu anlaşıldığından, borçlunun başvurusunun süresinde olduğunun kabulü gerekeceği-
Satış talebi ile ihale tarihi arasındaki yediemin ücretinin paraya çevirme giderlerine dahil olduğunun kabulü gerekeceği-
Borçluya 103 davetiyesinin tebliğ edilmediği, borçlunun, yapılan hacizden kıymet takdir raporunun tebliği ile haberdar olduğu ve kıymet takdirinin kendisine tebliğinden itibaren 7 gün içinde şikayette bulunduğu anlaşıldığından yapılan başvurunun süresinde yapıldığının kabul edilmesi gerekeceği-
Şikayete konu hacze ilişkin İİK’nun 103. maddesine göre çıkarılan davet kağıdının 06.06.2006 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi sebebiyle, 10.08.2006 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvurunun İİK’nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonra olduğu-
"K. takdiri raporu"nun -"satış ilanı"ndan farklı olarak- tapudaki ilgililere tebliğ edilmesi gerektiğine ilişkin icra ve iflas kanununda bir hüküm bulunmadığı-
K. takdirine ilişkin rapor; borçluya, haciz koydurmuş alacaklıya ve diğer ipotekli alacaklılara tebligatın yapıldığı icra dosyasındaki, ayrıca bildirilmiş bulunması hali müstesna olmak üzere, tapudaki mevcut adresleri esas alınmak suretiyle tebliğ edileceği; bu maddede tapudaki ilgililere kıymet takdir raporunun tebliğ edilmesi gerektiğine ilişkin bir hüküm bulunmadığı-