Tebligat Kanunu mad. 16 uyarınca 103 davet kağıdı tebligatı ile satış ilanı tebligatını alan kişilerin (borçlunun yengesi ve kuzeni), muhatap ile aynı konutta oturduklarına ilişkin ibare yer almadığından yapılan bu tebligatların usulüne uygun olmadığı- Usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılmasının zorunlu olduğu- Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılacağı ve muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihinin, tebliğ tarihi olarak kabul edileceği-
Takip borçlusunun istihkak iddiasına karşı tutumu belirli ise ve duruşmalara dahil edilmesinin, işin esasına etki etmeyecekse davada taraf olarak gösterilmesinin gerekli olmadığı, ne var ki, yokluğunda alınan haciz kararlarından haberdar edilmeyen, 103 davet kağıdı da tebliğ edilmeyen borçlunun istihkak iddiasına karşı tutumu belirlenemediğinden, davalı sıfatı ile davaya katılmasının sağlanması için, davacı alacaklıya süre verilerek taraf teşkilinin sağlanması, tarafların tüm delillerinin toplanmasının ardından, işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekeceği-
103 davetiyesinin tebliğinden itibaren yasal 7 günlük süre geçtikten sonra yapılan haczedilmezlik şikayetinin reddine karar vermek gerekeceği-
Borçlu vekilinin icra memurluğuna başvurarak, ödeme emri, takip konusu çek ve ödeme emrinin tebliğine ilişkin bütün tebliğ mazbatalarının fotokopilerini talep ettiği ve şikayet dilekçesinde sadece ödeme emri tebliğ işlemini şikayet konusu yaptığı ve 103 davetiyesi tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik bir iddiada bulunmadığı ancak duruşmada 103 davetiyesinin tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürdüğü görülmekle, en geç anılan davetiyenin tebliğ edildiği tarihte takibi öğrendiğinin kabulü ile şikayetin süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği-
Yokluğunda alınan haciz kararlarından haberdar edilmeyen, İİK'nun 103. maddesine göre davetiye tebliğ edilmeyen borçlunun istihkak iddiasına karşı tutumu belirlenememiş olduğundan, icra mahkemesince davalı borçlu adına duruşma gününü bildirir tebligatın usulüne uygun gönderilmesi gerektiği- Davacı vekilinin delil olarak ileri sürdüğü faturaların dip koçanları ile davacı 3. kişinin ve borçlunun tutması zorunlu ticari defterlerinin getirtilerek makine mühendisi ve mali müşavir bilirkişilerden oluşacak bilirkişi heyetine inceleme yaptırılmak sureti ile haczedilen forkliftin davacının dayandığı faturalarda belirtilen makine olup olmadığı, bu faturanın davacının ticari defterlerine işlenip işlenmediği, işlenmişse bu defterlerin usulune uygun tutulup tutulmadığı, açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılıp yapılmadığı hususlarının yapılan ödemeler, vergi ve banka kayıtları da dikkate alınarak açıklığa kavuşturulması gerektiği-
Haciz müzekkeresinde alacaklı isminin sehven yanlış yazılmış olması-
İİK. mad. 82/l-12 hükmünde yer alan haczedilmezlik şikayetinin İİK. mad. 16/1 uyarınca 7 günlük süreye tabi olduğu, bu sürenin 103 davetiyesi tebliğinden, tebliğ yok ise öğrenme tarihinden başlayacağı- Takip talebinde gösterilen ve icra emrinin tebliğ edildiği adresin 7201 sayılı Tebligat Kanunu mad. 10 kapsamında muhatabın bilinen son adresi olarak kabulü gerektiğinden 103 davetiyesinin de aynı kanun maddesi çerçevesinde ilgili adrese tebliğ edilmesi gerekirken, "mernis adresi" denilerek Tebligat Kanunu mad. 21/2 uyarınca ikinci adrese yapılan tebligatın usulsüz olup mahkemece şikayetin süresinde yapıldığının kabulü gerekeceği-
Mahkemece adı geçen icra müdürlüğünün dosyası ile haciz konulduğu ileri sürülen şikayetçinin meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmaz yönünden meskeniyet şikayetinde bulunduğu nazara alınarak şikayetin incelenmesi gerekeceği-
Ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması gerektiği- 103 davetiyesine yönelik tebliğ işleminin usulsüz olduğuna dair bir iddia ve şikayet olmadığı anlaşıldığından, şikayetçinin en geç 103 davetiyesinin tebliği tarihinde takipten ve tebliğlerden haberdar olduğunun kabulü gerektiği- İcra dosyasından fotokopi alan borçlunun tüm tebligatlardan haberdar olmuş sayılacağı-
103 davetiyesinde şikayete konu taşınmaz dışındaki diğer taşınmazlara yer verildiği görüldüğünden,bu taşınmaz yönünden haczin İİK'nun 103. maddesi gereğince gönderilen bu davetiyenin tebliğ edildiği tarihte öğrenildiğinin kabul edilemeyeceği- mahkemece, borçlunun, beyan ettiği tarihte haczi öğrendiği ve dolayısıyla şikayetin süresinde olduğu kabul edilmesi gerektiği-