MK. 1023 hükmünün çok dikkatli uygulanması ve bu maddeden kendisinden (iyiniyetinden) asla kuşku duyulmayan kişilerin yararlan-dırılması gerekeceği-
Olayların akışına göre iktisabının iyiniyete dayandığı asla kabul edilemeyecek olan kişinin MK. 1023 hükmünden yararlanamayacağı-
MK. 1023 uyarınca, tapu sicilindeki kayda iyiniyetle dayanarak iktisapta bulunan kişinin iktisabı geçerli ise de,- 14.2.1951 T. 17/1 sayılı İçt. Bir. K.’da belirtildiği gibi- “vakıa ve karinelerden olayda durumun gerektirdiği kendisinden beklenen özeni göstermemiş olması nedeniyle yasaca iyiniyet iddiasında bulunamayacağı belirmiş olan kimse”nin kö-tüniyetli farzedileceği ve MK. 1023’den yararlanamayacağı-
Nizalı taşınmazı, çıkarttığı sahte nüfus kaydına dayanarak iktisap eden kişiden satın alan üçüncü kişilerin “ilk el” durumunda olacakları ve bu nedenle Mk. 1023 hükmünden yararlanamayacakları-
Ormanların özel mülkiyet konusu olamayacakları, bu nitelikteki bir taşınmazı kayden dahi olsa iktisap edenlerin MK. 1023 hükmünden yararlanamayacakları-
Yolsuz tescile dayanarak ayni hak iktisap etmiş olan kimsenin bu iktisabının korunabilmesi için iyiniyetli olması gerekeceği bu kişinin iyiniyetli olup olmadığının mahkemece doğrudan doğruya araştırılması gerekeceği-
Satılan taşınmazın mülkiyetinin ihale ile -tescilden önce-alıcıya geçeceği—
Tapu sicilindeki «satış vaadi şerhi»nin tapu memuru tarafından icra dairesine bildirilmemesi sonucunda, taşınmazın şartnamede yer almayan «satış vaadi şerhi» yokmuş gibi satılmasından sonra, lehine satış vaadinde bulunulan kişinin alıcı aleyhine «tescil davası» veya «ihalenin feshi davası» açabileceği, aksi takdirde «ağır kusurlu» sayılacağı ve MK. 917’ye dayanarak Devlet aleyhine tazminat davası açamayacağı—
Ancak iyiniyetli kişilerin MK. 1023 hükmünden yararlanabilecekleri-
MK. 1023 hükmünün, satıcının değil satın alan üçüncü kişinin iyi-niyetini korumakta olduğu-