3. HD. 23.02.2016 T. E: 2015/4548, K: 2368-
TMK. mad. 222/3. uyarınca, taşınmazlardaki payların edinme tarihi itibariyle "edinilmiş mal karinesi"nin aksini, bu payların miras yoluyla intikal eden kişisel malı olduğunu ispat yükü davalıda olup; davalının tüm dosya kapsamı, taşınmaza ilişkin tapu kayıtları ve alınan tanık beyanları ile bu karinenin aksini kanıtlayamadığı; aksi ispat edilemediğinden bu üç taşınmazdaki payların davalının edinilmiş malı niteliğinde olduğu; her ne kadar taşınmazlardaki davalıya ait paylar mal rejiminin sona erdiği boşanma dava tarihi itibariyle mevcut değil ise de; boşanma dava tarihinden yaklaşık iki ay önce davalının bu payları devrettiğinin tapu kayıtlarından anlaşıldığı; payların zorunlu bir ihtiyaçtan dolayı devredildiği de ispat edilemediğinden TMK. mad. 229/2 gereği bu taşınmazlar yönünden diğer eşin katılma alacağını azaltmak kastıyla yapılan bir devir olduğunun kabul edilmesi gerekeceği; payların TMK 235/2.maddesi uyarınca devir tarihindeki sürüm değerleri  üzerinden hesap bilirkişi raporunda bu taşınmazlar yönünden belirtilen alacak miktarı da eklenerek ve talep miktarı da gözetilmek suretiyle alacağa karar verilmesi gerekeceği-
Dava  dilekçesinin içeriği  ve  yargılama aşamasındaki beyanlardan davacı tarafın isteğinin  hangi malvarlığına ilişkin  olduğu  açık olmadığı; HMK. mad. 31 uyarınca hakimin davayı  aydınlatma görevi kapsamında davacı tarafın  talebi  açıklattırılıp, davacı tarafın gösterdiği tanıkların da ifadelerine başvurulması ve buna göre hüküm tesis edilmesi gerektiği-
Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanacağı- Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerli olduğu- Tasfiyeye konu vadesiz TL hesabı ile bu hesaba bağlı yatırım hesabı üzerinde bankacı-mali müşavir bilirkişi eliyle inceleme yaptırılarak tasfiye tarihi olan boşanma dava tarihi itibariyle bu hesapta ve bu hesaba bağlı yatırım hesabında tasfiye edilecek bir değer bulunup bulunmadığı, bu değerin TL olarak karşılığının ve tasfiye tarihinden daha önce toplu olarak elden çıkarılmış mevcutlar bulunup bulunmadığının araştırılması; tasfiye tarihinde mevcut bir değer varsa bunun tasfiyeye tabi tutulması, daha önce bu hesaptan ve bu hesaba bağlı yatırım hesabından TMK. mad. 229/2 gereğince diğer eşin katılma alacağını azaltmak kastıyla yapılan devir ve tasarruflar bulunup bulunmadığının da değerlendirilip, bulunuyorsa bunun da tasfiye hesabına dahil edilmesi ve talep miktarı da gözetilerek alacak talebi hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
3. HD. 17.02.2016 T. E: 2015/2990, K: 2026-
3. HD. 17.02.2016 T. E: 1059, K: 2017-
3. HD. 17.02.2016 T. E: 952, K: 2016-
3. HD. 16.02.2016 T. E: 2015/3429, K: 1882-
2001 yılında bedelin tamamı ödenmek suretiyle davalı eş adına satın alındığı sabit olan taşınmazın mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinildiğinin kabulü gerektiği ve devir bedelinin kim tarafından karşılandığı noktasında; davalının Almanya'daki babası tarafından kendisine banka yolu ile gönderilen parayı çekerek meskenin alımında kullanılmak üzere taraflara banka havalesi ile gönderdiğine ilişkin tanık beyanı ve dosyadaki (Alman markı) havalesini gösterir dekont gözönüne alındığında, meskenin satın alım tarihinden kısa bir süre önce davalının dayısı tarafından davacıya gönderildiği anlaşılan bu paranın söz konusu taşınmazın alımında kullanıldığının ve bu paranın davalının kişisel malı olduğunun kabulü gerekeceği, taşınmaz alımında kullanıldığı anlaşılan bu paranın meskenin edinme tarihi itibariyle TL karşılığının tespiti ile meskenin edinme tarihi itibariyle değerine oranlamak suretiyle davalının katkı oranının belirlenmesi, geri kalan oranın davacının kişisel malları ile yapmış olduğu katkı oranı olduğunun kabulü ile bu davacının katkı oranının meskenin dava tarihi itibariyle değeri ile çarpılarak bu taşınmaz yönünden davacı lehine katkı payı alacağının hesaplanması gerektiği- Taşınmazın edinme tarihi ve dava tarihi itibariyle değerlerinin belirlenmesi  gerek görülürse konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınarak, talep miktarı gözetilerek karar verilmesi gerektiği- Hangi tarihte başladığı anlaşılamayan kooperatif üyeliğine ilişkin olarak, davacı taraf kooperatife yapılan ödemelere katkıda bulunduğu iddiasını ve katkının miktarını ispatlayamamakla birlikte, evlilik süresince veteriner hekim olarak çalıştığı, kooperatif taşınmazının kişisel malı olduğunu savunan davalı eşin ise ev hanımı olduğu ve kooperatife evlik birliği içerisinde ödeme yapıldığı, ve taşınmazın  evlilik birliği içerisinde davalı adına tapuda tescil edildiği anlaşılmakla, bu taşınmazın, aksi ispat edilemediğinden davalının edinilmiş malı olarak kabulü gerekeceği, TMK. mad. 231 vd. uyarınca davacı eşin yarı pay oranında artık değere katılma alacağının bulunduğu- Katılma alacağı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek olmadığı, mahkemece, talep miktarı da gözetilerek, taşınmazın karar tarihine en yakın tarihteki sürüm değeri belirlenerek davacı eşin katılma alacağının -gerekirse bilirkişi(ler) aracılığı iile belirlenmesi gerektiği-
Katılma alacağı isteği-