Çocuk hakkında 30 günlük süre ile sınırlı olmak üzere alınan acil koruma kararı, sürenin bitiminde aksi yönde bir karar alınmadığı taktirde kendiliğinden ortadan kalkacağından; kurumun bu kararın kaldırılmasını istemekte hukuksal yararı olmayıp, talebin bu sebeple reddi gerekirken, görevsizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı-
Dava dilekçesi ve duruşma gününün davalıya usulünce tebliğinin sağlanması, davalıya cevap ve delil bildirme imkanın tanınması, gösterildiği taktirde delillerinin toplanması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek dava hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
Usulünce tebligat yapılmak suretiyle taraf teşkili sağlanmadan davalının yokluğunda karar verilmesinin; ilgili tarafın hukuki dinlenilme hakkı (HMK.md.27) kapsamındaki savunma hakkının ihlal edilme sonucunu doğuracağı-
Dava; takibe konu ticari kredi niteliğindeki genel kredi sözleşmesinden doğan uyuşmazlığın çözümlenmesinde ticaret mahkemesi görevli olduğu halde, bu husus gözetilmeksizin, dosya içeriğindeki dava dışı kişiye ait tüketici kredisi ödeme planı dikkate alınarak “görevsizlik kararı” verilmesinin bozmayı gerektireceği-
A. yargılanma hakkının en önemli unsuru olarak hukuki dinlenilme hakkına göre, bu hakkın, yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunması, açıklama ve ispat hakkı, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirme yapılmasını da içerdiğinden, yasanın bu açık hükmüne aykırı olarak, kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayarak savunma hakkı kısıtlanmış olan davalı tarafa usulünce dava dilekçesi tebliğ edilip, ortaya koyacağı deliller toplanıp, savunmaları da dikkate alınarak bir değerlendirme yapılması gerekeceği-
Davalı vekili tanıklarını hazır ettiğini bildirdiğine göre bildirilen bu tanıklar dinlenilerek, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Savunma hakkını güvence altına alan T.C.Anayasa’nın 36. maddesi ile 6100 Sayılı HMK.’nun 27. maddesinde açıkça belirtildiği üzere, mahkemece davalı taraf, dinlenmek ve savunması alınmak üzere kanuni şekillere uygun olarak davet edilmedikçe hüküm verilmesinin mümkün bulunmadığı-
Paydaşlardan veya ortaklardan birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekeceği-