Boşanma nedeniyle hükmedilen maddi tazminatın, hükmün kesinleştiği tarihte muaccel olacağı, talep halinde ancak bu tarih esas alınarak faize hükmedilebileceği–
«Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğramış olan» eşin, diğer eşten «manevi tazminat» isteyebileceği–
Davalının bayılmalarının davacı tarafından yanlış değerlendirilerek akıl hastalığından dava açılmasının zararlandırma amacı gütmediği ve kadının şahsiyet haklarına ve aile bütünlüğüne ağır bir saldırının varlığı da kanıtlanamadığından manevi tazminat talebinin reddinin gerekeceği-
Boşanmaya yol açan dövme olayından dolayı dava açarak BK. 49’a (şimdi; TBK. mad. 58) göre eşinden “manevi tazminat” almış olan kadının daha sonra MK. 174/II’ye göre -aynı dövme olayına dayanarak kocasından «manevi tazminat» isteyemeyeceği–
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkin davada, davalı kocanın kumar oynamak, evi, çocukları ve eşi ile ilgilenmemek ve evi terketmek şeklindeki davranışları evlilik birliği ve bütünlüğü içinde değerlendirildiğinde davacı kadının şahsi menfaatlerini ağır surette haleldar etmiş sayılmasını gerektireceğinden yerel mahkemenin davacı yararına MK'nın 143/2. maddesinde öngörülen manevi tazminata hükmedilmesinin gerekeceği-
Davacı haklı bir nedene dayanmadan yasal düzenlemeden yararlanarak boşanmayı sağlayarak davalının evlilik içinde varolan ilerideki beklentileri içinde bulunan yararlarından yoksunluğuna neden olduğundan Medeni Kanunun 143/1. maddesi gereği davalıya Medeni Kanunun 4. maddesinde öngörülen adalet ilkesi de dikkate alınarak uygun miktarda maddi ödenceye hüküm verilmesinin gerekeceği-
MK.nun 174’e göre tazminat isteyen ancak bunun ne kadarının maddi ve ne kadırının manevi tazminat olduğunu dilekçesinde belirtmemiş olan davacıya bu hususun açıklattırılması gerekeceği–