Boşanmaya sebebiyet veren olayların, davacının kişilik haklarına tecavüz teşkil edecek nitelikte olmadığı sürece, davacı kusursuz olsa dahi, lehine manevi tazminat hükmedilemeyeceği–
Davalı boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kusursuz ise de boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının şahsiyet haklarına ağır bir saldırı bulunmadığından manevi tazminat talebinin reddi gerekeceği, niteliği açıklanmadan ve sadece "nafaka" denilmek sureti ile kadın ve çocuk lehine nafaka takdirinin de doğru olmayacağı-
Kadının, evde kapalı tutulup, yakınları ile, görüşmesinin engellenmesinin, kadının şahsiyet haklarına tecavüz teşkil edeceği ve bu nedenle manevi tazminatı gerektireceği–
Çocuklarla ana-baba arasındaki kişisel ilişki düzenlenirken, ana-babalık duygularının tatmin edilmesine özen gösterilmesi gerekeceği “iki ayda bir gün” ya da “tanıklar önünde” kişisel ilişkinin kurulması (görüşmenin gerçekleşmesi) koşulunun yasaya aykırı olacağı–
Boşanma davası devam ederken ayrıca harç ödenmeden maddi/manevi tazminat istenebileceği, davanın boşanma bölümü kesinleştikten sonra harç ödenmeden böyle bir istekte bulunulmayacağı–
MK.nun 174’e göre tazminat isteyen ancak bunun ne kadarının maddi ve ne kadırının manevi tazminat olduğunu dilekçesinde belirtmemiş olan davacıya bu hususun açıklattırılması gerekeceği–