Belediye'nin yardımcı zabıta personeline ilişkin ihalesi sonucunda Belediye ile şirketler arasında yasaya uygun asıl-alt işverenlik ilişkisi kurulduğundan, mahkemece yapılan "davalı Belediye ile alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu" yönündeki tespitin yerinde olmadığı- İbar tazminatı ve yıllık izin ücreti feshe bağlı alacaklardan olup, bu alacaklardan sadece son işverenin sorumlu tutulacağı- Her alt işverenin, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti haricindeki işçilik alacakları bakımından, davacının kendi bünyesinde çalıştığı hizmet süresi ile ve kendisinden önceki asıl işverenlik nezdinde diğer alt işverenlerde geçen hizmet süresinden sorumlu olduğu- Devreden işverenin sorumluluğunun, devir tarihinden itibaren 2 yıl süreceği (İş. K. mad. 6/1, 2, 3)- Mahkemece, davacının fazla mesai ücreti hesabına esas hizmet süresi içinde belediye etkinliği, festival gibi nisan-kasım ayları arasında yapılan etkinliklerin, festivallerin hangi tarihlerde hangi saatler arasında hangi etkinliklerin yapıldığını Belediye'den ve Kaymakamlıktan sorarak ve belgeleri de istenerek, o günler için hesaplama yapılması gerektiği- Hafta tatil ücreti bakımından, davacının haftada 5 gün mü 6 gün mü çalıştığı belirlenerek somut şekilde tanık beyanına göre tespit edilebiliyorsa varsa hafta tatili ücreti hesaplanarak hüküm altına alınması gerektiği-  Ara dinlenmesi için ücret ödenmesi gerekmezse de, bu süre işçiye dinlenme zamanı olarak tanınmamışsa, işçinin normal ücretinin ödenmesi gerektiği ve bu sürenin haftalık 45 saati aşan kısmını oluşturması halinde ise, zamlı ücret ödenmesi gerektiği- 08:30-23:00 saatleri arasında yapılan görevin niteliği de gözetildiğinde bu çalışmadan günlük en az 3 saat ara dinlenmesi düşülmesi gerektiği- Fazla mesai ücreti yönünden (14,5 – 1,5 = 13 saat, 13-7,5= 5,5 saat günlük fazla mesai yapacağından) belirtilen günler için günlük 5,5 saat fazla mesai hesaplanması gerekirken 6 saat fazla mesai hesaplanmasının hatalı olduğu- Bilirkişi raporunda, hafta tatili ücreti 2,5 yevmiye üzerinden, ulusal bayram genel tatil ücreti 2 yevmiye üzerinden hesaplanmış olup, davacının, çalışmasa da, kanun gereği alması gereken hafta tatili ücretini ve ulusal bayram genel tatil ücretini almadığına yönelik bir iddiası bulunmadığından, ulusal bayram genel tatil ücretinin 1 yevmiye, hafta tatil ücretinin ise 1,5 yevmiye üzerinden hesaplanması gerektiği- Fazla mesai ücreti bakımından, birden fazla davalı olmasına rağmen "davalıdan alınmasına" şeklinde tekil kelime ile karar verilmesinin hatalı olduğu- Yeniden kurulacak olan hükümde, yeni hüküm tarihinde geçerli olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ile hüküm altına alınan ve reddedilen miktarlara göre tüm taraflar açısından vekalet ücretinin yeniden değerlendirilmesi gerekeceği- 
Fazla çalışma ve tatil alacaklarından yapılacak indirimin “hakkaniyet indirimi” ya da “takdiri indirim “olarak nitelendirilmesi doğru olmayacaktır. İndirim, işçinin yılın belli dönemlerinde çalışmadığı karinesine dayalı olduğundan “karineye dayalı makul bir indirim” ifadesinin kullanılmasının daha doğru olacağı- Ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışma ile fazla çalışma olgusu yazılı belge ile değil tanık beyanları ile kanıtlandığından indirim yapılmasında bir yanlışlık olmadığı, ancak indirim oranının % 50 olarak belirlenmesinin Yargıtay’ın istikrar kazanmış uygulaması ile bağdaşmadığı gibi davacının hakkına ulaşmasına engel teşkil edecek nitelikte fazla olduğu-
Kat mülkiyetine tabi olan yerlerde çalışan işçinin işvereni kat malikleri olup, kat malikleri işçilik alacaklarından eşit olarak sorumlu olduğu, yönetimin ise işveren vekili konumunda olduğu- İşçilik alacaklarına ilişkin davanın yöneticilik aleyhine açılması yerinde ise de, hükmün Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 20/a maddesi uyarınca kat malikleri aleyhine kurulması gerektiği-
22. HD. 21.09.2017 T. E: 36899, K: 18755-
22. HD. 20.06.2017 T. E: 34969, K: 15030-
Yargıtay denetiminden geçen benzer dosyalarda ikili vardiya sistemi ile çalışıldığının kabul edildiği de dikkate alınarak davacının fazla çalışma ücretleri alacağı olup olmadığının belirlenmesi, fazla çalışma ücretleri alacağı varsa miktarın tespit edilmesi, davacı tarafından yapılan feshin haklı nedene dayalı olup olmadığının davacının fazla çalışma ücreti alacağı olup olmadığı konusuna bağlı olarak ayrıca tartışılması gerektiği-
Davacının dava ve ıslah dilekçesiyle 16.283,02 TL fazla çalışma, 1.043 TL yıllık izin ücreti, 5.397,12 TL ihbar tazminatı, 3.715,51 TL kıdem tazminatı olmak üzere toplam 26.438,65 TL talep ettiği, takdiri indirim dikkate alınmadığında toplam 23.123,04 TL’ye hükmedildiği, davacının talep ettiği miktar ve hükmedilen miktar gözetildiğinde davalı lehine takdir edilen vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin de haklılık durumuna göre paylaşımları hatalı olduğu-
Davalı ... Corporation ile ... ve ... şirketlerinin TNG ortak girişimi olarak Marmaray projesinin yapım işini üstlendikleri ancak projenin kaba inşaat işlerinin davalı ... ve ... şirketleri tarafından üstlenilerek ihale ile alt işveren ... şirketine hizmet alım sözleşmesi düzenlenerek verilip, davalı ... Corporation şirketinin ise projenin farklı işlerini yürütüp, davacının ortaklığı oluşturan ...- ... şirketleri tarafından yürütülen işlerde alt işveren işçisi olarak çalıştığı, ... Corporation'un davacının çalışmaları yönünden asıl işveren konumu bulunmadığı ve kendisine husumet yöneltilemeyeceği anlaşıldığından davalı ... şirketi yönünden husumet nedeni ile ret kararı verilmesi gerektiği-
Ücretin içinde fazla mesai ücreti kabul edildiğinde davacının yılda 270, ayda 22 ve haftalık ise 5,2 saat fazla çalışması dışında kalan fazla çalışmasının hesaplanarak hüküm altına alınması gerektiği-
Her ne kadar bordrolarda fazla çalışma tahakkuku var ise de bordrolar imzasız olduğundan bunun ödenip ödenmediği banka kayıtlarına göre tespit edilmesi gerekip davacıya alacaklarının ödenip ödenmediğinin banka kayıtları getirtilerek değerlendirilmesi gerektiğinden davacının fazla çalışma ücreti alacağı talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-