Davalı vergi borçlusunun tüm malvarlığını “Boşanma Protokolü” çerçevesinde boşandığı eşine bırakmasını hayatın olağan akışına uygun düşmeyeceğinden, borçlu tarafından boşanma davası sonucunda eşine bırakılan malların mahkemece iptaline karar vermesi gerekeceği-
Borçlu ile işlemde bulunan diğer davalı arasında kayınpeder-damat ilişkisi bulunması nedeniyle, borçlunun iyiniyetli bir şahıstan beklenmeyecek tasarruflarla mevcudunu eksilttiği ve üçüncü kişinin bu durumu bilmesi gerektiğinden, mahkemece dava konusu tasarrufun iptaline karar verilmesi gerekeceği–
Taşınmaz üzerindeki diğer haciz ve ipoteklerin varlığı nedeniyle dava konusu taşınmazı borçludan satın almış olan davalı-üçüncü kişinin, borçlunun durumunu ve alacaklılarından mal kaçırma amacını bilebilecek durumda sayılacağı–
"Ticari otobüs" niteliğindeki dava konusu aracın "ticari işletme" sayılacağı- Tasarrufun iptali davalarında iptale karar verildiğinde yapılan tasarrufun alacaklı davacının icra takibine konu ettiği alacak ve ferileri ile sınırlı olarak tasarrufun iptaline karar verilmesi gerektiği-
Borçlunun kayınbiraderi olan üçüncü kişinin, borçlunun amacını ve mal kaçırma kasdını bilebilecek durumda olduğu–
Üçüncü kişi konumundaki davalı tarafından tekrar borçlu davalıya satılan taşınmazın, borçlu tarafından tekrar davalı konumundaki üçüncü kişiye satılmasının ve tüm bu süreç içinde taşınmazda davalı üçüncü kişinin oturmuş olmasının, davalılar arasında yakın ilişki bulunduğunun kanıtı sayılması gerekeceği-
Davalı üçüncü kişinin, borçlu anonim şirketin yöneticisi ve temsilcisi olan kişinin kayınbiraderi olması nedeniyle, davalının borçlu şirketin alacaklılara zarar verme kastını bilen ya da bilmesi gereken kişilerden sayılarak, borçlu tarafından üçüncü kişiye yapılan tasarrufun iptaline karar vermesi gerekeceği-