HMK. mad. 310'a göre davadan feragatin hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği- HMK. mad. 311'de ise feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğunun belirtildiği- Karar kesinleşinceye kadar davadan feragatin mümkün olduğuna, mahkemece, bir karar verilip davadan el çekildikten sonra temyiz aşamasında davacı asil tarafından davadan feragat edildiğine ve bu aşamada feragat hakkında karar verme yetkisi yerel mahkemeye ait bulunduğuna göre, davacının davadan feragat beyanı hakkında bir karar verilmesi gerektiği- 
Şikayetçi borçlu vekilinin feragat dilekçesini hasrettiği taşınmaz dışında kalan taşınmaz yönünden şikayetin esasının incelenmesi gerektiği-
İhalenin feshi davasında davayı kabulün hukuki sonuç doğurabilmesi için borçlu tarafından yapılan şikayette, hem alacaklı hem de ihale alıcısının davayı kabul etmesi gerektiği-
Davadan feragatin, karar kesinleşinceye kadar her aşamada mümkün olduğu-
Mahkemenin feragat dilekçesi üzerine kendi kararını kendisinin kaldırmasının isabetsiz olduğu-
İhalenin feshi istemi, HMK'nun 308/2. maddesinde belirtilen tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri bir dava olmadığına göre, ihalenin feshi davalarında davayı kabul mümkün olup, kabulün sonuç doğurması için, borçlu tarafından yapılan şikayette hem alacaklı hem de ihale alıcısının davayı kabul etmesi gerekeceği-
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davalarında, davacı davasından feragat etse bile, davalılardan birinin davaya devam etmek istemesi halinde mahkemece davaya devam edilmesi gerektiği-
Davadan feragat nedeniyle red kararı verilmesi gerektiği-
Kabulün, ancak, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda hüküm doğuracağı, davayı kabulün, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı, davalının davayı kabul etmesi ile dava konusu uyuşmazlığın sona ereceği-