Davadan feragat edilmesi nedeniyle öncelikle davadan feragat hakkında Mahkemesi'nce bir karar verilmek üzere; hükmün bozulması gerekeceği-
Feragatin karar kesinleşinceye kadar her aşamada mümkün olduğu; davadan feragat nedeniyle mahkemece bir karar verilmesi gerektiğinden, bunun sağlanabilmesi için hükmün öncelikle bu nedenle bozulması gerektiği-
Davacı, feragat dilekçesinin iradesi yanıltılarak alındığını ileri sürerek kararı temyiz ettiğine göre; HMK'nın 311. maddesinin "İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir." şeklindeki ikinci cümlesi gözetilerek davacının feragat dilekçesinin serbest irade ürünü olup olmadığı hususunun incelenebilmesi ve sonucuna göre bir karar verilebilmesi için hükmün bozulması gerekeceği-
Karar kesinleşinceye kadar her zaman davadan (yetki itirazından) feragatin mümkün olduğu (HMK. mad. 310)- Temyiz süresi içinde yetki itirazından feragat edilmiş olup, mahkemeye verilen feragat isteğine ilişkin dilekçenin temyiz isteği kabul edilerek, yetki itirazından feragat hakkında mahkemece bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerektiği-
Davadan feragat edilmesi halinde, öncelikle davadan feragat hakkında mahkemesince bir karar verilmesinin zorunlu olduğu-
Özel yetkiyi içeren vekaletname ile alacaklı vekilinin feragat ettiği görüldüğünden, alacaklının temyiz isteminin reddi gerekiği-
Davadan feragat edilmesi nedeniyle öncelikle davadan feragat hakkında mahkemesince bir karar verilmek üzere, hükmün bozulması gerekeceği-
Karar kesinleşinceye kadar davadan feragatin mümkün olduğuna, mahkemece, bir karar verilip, davadan el çekildikten sonra temyiz aşamasında davacı vekili tarafından davadan feragat edildiğine ve bu aşamada feragat hakkında karar verme yetkisi yerel mahkemeye ait bulunduğuna göre, davacı vekilinin davadan feragat beyanı hakkında bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekeceği-
Asıl ve karşı alacak davası-
Kabulün, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı-