Taahhüdü ihlal suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği- Disiplin ve tazyik hapsinin bir "hapis" cezası olmadığı- Taahhüdü ihlal suçundan kişinin kendisinden beklenen yükümlülüğü yerine getirdiği takdirde de serbest kalacağı cihetle, sanığın 3 aya kadar hapsen tazyikine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde 2 ay hapsen tazyikine karar verilemeyeceği-
"Disiplin hapsi" veya "tazyik hapsi"nin, "bir suç karşılığı olmayıp kısmî bir düzeni korumak amacıyla yaptırım altına alınmış bir fiil karşılığı olarak uygulanan seçenek yaptırımlara çevrilemeyen, ön ödeme uygulanamayan, tekerrüre esas olmayan, şartla salıverilme hükümleri uygulanamayan, ertelenemeyen ve adlî sicil kayıtlarına geçirilmeyen yaptırımlar" olduğu- İİK.'nin 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlal suçunun oluşması için "taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği- İlk taksitin ödenmemesi üzerine 3 aya kadar hapsen tazyik kararının tamamının infazı halinde takip eden taksitlerin ödenmemesi durumunda artık borçlunun cezalandırılması olanağı kalmayacağı, bir başka anlatımla, ilk taksitin ödenmemesi nedeniyle maddede öngörülen cezanın tamamının infazı hâlinde, yaptırım uygulama olanağı kalmadığından, diğer taksitlerin ödenmemesinin ayrıca bir taahhüdü ihlâl kabahatini oluşturmayacağı-
Disiplin hapsi veya tazyik hapsinin, "bir suç karşılığı olmayıp kısmî bir düzeni korumak amacıyla yaptırım altına alınmış bir fiil karşılığı olarak uygulanan seçenek yaptırımlara çevrilemeyen, ön ödeme uygulanamayan, tekerrüre esas olmayan, şartla salıverilme hükümleri uygulanamayan, ertelenemeyen ve adlî sicil kayıtlarına geçirilmeyen yaptırımlar" olduğu- İİK.'nin 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlal suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerekeceği- İlk taksitin ödenmemesi üzerine 3 aya kadar hapsen tazyik kararının tamamının infazı halinde takip eden taksitlerin ödenmemesi durumunda artık borçlunun cezalandırılması olanağı kalmayacağı, bir başka anlatımla, ilk taksitin ödenmemesi nedeniyle maddede öngörülen cezanın tamamının infazı hâlinde, yaptırım uygulama olanağı kalmadığından, diğer taksitlerin ödenmemesi ayrıca bir taahhüdü ihlâl kabahatini oluşturmayacağı-
Kişinin kendisinden beklenen yükümlülüğü yerine getirdiği takdirde de serbest kalacağı cihetle, sanığın 3 aya kadar hapsen tazyikine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde 1 ay hapsen tazyikine karar verilemeyeceği-
2004 sayılı Kanun'un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği, İstanbul 33. İcra Müdürlüğünün 2017/11092 Esas sayılı, 2017/9606 Esas sayılı ve 2017/3832 Esas sayılı icra dosyalarında alınan 12.04.2017 tarihli taahhütnamelerde, faizin hangi dönemleri kapsadığı, takip öncesi veya icra takibinin kesinleştiği tarihten taahhüt tarihine kadar işlemiş faiz olup olmadığı konusunda herhangi bir açıklık olmadığı gibi, alacaklının son ödeme tarihine kadar işleyecek faizden feragat beyanının da yer almadığından, taahhüt tutanaklarında faiz hususunda belirsizlik bulunduğundan, taahhütlerin geçerli olmadığı anlaşıldığından, inceleme konusu hükümler hakkında belirlenen husus yönünden de kanun yararına bozma isteminde bulunulup bulunulmayacağına ilişkin Adalet Bakanlığından görüş istenilmesine karar vermek gerektiği-
Taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği-
Taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği halde, 27.12.2018 tarihli taahhütnamede takip tarihinden taahhüt tarihine kadar işleyen faiz ve taahhüt tarihinden son taksit tarihine kadar işleyecek faizin ayrı ayrı rakamsal olarak gösterilmemesi nedeniyle belirsizlik bulunduğundan taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle itirazın kabulü gerektiği-
Önceki üç aya kadar tazyik hapsine dair kararın infaz edilememesi halinde tekrardan tazyik hapsine karar verilebileceği-
Taahhütnamede; ''faiz'' ve ''taahhüt tarihine kadar işleyecek faiz'' olarak iki  ayrı faiz belirlenmesi ancak "faiz" olarak belirtilen kısmın hangi döneme ait olduğu hususunda belirsizlik bulunması ve ödeme taahhüdünden son taksit tarihine kadar işleyecek faizin ayrıca gösterilmemesi, yine son ödeme tarihine kadar işleyecek faizden feragat beyanının da anılan taahhütnamede yer almaması karşısında işlemiş ve işleyecek faiz hususunda belirsizlik bulunduğundan, taahhüdü ihlâl suçunun oluşmadığı-
Ödeme emrinde borçlu sıfatıyla yer alan şirket yetkilisi tarafından noter tarafından tanzim edilen belge ile yetkili kılınmadığı, şirketi borçlandırıcı işlem yapma ve şirket adına taahhütte bulunma yetkisi vekaletname ile sınırlı sanığın şirket adına taahhütte bulunma yetkisi vekaletname ile sınırlı sanığın şirket yetkilisi kabul edilemeyeceği anlaşılmakla; sanığın taahhütte bulunma yetkisi vekletname ile sınırlı sınırlı sanığın şirket yetkilisi kabul edilemeyeceği anlaşılmakla; sanığın taahhüdünün geçersiz sayılacağı ve suçun yasal unsurlarının oluşmadığının kabulü gerektiği-