İşverenin iş sözleşmesini haksız olarak feshettiğini iddia eden, davalı iş yerinde alt işveren işçisi olarak çalışan davacı ile, davalı işveren arasındaki, işçinin kıdem ve ihbar tazminatını alma talebiyle açtığı davada mahkemece davaya katılan alt işverene deliller bildirilmeden karar verilmesini bozmayı gerektirdiği-
Davalılardan ...nın faaliyet alanı içerisinde konut inşaatı yer almakta olup, davalılar arasındaki sözleşmenin konusunun da konut projesine ilişkin olduğu, tarafların dilekçesindeki açıklamaları, işin niteliği ve faaliyet alanları nazara alındığında davalılar arasında asıl alt işveren ilişkisinin bulunduğunun kabulü gerekeceği, kaldı ki; davalı şirketler arasındaki inşaat sözleşmesi .............. tarihinde feshedilip sözleşme konusu inşaat işyeri ...ne devredilmesine rağmen davacının bu şirkette şantiye şefliğinin devam ettiğinin de kayıtlar ile sabit olduğu, bu durumda, her iki davalı şirketin de talep konusu alacaklardan birlikte sorumlu tutulması gerekirken yazılı şekilde davalı ... yönünden davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu- Ücretleri ödenmeyen ve bu nedenle iş görme edimini yerine getirmeyen davacı işçinin iş sözleşmesinin işverence feshinin haklı nedene dayanmadığı, kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulü yerine reddinin hatalı olduğu- Davanın açılış şekli itibariyle kısmi eda, külli tespit talepli belirsiz alacak davası olduğu, mahkemenin davaya karşı zamanaşımını gözetmesinin yerinde olduğu, ancak, davacının yaptığının ıslah olmayıp, talep artırımı ile alacağın belirli hale getirilmesi olduğu, belirsiz alacak davasının bütün türlerinde dava açılmakla zamanaşımının kesileceği, talep artırımına karşı yapılan zamanaşımı def’inin hukuki sonuç doğurmayacağı, bu nedenle talep artırımına karşı yapılan zamanaşımı def’inin dikkate alınmaması gerekirken hukukî değer taşımayan zamanaşımına def’ine göre karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
, ücret farkı alacağının ödetilmesi davası-
Asıl işveren davacı Belediyenin, davalı şirketler tarafından çalıştırılan işçinin açmış olduğu dava sonrasında ödemek zorunda kaldığı miktarın rücuen tahsili istemi-
Feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine-
Ücret farkı, ilave tediye farkı, kıdem zammı, giyim yardımı, sosyal yardım, şeker ikramiyesi ile aile yardımı alacaklarının ödetilmesine-
Kıdem tazminatı alacağının ödetilmesine ilişkin davada, davalı EÜAŞ'ın işyerini özelleştirme suretiyle dava dışı Ç. Şirketi'ne devrettiği, davacının iş sözleşmesinin feshinin ise devirden sonraya ilişkin olduğundan ve devir tarihinde kıdem tazminatı hakkı doğmadığından davalının bu talepten sorumlu olmadığı-
Asıl işveren - alt işveren ilişkisinin varlığından söz edebilmek için iki ayrı işverenin olması, mal veya hizmet üretimine dair bir işin varlığı, işçilerin sadece asıl işverenden alınan iş kapsamında çalıştırılması ve tarafların muvazaalı bir ilişki içine girmemeleri gerektiği- Davacı dava dilekçesinde "davalının işçisi olduğunu iddia ederek dava açmış ve davalının savunmasındaki açıklamalar üzerine verdiği dilekçede acenteyi devralan kişiyi tanımadığını, muhatap olmadığını feshinde davalı ... tarafından yapıldığını" iddia ettiğinden, mahkemece, davanın aydınlatılması ilkesi uyarınca davalı avukatının dilekçesinde sözü edilen acente sözleşmesi, varsa işyeri devrine ilişkin belgeler getirtilmeden davacının iş akdinin acenteye devrin yapıldığı tarihin hemen ertesinde feshedilmesi dikkate alındığında davalı ile ihbar olunan acente arasındaki ilişkinin hukuki niteliğinin muvazaaya dayanıp dayanmadığı araştırılmadan sonuca gidilmesinin hatalı olduğu- İhbar olunanın gerekçeli karar başlığında davalı olarak gösterilmesinin isabetsiz olduğu- Hükmedilen miktarların net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağı-
7. HD. 13.04.2016 T. E: 2015/1078, K: 8124-
Islah harcının yatırılmaması halinde, ıslah harcını yatırması için davacı tarafa kesin süre verilmesi gerektiği-