Haciz tarihi itibariyle yürürlükte bulunan İİK'nun 106. maddesinde alacaklının, haczolunan mal taşınmaz ise hacizden itibaren iki yıl içinde satılmasını isteyebileceği, 110. maddesinde ise yasal süresi içinde malın satılması istenmez veya talep geri alınıp da bu müddet içinde yenilenmezse o mal üzerindeki haczin kalkacağının düzenlendiği, satış talebinin, yukarıdaki maddede öngörülen süreler içinde olup olmadığını icra müdürünün re’sen gözetmesinin gerekeceği, satış talebi bu sürelerden sonra ise reddetmesinin gerekeceği, satış isteme sürelerinin geçmesine rağmen, icra müdürünün satış talebini kabul etmesinin, bu hususun kamu düzeninden oluşu nedeniyle süresiz şikayete tabi olduğu, satış isteme süresinin geçmesi nedeniyle haczin kalkmış olmasına rağmen yapılan ihalenin feshinin gerekeceği-
İhtiyati haczin kesin hacze dönüştüğü tarihten itibaren (2) yıllık satış isteme süresinin geçmediği, mahkemece ihalenin feshi isteminin reddine karar verileceği-
Alacaklının 14.03.2014 tarihinin de satış talebinde bulunduğu, bu durumda alacaklının satış talebinin 1 yıl geçtikten sonra olduğu, 16/01/2013 tarihinde konulan haciz İİK'nun 106 ve 110. maddesine göre kalkmış olduğundan, bu hacze dayalı olarak belirlenen kıymet takdirinin herhangi bir hüküm ve sonuç doğurmayacağı, bu hususun mahkemece re’sen gözetileceği-
Satış isteme süresinin geçmiş olmasına rağmen, icra müdürü satış talebini kabul edip satış hazırlıklarına başlarsa, icra müdürünün bu işlemine karşı süresiz şikâyet yoluna başvurulabileceği- İcra müdürünün (süresinde satış istenmediği için üzerindeki haciz kalkmış olan) malı satarsa, geçerli bir haciz olmaksızın yapılan bu ihalenin feshinin istenebileceği-
Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin, mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekeceği- Borçlu tarafça süresi içinde meskeniyet şikayetinde bulunulduğunda geçerli ve devam eden bir haciz işlemi bulunup bulunmadığının icra mahkemesince resen incelenmesi gerekeceği-
İhalenin feshini isteyen borçlu A.S. adına çıkartılan satış ilânının, “Adrese gidildi. Adres geçici olarak kapalı. Adreste bulunan isim vermeyene soruldu. Alıcının geçici olarak işe gittiğini bildirmiş olup; tebliğ evrakı 7201 Sayılı Teb.kan.21.maddesine göre tebligat Kavaklı muhtarı E.B.'a teslim edildi. 2 nolu örnek muhatabın kapısına yapıştırılarak imzadan imtina eden isim vermeyen komşusuna haber verildi.” şerhi ile 22.05.2014 tarihinde tebliğ edildiği görülmüş olup, beyanda bulunan ve kendisine haber verilen komşunun adı ve soyadı tespit ve tevsik edilmeksizin Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre yapılan tebliğ işleminin usulüne uygun olmadığı-
Alacaklı idare ile borçlu arasında 6111 s. K. kapsamında ödeme planının yapıldığı tarihte icra takibinin durmuş olduğu, ve borçlunun, anılan Kanun hükümlerinden yararlanma hakkını kaybettiği tarihe kadar da takip durmaya devam edeceği, yani, borçlunun, anılan Kanun hükümlerinden yararlanma hakkını kaybettiği tarihten itibaren alacaklının icra takibine devam etmesinin mümkün olduğu, bu durumda mahkemece, inceleme yapılarak, borcun yeniden yapılandırılması neticesinde oluşturulan ödeme planı koşullarının yerine getirilip getirilmediğinin, ödeme planı yerine getirilmemişse yeniden yapılandırmanın hükümsüz kalıp kalmadığının ve hükümsüz kalmışsa bu tarihin tespit edilip, sonucuna göre hacizlerin düşüp düşmediğine dair karar verilmesi gerekeceği-
Haczin yenilenmesi diye bir müessese olmadığından, aynı takip dosyasından olsa da konulan her haczin yeni bir haciz olup, borçlunun konulan yeni hacze yönelik olarak şikayet hakkının bulunduğu-
İİK. mad. 283. maddesi gereğince tasarrufun iptali davası sonucunda davayı kazanan alacaklının alacağı satış bedelinden ödendikten sonra kalan paranın borçluya değil üçüncü kişiye iade edileceği, diğer alacaklıların artan bu parayı haczettiremeyecekleri, bir alacaklının açmış olduğu iptal davasında verilen iptal kararından yalnızca dava açan alacaklının yararlanacağı, diğer alacaklıların aynı tasarrufun iptali için ayrı dava açmak suretiyle tasarrufun kendi alacakları yönünden iptalini sağlayabilecekleri-
Borçlunun meskeniyet şikayetini (İİK. mad 82/I-12) haczi öğrenme tarihinden itibaren 7 gün içinde yapabileceği- Meskeniyet iddiasında bulunulan taşınmaza ilişkin haczin borçluya 103 davetiyesi ile tebiğ edilmesine ve bu tebligatın usulsüz olduğuna dair 7 gün içinde şikayet de bulunulmadığına göre tebliğden itibaren 7 gün içinde yapılamayan meskeniyet şikayetinin de süre yönünden reddedilmesi gerekeceği-