İCRA VE İFLÂS KANUNU > 4 - Haciz Yoliyle Takip > - II. HACİZ > - İstihkak iddiasına itiraz : > - A - Borçlunun zilyedliği: > Madde 97 - 2- Üçüncü şahsın istihkak iddiası
Yeni kiracının önceki kiracının borcu nedeniyle yapılan hacizlerden kaynaklı tazminat istemi- Davalı kiralayanın önceki kiracının borçlarının yasal halefi olmadığı- Davalı kiralayan, mülkiyet hakkından kaynaklanan hak arama yollarını kullanmak suretiyle gerekli özeni göstermiş ve istihkak davasının kabulü ile haczedilen mallar üzerindeki haciz işlemi kaldırılmış olduğundan, kiralayanın kusurundan bahsedilemeyeceği ve otelin üç haftalık dönemde amacına uygun olarak işletilememesinden doğan zararlardan sorumlu tutulamayacağı- Davalı kiralayanın "davacı kiracı ile önceki kiracının takipleri gizlediği, takiplerin haciz aşamasına gelmesi üzerine o sözleşme yürürlükte iken taahhütname ile sözleşmeden doğan kiracılık edimlerini devralmayı kabul ve taahhüt etmesinin davacı kiracı ile önceki kiracı arasında muvazaa bulunduğu" iddiasının da kanıtlanamamış olduğu-
Takip borçlusunun iflas etmiş olması ve iflas kararının kesinleşmiş olması halinde İİK.nun 193/II maddesine göre haczin düşeceği ve davanın konusu kalmamış olacağından mahkemece "davanın konusu kalmadığından, dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde karar verilmesi ve yargılama giderlerinin davanın açılmasına neden olan tarafa yüklenmesi gerekeceği-
İstihkak davasının yargılama sırasında ‘dava konusu haczin kalkmış ya da alacaklı tarafından kaldırılmış olması halinde’ mahkemece ‘konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına’ şeklinde karar verilmesi ve davaya sebebiyet vermeyen davalı alacaklının yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerekeceği-
İstihkak iddiasının ileri sürülebilmesi (istihkak davasının dinlenebilmesi) için, ortada yetkili icra dairesi tarafından yapılmış geçerli bir haciz bulunmasının zorunlu olduğu, bu nedenle "takip konusu borcun ödenmiş olması", "icra dosyasında geçerli bir haciz tutanağı bulunmaması", "ödeme emrinin iptal edilmiş olması", "takibin iptal edilmiş olması", "konulmuş olan haczin süresi içinde satış istenmemiş olması nedeniyle düşmüş olması nedeniyle", "takip konusu kambiyo senedindeki imzaya yönelik itirazın kabul edilmiş ve bu kararın kesinleşmiş olması", "haczin kaldırılmış olması", "takipten feragat edilmiş olması", "istihkak iddiasından vazgeçilmiş olması", "haczedilen taşınırın bütünleyici parça niteliğinde bulunması" h a l l e r i n d e açılmış olan davanın "hukuki yarar yokluğu (veya "davanın konusuz kalması") nedeniyle reddedilmesi gerekeceği çünkü "geçerli bir haciz bulunma" koşulunun "dava koşulu" olup mahkemece yargılamanın her aşamasında re'sen gözetileceği-
“İstihkak davası” ile “şikayet” başvurusu arasında amaç, konu, taraflar, süre, yargılama yöntemi ve vekalet ücreti gibi bir çok konuda önemli farklar bulunduğundan, bir arada ele alınıp incelenerek sonuçlandırılmalarının mümkün olmadığını-
İİK.’nun 97/XIII maddesi uyarınca alacaklı yararına tazminata hükmedilebilmesi için, davacı üçüncü kişinin teminat yatırması halinde mahkemece takibin durdurulmasına karar verilmiş olması ve bu kararın uygulanmış olması gerekeceği; icra mahkemesince takibin ertelenmesine karar verilmiş olmasına rağmen üçüncü kişiden teminat alınması kararlaştırılmamış veya karar altına alınmış olsa bile bu teminat üçüncü kişi tarafından yatırılmamışsa, bu durumda takibe devam edileceğinden, istihkak davası yüzünden alacağın tahsilinin geciktiğinden söz edilemeyeceğinden alacaklı lehine tazminata hükmedilemeyeceği-
İstihkak davası sonucunda davanın kabulüne karar verilmesi halinde “haczin kaldırılması” şeklinde hüküm kurulması gerekirken “mülkiyetin …….’ya ait olduğunu tesbitine” yönelik karar verilemeyeceği-