Yargılama sonunda ihbar olunan hakkında hüküm tesis edilmemiş olması, ihbar olunanın asli ya da fer'i müdahil sıfatıyla da yargılamaya katılmamış bulunması, hükmü temsilen değil, kendisi bakımından ve kendisi adına temyiz etmiş olması, ihbar olunanın davayı temyiz hakkını doğurmayacağı, Y.İ.B.K. uyarınca, yerel mahkemece temyiz isteminin reddine karar verilmediği hallerde, Yargıtay tarafından da bir karar verilmesinin mümkün olduğundan, ihbar olunanın temyiz isteminin HUMK mad. 432/4 uyarınca reddine karar vermek gerektiği- Usul işleminin, yargılama sırasında yapılmaya başlanıp, tamamlandıktan sonra, yeni bir usul kuralı yürürlüğe girerse, söz konusu usul işlemi geçerliliğini koruyacağından, davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan mülga HMK mad. 109/2'ye göre yapılmış olan usul işlemlerinin, karar tarihinden sonra yürürlüğe giren yasa değişikliğine göre yeniden yapılmasına gerek kalmadığı- Davalı kooperatifin defter, kayıt ve belgeleri üzerinde kooperatif uygulamaları konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılarak, vekaletname tarihi ile borç senetlerinin imzalandığı tarihi arasındaki dönemde, ihbar olunan tarafından alınan vekaletnameye dayalı olarak vekaletname kapsamı dışında davacı adına başkaca işlemler yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise bu işlemlerin davacı tarafça benimsenip benimsenmediği, taraflar arasında bu hususta bir teamül oluşup oluşmadığı araştırılıp, buna göre karar verilmesi gerektiği-
HMK 137/2. maddesine göre ön inceleme duruşması yapılmasının zorunlu olduğu- Tarafların delillerinin toplanması ve bu delillerin yargılamanın tahkikat aşamasında değerlendirilmesi ve çıkacak sonuca göre karar verilmesinin HMK 27. maddesi kapsamında hukuki dinlenilme hakkı ile de doğrudan bağlantılı olduğu- HMK 140. madde çerçevesinde ön inceleme duruşması yapıldıktan sonra tahkikat aşamasına geçilmesi ve tarafların tüm delilleri değerlendirilerek, gerekirse davalı işyeri defterlerinde de inceleme yapılmak suretiyle davalının davacıdan alacağı bulunup bulunmadığı araştırılıp çıkacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Öninceleme duruşması ve duruşmada yapılması gerekli olan işlemler yapılmadan tahkikat duruşmasına geçilemeyeceği-
6100 sayılı HMK'nın yürürlükte olduğu dönemde açılan davada ön inceleme duruşması tamamlanıp tahkikat aşamasına geçilmesine karşılık anılan yasanın 147.maddesinin emredici hükmüne aykırı biçimde davalı tarafın tahkikat duruşmasına davet edilmeksizin esasa ilişkin karar verilmek suretiyle davalının hukuki dinlenilme hakkına aykırı davranılmasının hükmün bozulmasını gerektirdiği-
Davalı vekilinin ön inceleme duruşmasına mazeret bildirmesi ve mahkemece bu mazeretin haklı görülerek kabul edilmesi göz önüne alındığında, bu halde yeni bir ön inceleme duruşma günü tayin edilerek, ön incelemede yapılması gereken usul işlemlerinin (HMK. mad. 140) yapılması, tarafların anlaştıkları ve anlaşmadıkları hususların tek tek tespit edilmesi, ön inceleme sonuç tutanağı düzenlenip bu tutanağın taraflara imzalatılması ve ön inceleme aşamasında yapılması gereken işlemler yapıldıktan sonra tahkikata geçilmesi gerekirken ön inceleme duruşması usulüne uygun yapılmadan tahkikat aşamasına geçilerek davanın esası hakkında karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Tarafların hak arama özgürlüğü kapsamında iddia, savunma, usulüne uygun şekilde bilgilendirilme ve açıklama yapma hakkı ihlal edilerek gösterilen deliller toplanmaksızın ve tanıklar dinlenmeksizin karar verilmesi yanında ön inceleme tutanağı usulüne uygun olarak yapılmaksızın yazılı şekilde ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Taraf koşulu dava şartlarından olup, dava dilekçesinin ve duruşma gününün davalılara ve tespit malikinin mirasçıları olan dahili davalılara tebliğ edilmesi gerektiği-
Usul hukukunun ilk derece yargılama aşamasında, dilekçeler aşaması tamamlandıktan sonra öncelikle dosya üzerinden dava şartları ve ilk itirazların inceleneceği, bu konularda yine dosya üzerinden olumlu veya olumsuz bir karar verilebileceği, dosya üzerinden karar verilemeyen dava şartları ile ilk itirazlar hakkında ise karar verilmek ve diğer ön inceleme işlemlerini yapmak üzere tarafların ön inceleme duruşmasına davet edileceği, ön inceleme duruşmasında gerekli usul işlemleri yapıldıktan sonra, tahkikat duruşmasına geçilmesi gerekeceği-
Davalı vekili kendisine verilen 2 haftalık kesin süre içinde davaya karşı cevapları ile deliller bölümünde tanık deliline dayandığı, tanıkların hangi konuda bilgisine başvurulacağını bildirdiği, tanıklarının isimlerini daha sonra vereceğini beyan ettiği ve tarafların sulh olmadıkları, davalı vekili tanıklarının isimlerini bildirmesi için süre de istediği anlaşıldığından, mahkemece tanık dinlemeden dava hakkında karar vermiş olması hatalı olup, davalı vekilinin iki haftalık kesin süre içinde sunduğu dilekçede tanık deliline dayandığına göre davalı tarafa tanıklarının isimlerini, adreslerini bildirmesi için usulüne uygun süre verilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Tahkikat aşamasında mahkemece ilk yapması gereken şeyin tarafların mutabık kaldığı cihetleri tespit ve ihtilaflı olanları ayırmak olması gerekeceği-