Taşıma ilişkisine dayalı, birden çok kişi aleyhine, ihtiyari dava arkadaşlığı şeklinde açılan davalarda, davalılardan biri yönünden tüketici mahkemesi, diğeri yönünden ticaret mahkemesinin görevli olduğu durumda, temel ilişki olan taşıma sözleşmesinin TKHK kapsamında kalması, ihtiyari dava arkadaşlığı, usul ekonomisi ve özellikle müteselsil sorumluluk ilkesi gözetilerek davaların birlikte tüketici mahkemesinde görülmesinin gerektiği-
Maddi ve manevi tazminat istemli Tüketici Hakem Heyetinin parasal sınırı içinde kalan talepler yönünden manevi tazminat bakımından da miktar itibariyle görev sınırı dahilinde olması halinde Tüketici Hakem Heyetinin görevli olduğu-
Uyuşmazlık; yüklenici, aynı zamanda arsa maliki olan davalıdan bağımsız bölüm satın alımına dayalı tapu iptali ve tescil ile tazminat, ikinci kademede ise tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki serbest iradeyle yurt dışı menkul varlıkların ülkeye getirilmesi ve nakit transferinin sağlanması hususunda düzenlenen ve davacı tarafından imzası inkar edilmeyen dava konusu protokol kapsamında davalı bankanın verilmiş bir hizmeti olmamasına rağmen davacı hesabından, davacının onayı olmaksızın hizmet bedeli olarak çektiği tutarın davalıdan tahsili istemine ilişkin davada; 'transferin, bankanın hatasından kaynaklanmamış olması halinde transfer gerçekleşmese bile hizmet bedeli alınacağı' açıkça ve herhangi bir yanlış anlamaya imkân vermeyecek netlikte kararlaştırıldığından ve transferin gerçekleşmemesinin bankanın hatasından kaynaklandığı hususunda bir iddia da bulunulmadığından ava konusu miktarın sebebinin açıklanarak davacı ile müzakere edilerek oluşturulduğu, transferin gerçekleşmemesinin bankanın hatasından kaynaklanmadığı, bankanın kendi kusuru olmaksızın gerçekleştirilmeyen transfer işlemi için bile hizmet bedeli alınacağının açıkça kararlaştırılmış olmasına göre, anılan protokol maddesi gereği dava konusu miktarın makul olup olmadığının belirlenmesine gerek bulunmadığından davanın reddinin gerektiği-
Dava, alacak istemine ilişkindir...
Davacı tarafça Asliye Hukuk Mahkemesine dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmadığı ve tüketici mahkemesine verilen görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine görevli mahkemece 1 haftalık süre verilmesine karşın davacı tarafça arabuluculuk başvurusunun yapılmadığı- Davacı süre verilirse arabuluculuk faaliyetine müracaatta bulunabileceklerine ilişkin beyanda bulunmuşsa da, görevli mahkemece 1 haftalık süre verilmesine karşın davacı tarafça arabuluculuk başvurusunun yapılmadığının anlaşıldığı- Arabuluculuğa başvurulmadan dava açılması durumunda davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği-
Davacı mevduatının, davacının iradesi fesada uğratılarak Off-Shore Bank Ltd. hesabına gönderildiği iddiasına dayalı alacak istemi-
Vesayet altına alınan davalıya vekaleten takip edilen dosyalardan kaynaklanan vekalet ücreti alacağının tahsili istemi- Taraflar arasındaki uyuşmazlıkta Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu-
Uyuşmazlık, off-shore hesabına aktarılan mevduatın faiziyle birlikte tahsili istemine ilişkindir...
Zorunlu trafik sigortacısının kendi akidine karşı açmış olduğu rücuen tazminatın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasında sigortacının merkez veya şubesinin bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olup olmadığı, yetkili mahkemenin tespitinde Karayolları Trafik Kanunu'nun 110. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin uyuşmazlıkta; zarar gören hak sahiplerine ödemede bulunan zorunlu trafik sigortacısının, kendi akidi olan sigortalıya karşı rücu davası açabileceği, içe rücu davalarında yetkili mahkemenin hangi yer mahkemesi olacağı, Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. maddesi kapsamında düzenlenmiş olmadığı, içe rücu davasında yetkili mahkeme anılan hükümlere göre değil, seçimlik yetki olarak Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun genel yetki kuralları çerçevesinde belirleneceği-