Taraflar arasında abonelik sözleşmesi imzalandığı, davacının müşteri hizmetleri ile yaptığı telefon görüşmesinde yurt dışı konuşma ve internet paketinin hattına tanımlanmasını kabul ettiği, ses kayıtlarına dair bilirkişi raporuna göre de, kota aşımı halinde uygulanacak ücret tarifesinin davacıya bildirildiği ancak kota aşımının gerçekleştiğine dair bilgilendirme yapılmadığı anlaşıldığından, Elektronik Haberleşme Sektöründe Tüketici Hakları Yönetmeliğinin 6/1-b ve 12/3 maddeleri uyarınca davalı şirketin kota aşımı halinde tüketiciyi bilgilendirme yükümlülüğü bulunduğu; davacının yurt içi tarifesi üzerinden hesaplama yapılması için bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Davacı avukatın, haksız olarak azledildiğini ileri sürerek, vekalet ücretinin ödetilmesi isteği ile açtığı davada, davalının şirket ortağı olarak mahkemece tacir olduğu kabul edilse bile, davacı avukat tacir olmadığı gibi, avukatlık hizmetinin ticari iş olarak kabulünün mümkün olmadığı ve davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Ticari ve mesleki amaçlarla hareket etmeyen tarafın yaptığı "eser sözleşmesi"nin de "tüketici işlemi" olduğu- Evin tamiratı ve dekorasyon işinden kaynaklanan menfi tespit davasının tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Bireysel emeklilik sözleşmesine istinaden yapılan kesintilerin iadesi istemi-
Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında davalıya ait trafik sigortalı aracın, dava dışı sürücü idaresinde iken meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacı sigorta şirketinin ödediği hasar bedelinin sözleşme tarafı olan davalıdan tahsili istemine ilişkin davada, davalı sigortalının şirket olduğu ve tüketici sayılamayacağı ve davacı Sigorta A.Ş'nin zorunlu mali sorumluluk sigortacısı bulunduğu ve bu halde davanın, TTK.nun 1483 vd. maddelerinde sayılan hususlardan olduğu  ve  Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiği-
ZMSS poliçesi gereği, zarar gören 3. kişiye ödeme yapan davacı sigortacının, kendi sigortalısı olan davalıdan ödediği bedelin poliçe gereği rücuen tahsili istemi-
Uyuşmazlığın tüketici kredisi niteliğindeki Bireysel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, 6502 Sayılı T.K.H.K.'nun 3/1-l, 73/1 ve 83/2 maddeleri uyarınca Tüketici Mahkemesi görevli olduğundan mahkemece işin esasına girilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı-
Davacı avukatın tüketici sıfatını taşımadığı, davacı ile davalı gerçek kişi ve şirketleri arasındaki vekalet ilişkisinde davalının ticari amaçla hareket ettiği, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin "tüketici işlemi" olmadığı ve bu nedenle uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kalmadığına göre davaya bakmaya genel mahkemeler görevli olduğundan, asliye hukuk mahkemesince işin esasına girilmesi gerektiği-
Davacı Kurum, 6502 sayılı Kanun kapsamında satıcı ve sağlayıcı kabul edilemeyeceğinden, devlet hastanesindeki tedavi giderleri alacağına dayalı açılan itirazın iptali davasının, "tüketici mahkemesinde" değil, "asliye hukuk mahkemesinde" görülmesi gerektiği-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescili istemi-