Tasarımdan kaynaklı haklara tecavüz ve haksız rekabetten kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkin davada, gerek 554 Sayılı KHK gerekse 6100 Sayılı HMK hükümleri uyarınca davacının ikametgahı mahkemesi niteliğindeki yerel mahkemenin davanın esasına bakma hususunda yetkili olduğu, bu durumun usul ekonomisine de uygun bulunduğu gözetilmeksizin yazılı gerekçeyle yetkisizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı-
Davacı ile davalılardan birinin davacı şirketin kurucu ortakları oldukları, şirket merkezinin Ataşehir-İstanbul adresinde bulunduğu, HMK'nın 14/2 maddesi gereğince asıl davada yetkili mahkemenin şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesi olan Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu; davacı tarafça diğer davalılar aleyhine açılan davalar ve birleşen dava ile şirket ortağına yönelik açılan davalar arasında gerek ticari ilişkinin niteliği, gerekse iddia olunan eylem birliği ve ortaya konulan deliller, delillerin birlikte değerlendirilmesi gereği ve davaların birbirini etkileyebilecek nitelikte olması açısından sıkı bağlantı bulunduğundan anılan davaların da şirket ortağına karşı açılan davaya tabi olduğu, ayrıca HMK 16 mad. ve HMK 7/1 mad. gereğince de yetkili mahkemenin tüm davalar yönünden Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu-
Haksız fiil nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkin dava konusu olayda, zarar gören, davayı kendisinin veya davalının yerleşim yeri mahkemesinde veya haksız eylemin meydana geldiği yer mahkemesinde açabileceği-
Zarar gören davacının, zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da kendi yerleşim yeri mahkemesinde haksız fiil nedeniyle uğranılan zararın giderilmesi istemine ilişkin olarak dava açabileceği-
Trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkin davada, davacı tarafın HMK'nun 16. maddesi gereğince seçimlik hakkını kullanarak kendi ikametgahı mahkemesinde dava açtığı, dosya kapsamına göre, davacının, sırf davalı tarafı kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla davasını İstanbul Mahkemelerinde açtığı da ispatlanamadığına göre bu durumda Mahkemece, davalı tarafın yetki itirazının reddi ile işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Haksız rekabet ve dürüstlük kuralına aykırılıkların tespitine ilişkin belirsiz alacak ve tespit davasında, haksız rekabet olgusunun gerçekleştiği, zararın meydana geldiği yer ile arar görenin yerleşim yerin yetkili olduğu-
Haksız el koyma nedenine dayalı maddi tazminat istemine ilişkin davada, davalı taraf yasal süresi içinde yetki itirazında bulunmuş ve yetkili mahkemeyi de göstermiş olduğundan, mahkemece dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği-
Haksız eylem nedeniyle uğranılan zararın ödetilmesi istemine ilişkin dava, davalının tebligata esas adresinde açılmış olup mahkemenin yetkili olduğu gözetilmeden re'sen yetkisizlik kararı verilmesinin isabetsiz olduğu-
Kamu düzenine ilişkin olmayan özel yetki kuralları, genel mahkemenin (m.6) yetkisini kaldırmadığından, eş söyleyişle onunla birlikte uygulandığından, davacının davasını genel veya özel yetkili mahkemede açmak hususunda bir seçim hakkına sahip olduğu; davalıların birden fazla olması halinde ise yetki kurallarının 6100 Sayılı HMK’nın 7. maddesinde düzenlenmiş olduğu- Uyuşmazlığa konu davanın haksız eylemden kaynaklanması nedeniyle HMK 16. maddesinin de açıklanması ve HMK 7. maddesi ile birlikte değerlendirilmesi gerektiği-
Murislerinin vefatı nedeniyle davacıların zarar gördükleri izahtan vareste olduğu ve davacıların yerleşim yeri de A. olup, davacıların seçimlik hakkını HMK'nın 16.maddesine göre yerleşim yerlerinin yargı çevresi olarak bağlı bulunduğu iş mahkemesinde dava açarak kullanmasının usul ve yasaya uygun olduğu-