Trafik kazası nedeniyle yoksun kalınan kazanç kaybının tahsili talebine ilişkin itirazın iptali davasında, kısa kararda ve gerekçede "dava konusu alacak likit olmadığından ve yargılama gerektirdiğinden icra inkar tazminatı yönünden talebin reddine" yazıldığı halde hükümde “davalı borçlu itirazında haksız ve kötüniyetli olduğundan takip konusu asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine“ denilmesinin bozma nedeni olduğu-
Davacı tarafından başlatılan ilamsız icra takibinin dayanağının tarihsiz olarak düzenlendiği, imzası davalıya ait “belgedir” başlıklı ödünç senedi olduğu, dayanak senedin incelenmesinde davalı tarafın davacıdan nakit para ile altın (mal) aldığı anlaşılmakta olup, alınan ödüncün ödeme zamanı ve şekli kararlaştırılmadığından nakit olarak alınan borç (altınların bozdurularak nakde çevrilip nakit olarak verilen ) para yönünden temerrüd tarihinden itibaren faiz uygulanması, altın olarak verilen kısım için ise aynen iade söz konusu olacağından temerrüd tarihindeki altının değeri dikkate alınarak (talep para olduğundan) alacağın tespiti gerektiği-
İcra takibine konu alacak likit (belirlenebilir) nitelikte olduğundan hüküm altına alınan miktar üzerinden İİK'nun 67. maddesi uyarınca davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilmesi gerekeceği-
Dava konusu yapılan miktardan daha yüksek miktar için hüküm tesis edişmesinin HMK. mad. 26' ya aykırılık teşkil edeceği-
Davalı yanca usulüne uygun olarak gerek icra takibinde ve gerekçe yargılama aşamasında mahsup talebinde bulunulduğuna göre bu konunun bu dava içinde halledilmesinin ve kesin bir sonuca bağlanmasının gerekeceği, mahsup talep edilen alacakla ilgili deliller toplandığı halde uyuşmazlığı ortada bırakacak şekilde sonuca gidilmesinin doğru olmadığı-
Gayri nakdi alacakların depo edilmesine ilişkin icra takibinde alacağın tahsili yönünde bir istem bulunmadığından dolayı İİK. 67. maddesi hükmü uyarınca kötüniyet tazminatına da hükmedilmeyeceği- Temlik eden banka çekler nedeniyle depo talebinde bulunmuş, ancak iki adet çek henüz iade edilmemiş ve yasa gereğince çek bedeli henüz ödenmemiş olduğundan iade edilmeyen bu çekler ile ilgili depo kararı verilmesi gerektiği-
Ticari ilişkiden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin davada, uyuşmazlığın taraflar arasında alım ve satıma konu malların miktarı konusunda değil, malların birim fiyatından kaynaklandığı bilinerek, davalının düzenlediği müstahsil faturaları davacıdan satın alınan malların fiyatları açıkça yazılı olup bu husus davalı aleyhine delil teşkil edeceği, davalının bu malların daha ucuza satıldığı iddiasını davacıya karşı ileri süremeyeceği; bu nedenle mahkemece müstahsil faturalarındaki birim fiyatları gözönüne alınarak karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece Sosyal Güvenlik kurumu İl Müdürlüğünce yazılara verilen cevaplar dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de, SGK İl Müdürlüğü yazısı, taraflar arasındaki alıma ait idari şartname hükümleri ve satıma konu medikal malzeme yönünden bu konuda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılmadığı, mahkemece medikal tıbbi aletler, uygulanması tedarik ve yöntemleri konusunda uzman bilirkişi ya da bilirkişiler aracılığıyla tarafların iddia ve savunmaları da değerlendirilmesi sonucu alınacak rapora göre karar verilmesi gerekirken, hakimin bilgisi dışında teknik bir konu olması nedeniyle bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmediği gibi, kabule göre de Genel Bütçe'ye tabi davalı Üniversitenin harçtan muaf olduğu gözetilmeksizin harçtan sorumlu tutulmasına da karar verilmesinin yerinde olmadığı-
İtirazın iptali davalarında kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için, itirazın haksız olmasının yeterli olmadığı, ayrıca davacı alacaklının icra takibinde kötüniyetli olması gerekeceği-
Kendisini vekille temsil eden davalı lehine rededilen miktar üzerinden vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği-