Takibe dayanak yapılan ilamda hükmedilen tazminat tutarının, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesi yönünde karar verildiği- Müteselsil borçlulukta alacaklı, borçluların hepsini birden takip veya dava edebileceği gibi, bunların içinden dilediği birini veya bir kaçını da takip veya dava edebileceğinden şikayetçi borçlu ile diğer takip borçluları arasında zorunlu takip arkadaşlığı bulunmadığı- Şikayetçi borçlu şirketin  iflasına karar verildiği, takibin ise iflas kararından sonra başlatıldığı görüldüğünden, mahkemece, İİK m. 193/3 nazara alınarak şikayetin kabulü ile şikayetçi borçlu yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerektiği-
12. HD. 09.12.2024 T. E: 5438, K: 10367
İİK m. 193 uyarınca, "İflasın açılması, borçlu aleyhindeki haciz yolu ile yapılan takiplerle, teminat gösterilmesine ilişkin takipleri durduracağı; iflas kararının kesinleşmesi ile takiplerin düşeceği- İflasın tasfiyesi müddetince müflise karşı yukarıda belirtilen takiplerden hiçbirinin yapılamayacağı-
İstihkak davalarında geçerli bir haczin bulunması dava şartı olduğu ve hüküm kesinleşinceye kadar yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerektiği- Borçlu şirket hakkında verilen iflas kararı, istihkak iddiası hakkında verilen karardan önce kesinleştiğinden, mahkemece, adı geçen borçlu şirket yönünden, İİK'nin 193/2 maddesi uyarınca takibin düştüğü ve hacizlerin kalktığı, dolayısıyla dava konusuz kaldığından, istihkak davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek, yargılama giderleri ile maktu karar ve ilam harcının ve nispi vekalet ücretinin davanın açılmasına neden olan tarafa yükletilmesi gerektiği-
İflas kararı kesinleştiğinden borçlu şirket yönünden, İİK m. 193/2 maddesi uyarınca takibin düştüğü ve hacizlerin kalktığı, dolayısıyla dava konusuz kaldığından istihkak davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği- İstihkak davası konusuz kaldığında karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca asıl alacak miktarı ile haczedilen menkulün değerinden hangisi az ise onun üzerinden nispi olarak hesaplanacak nisbi vekalet ücretinin davanın açılmasına sebebiyet veren tarafa yükletilmesi gerektiği- Mahkemece öncelikle haciz tutanağında mahcuzun değeri belirtilmemiş olduğundan, bu eksikliğin İcra Müdürlüğünce ikmali sağlanarak asıl alacak miktarı ile mahcuzun değerinden hangisi az ise bu değer üzerinden vekalet ücreti takdiri gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu-
Borçlu şirket hakkında verilen iflas kararının, istihkak iddiası hakkında verilen karardan sonra kesinleştiği, bu durumda, mahkemece, adı geçen borçlu şirket yönünden, İİK'nin 193/2 maddesi uyarınca takibin düştüğü ve hacizlerin kalktığı, dolayısıyla dava konusuz kaldığından, istihkak davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek, yargılama giderleri ile maktu karar ve ilam harcının ve nispi vekalet ücretinin davanın açılmasına neden olan tarafa yükletilmesi için hükmün bozulmasına karar vermek gerekeceği-
Mahkemece, borçlu şirket yönünden, İİK'nin 193/2. maddesi uyarınca takibin düştüğü ve hacizlerin kalktığı, dolayısıyla dava konusuz kaldığından, istihkak davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek, yargılama giderleri ile maktu karar ve ilam harcının ve nispi vekalet ücretinin davanın açılmasına neden olan tarafa yükletilmesi gerekirken istihkak davasının esasının incelenerek karar verilmesinin bozmayı gerektirdiği-
Masaya dahil rehinli malların durumunun İİK.' nun 185.maddesine göre belirlendiği-Masa mevcuduna dahil rehinli malın kıymetinin rehinle temin edilen alacağa kafi gelmeyeceğinin borsa rayiciyle tahakkuk edeceği ve alacaklı rehnin satılmasını istemezse, rehinli malın masadan muvakkaten cıkarılacağı-İflasın açılmasından önce borçluya karşı rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takipte bulunan alacaklı, dilerse, iflastan sonra da takibe iflas idaresine karşı devam edebileceği-Paraya çevirme işlemini gerçekleştiren icra dairesinin, aynı zamanda paraların paylaştırılması işlemini de gerçekleştirmek zorunda olduğu-
İflas kararının kesinleşmesi ile düşen icra takipleri ile ilgili itirazın kaldırılması, icra takibinin iptal veya taliki, itirazın incelenmesi ve icranın geri bırakılması taleplerinin de düşeceği-
Takip borçlusunun konkordato talebinin reddine ve iflasına karar verildiği, iflasın mahkemenin kaldırılan önceki gerekçeli kararında olduğu üzere 27/09/2021 günü saat 10:38 itibariyle açılmasına karar verildiği ve iflas kararının 18/03/2023 tarihinde kesinleştiği, İİK'nın 193/1 maddesi gereğince şikayete konu sıra cetvelinin düzenlendiği tarih olan 18/08/2022 tarihi itibariyle borçlu şirketin iflasına karar verilmiş olduğu, şirket aleyhine yapılan takiplerin durduğu, iflas kararı kesinleştiği anda takipleri düştüğünden, duran takipte icra müdürlüğünce sıra cetveli düzenlenmesinin mümkün olmadığı-