Şikayetçi vekili dilekçesinde, ihaleden önce usulsüz tebliğden haberdar olunduğuna ilişkin bir beyanda bulunmadığından ve aksi yazılı delille de kanıtlanamadığından, diğer borçlunun, şikayetçi ile aynı adreste oturması ve diğer borçluya da 30.06.2015 tarihinde satış ilanının tebliğ edildiğinden bahisle, şikayetçinin ihaleden haberdar olduğu yönünde varsayıma dayalı olarak oluşturulan gerekçenin yerinde olmadığı- Taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin borçluya tebliğ edilmesi gerekeceği, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olmasının veya usulsüz tebliğ edilmesinin Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-
Borçlulara yapılacak satış ilanı ile tüm tebligatların, vekile tebliği gerekeceği, talimat icra dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olmasının, borçluların takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmayacağı, vekilin satış kararından önce azledildiğine veya vekalet görevinden çekildiğine dair bir belgenin de bulunmadığı, emredici nitelikteki bu düzenlemelerden kaynaklanan yasal zorunluluğa aykırı olarak, vekili varken asile gönderilen satış ilanı tebligatının yok hükmünde olup sonuç doğurmayacağı, İİK'nun 127. maddesi uyarınca satış ilânının bir suretinin borçluya, borçlu vekille temsil edilmekte ise vekiline tebliği zorunlu olup, bu zorunluluğun yerine getirilmemesinin tek başına ihalenin feshi nedeni olduğu-
Tebligat Kanunu mad. 35/4 uyarınca, daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adresleri esas alınacağı ve bu madde hükümlerinin uygulanacağı, buna göre tebligat yapılabilmesi için, muhatabın ticaret sicilinde kayıtlı adresine çıkartılan tebligatın bilâ tebliğ iade edilmiş olmasının zorunlu olduğu- Borçlu tarafından, iade gelen tebligata ilişkin olarak herhangi bir iddiada bulunulmamış olması ve 35. madde gereğince yapılan tebligata ilişkin olarak da komşu adının bulunmadığına ilişkin iddiasının anılan maddeye göre yapılacak tebligatta önem arzetmemesi nedeniyle, borçlu şirkete yapılan kıymet takdir raporu ve satış ilanı tebliğ işlemlerinin usulüne uygun olduğu-
Teb. K. mad. 35 gereğince tebligat yapılabilmesi için söz konusu adrese öncelikle normal usullere göre tebligat çıkartılıp bilâ tebliğ dönmesi halinde 35. maddedeki tebliğ prosedürünün işletilmesi gerektiği- Bizzat borçlu şirket yetkilisine tebliğ edildiği belirtilen satış ilanı tebligatındaki imzanın yetkiliye ait olmadığı ileri sürüldüğüne göre, mahkemece bu husus araştırılarak ve gerektiğinde tebligat mazbatasındaki imza üzerinde bilirkişi incelemesi de yaptırılmak suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği- Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise, tebliğin geçerli sayılacağı- Borçlu şirket yetkilisinin kendi nam ve hesabına açmış olduğu ihalenin feshi davası ile borçlu şirketin de satıştan en geç o tarihte haberdar olduğunun kabul edilemeyeceği- Taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin borçluya tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-
Şikayetçi vekiline gönderilen satış ilânının; "Gösterilen adreste daimi çalıştığını beyan eden personel ..........'a tebliğ edildi” açıklaması ile tebliğ edildiği, vekil adına yapılan bu tebligatta, tebliğ memuru tarafından, muhatabın adreste bulunup bulunmadığı araştırılarak tespit edilmemiş olup, bu durumda tebliğ işleminin, 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 17. maddesi hükümlerine uygun yapılmadığından usulsüz olduğu-
Muhatabın, "işe gittiği" bilgisinin kimden alındığı belirtilmediği gibi, borçlunun tevziat saatlerinden sonra adresine dönüp dönmeyeceği de tespit edilmeden yapılan tebligatın usulsüz olduğu- Satış ilanı tebliği zorunluluğu yerine getirilmediğinden, bu hususun başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu- İhalesi yapılan, taşınmaz üzerinde ipoteği bulunan takip dışı bankanın icra dosyasına gönderdiği yazıda; “….satış tarihinde, alacak miktarının sorulmasını ve ipotek bedeli altında satışa muvafakatleri olmadığını...” bildirmesine rağmen, ihaleden önce, satış tarihi itibariyle bankanın alacak miktarının ve bu alacak miktarının ne kadarının ipotekle teminat altına alındığı hususunun araştırılmadan taşınmazın ihale edilmesinin ihalenin feshi nedeni olduğu-
Tebligat Kanunu mad. 21/2 gereğince yapılan tebligatın usulüne uygun sayılabilmesi için tebliği çıkaran mercice; "Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda tebligatın TK. mad. 21/2 uyarınca bu adrese yapılması"na dair tebliğ zarfı üzerine kayıt düşülmesinin zorunlu olup, tebligatı çıkaran mercii tarafından anılan şekilde şerh verilmeden, salt "mernis adresi" ibaresine dayanılarak, tebliğ memuru tarafından 21/2 uyarınca tebliğ işlemi yapılmayacağı- Taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin borçluya tebliğ edilmesi gerektiği, şikayet eden borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-
Tebligatın, TK.'nun 21/1 ve Tebligat Yönetmeliği'nin 30. maddesine göre yapılması gerekirken, tebliğ memurunun, kendiliğinden TK.'nun 21/2. maddesine göre tebligat yapması kanuna aykırı olup, yapılan tebligatın usulsüz olduğu, İİK.nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin borçluya tebliğ edilmesi gerekeceği, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olmasının veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-
Borçlunun “No:6 Yolağzı Merkez E.abat/Çanakkale” adresine “Mernis Adresi” ibaresi ile çıkarılan satış ilanı 12/04/2016 tarihinde tebligat memurunca TK'nun 21/2. maddesine göre tebliğe çalışılmış ise de, tebliği çıkaran mercii tarafından, tebliğ mazbatasına, tebligatın, TK'nun 21/2. maddesi uyarınca yapılacağına dair şerh yazılmadığından yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğu-
Kendisine tebligat yapılacak kimse veya tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memurunun, tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim edeceği, tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildireceği ve İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarihin tebliğ tarihi sayılacağı- Adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine meşruhat verilerek çıkarılan tebligatlar hariç olmak üzere, muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste sürekli olarak bulunmazsa, tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclisi üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ mazbatasına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekeceği- Muhatabın, tebliğ adresinde ikamet etmekle birlikte, kısa ya da uzun süreli ve geçici olarak adreste bulunmadığının, tevziat saatlerinden sonra geleceğinin beyan ve bunun tevsik edilmesi halinde ancak örneğin muhtara imza karşılığı tebliğ edilip, 2 numaralı fişin kapıya yapıştırılması ve komşunun durumdan haberdar edilmesi işlemlerine geçilebileceği- Muhatabın adreste geçici olarak bulunmama sebebi ve tevziat saatlerinden sonra geleceği “tevsik edilmeden” yapılan tebligat işlemi geçersiz olduğu- İİK. mad. 127 gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin borçluya tebliğ edilmesi gerektiği ve borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi dairenin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-