Taşınmaz satışlarında, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu- Dosyada vekaletnamesi de olan borçlu vekili adına çıkarılan satış ilanına dair tebligatın; muhatabın bulunmaması üzerine han görevlisinden sorulduğu, görevlinin "adliyede olduğunu" sözlü olarak beyan edip, beyanı imzadan imtina etmesi üzerine tebligatın muhtara teslim edildiği ve ardından 2 nolu haber kağıdının binaya yapıştırıldığı, muhataba haber vermek üzere han görevlisine bilgi verildiği şerhi ile Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre yapılmak istendiği; ancak "beyanı alınan ve sonra da haber bırakılan han görevlisinin isminin alınmadığı", yani tebliğ mazbatasında "han görevlisinin kim olduğuna" dair hiçbir bilginin bulunmadığı, dolayısıyla yapılan tebligatın usulsüz olduğu- Tebligat Kanunu'nun 21/1 maddesi hükmüne uygun tebliğ yapılması gerekeceği, ilgilinin adreste bulunmama ve imtina hallerinde memurun  Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik'in 30. maddesinin birinci fıkrasına uygun davranması gerekeceği ve bu usullerde yapılmayan tebligatların ihalenin feshi sebebi oluşturacağı-
Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebi olup, borçlu vekiline satış ilanının tebliğ edilmemesinin veya usulsüz tebliğ edilmesinin de aynı hukuki sonuçları doğuracağı-
Satış ilanının, daha önce de ihalenin feshini talep eden vekile tebliğinin gerekeceği, takip dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olmasının, ihalenin feshi hakkındaki kararın dosyaya ibraz edilmiş olması karşısında artık borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmayacağı-
Satış ilanının vekil yerine asile tebliği usulsüz olup, bu hususun başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu, o halde mahkemece şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-
Satış ilanı tebliğinin, şikayetçinin tebliğ tarihinden önce azlettiği vekile yapıldığı ve bu azlin, şikayetçinin alacaklı olduğu takip dosyasına yeni vekil tarafından tebliğ tarihinden önce bildirildiği anlaşıldığından, tebliğ tarihinde şikayetçinin vekili konumunda olmayan vekile yapılan tebligatın geçerli olmadığı-  Mahkemece, haciz alacaklısı şikayetçi üçüncü kişinin, "tapudaki ilgili" sıfatını haiz olmasına ve dolayısıyla satış ilanı tebliğinin zorunlu bulunmasına rağmen, anılan yasal zorunluluğun yerine getirilmemesi nedeniyle ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği-
Vekil ile takip edilen işlerde, tebligatın vekile yapılmasının zorunlu olduğu- Şikayete konu hacze ilişkin 103 davetiyesi ve kıymet takdiri raporunun  şikayetçi borçlu vekiline tebliğ edildiği, bu tarih itibari ile süresinde haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğundan, mahkemece şikayetin esası incelenerek karar verilmesi gerektiği-
Satış ilanın, tasfiye halindeki borçlu şirketin tasfiye memurunca atanan vekiline tebliğ edilmesinin isabetli olduğu-
Vekil vasıtası ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılacağı nazara alınarak davalı vekili tarafından cevap dilekçesi ve ekinde vekaletname dosyaya sunulmuş olmasına rağmen, bu tarihten sonraki yargılama faaliyetine ilişkin tüm işlemlerin vekil yerine asile tebliğ edilerek yargılamaya devamla hüküm kurulmasının hukuki dinlenilme hakkının ihlali sonucunu doğuracağı-
Vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılmasının zorunlu olduğu, asile yapılan tebligatın hüküm ifade etmeyeceği- Takip dosyası içeriği itibariyle şirket, değişik tarihlerde birden fazla vekille temsil edildiğine göre, satış ilanı tebliğ tarihi itibariyle görevli vekillerden birine satış ilanının tebliğ edilmesi gerekirken, istifa eden vekile yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğu- Satış ilanının, borçluya, alacaklıya ve taşınmazın tapu sicilinde kayıtlı bulunan alakadarlarına tebliğinin şart olduğu, bu emredici kuralın eksikliğinin başlı başına ihalenin feshi için yeterli neden olduğu, çünkü bu usulsüzlüğün ihaleye talebi ve talebin artmasını engelleyen bir durum olduğu-
Vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerekeceği, ancak olayda tebliğ vekile yapılmadığından mahkemece ödeme emri tebliğ işleminin iptaline karar verilmesi gerekeceği -