HUMK. mad. 443/4 (HMK. mad. 367/2) gereğince gayrimenkul ile ilgili ayni haklara ilişkin kararların kesinleşmedikçe icra edilemeyeceği, bu nedenle aynı ilamda yazılı eklentilerin de infazının istenebilmesi için ilamın kesinleşmesinin zorunlu olduğu, buna karşılık, gayrimenkulün aynına ilişkin olmayan (gayrimenkul üzerindeki kişisel "şahsi" haklara ilişkin olan) ilamların icraya konulabilmesi için bunların kesinleşmesine gerek olmadığı- Mahkemece muhdesatın tesbitine karar verildiği, ilamda sicilde değişikliğe yol açan tescil hükmü bulunmadığı dolayısı ile ilamın taşınmazın aynına ilişkin olmayıp infazı için kesinleşmesi koşulu bulunmadığından şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde şikayetin kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı-
Ödeme emrinin vekaletname sunup yetki itirazında bulunmak suretiyle takip safahatına katılan "borçlu vekiline" tebliğ edilmesi gerektiği-
Borçlu aleyhine başlatılan takipte; dayanak ilamdaki davalı(borçlu) vekilinin icra emrinde borçlu vekili olarak gösterildiği, bu vekile icra emrinin tebliği üzerine anılan vekilin müvekkili ile hukuki bir bağının, iletişiminin olmadığını, borçlu adına takipte yer almayacağını beyan ederek borçlu asile icra emrinin tebliğini istediği bilinerek; borçlu asilin icra emrini tebellüğ ettiği tarihe bakıldığında itfa itirazının süresinde olduğu-
Tebligat Kanunu'nun 11. maddesi, Avukatlık Kanunu'nun 41. maddesi, HMK'nun 73, 81, 82, 83 maddeleri gereğince vekille takip edilen işlerde tebligat vekile yapılacağından, duruşma gün ve saatini bildirir tebligatın da vekile tebliği gerekeceği, borçlu asile tebligat yapılmasının taraf teşkilinin tamamlandığı sonucunu doğurmayacağı-
K. takdirine itiraz davasında borçlunun vekili olduğu ve ilgili kararın talimat dosyası içeriğinde yer aldığı görüldüğünden, satış ilanının vekile tebliği gerektiği- Talimat icra dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olmasının, borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmayacağı- Taşınmaz satışlarında, satış ilânının bir suretinin borçluya, borçlu vekille temsil edilmekte ise vekiline tebliğinin zorunlu olduğu, aksi halde ihalenin feshine gidileceği-
Talimat icra dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olmasının, borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmayacağı- Vekil ile takip edilen işlerde vekile tebligat zorunlu olduğundan, asile yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmamasının sonuca etkili olmadığı- Borçlu vekilinin satışın durdurulması istemli olarak başvuruda bulunması sebebiyle satıştan haberdar olduğu kabul edilse de, satış tarihinin bu başvurudan 3 gün sonra olduğu anlaşıldığından, borçlu vekilinin ihale konusu taşınmazın birinci açık artırma tarihinden önce makul süre içerisinde ihaleden haberdar olmadığının kabulü gerektiği- Taşınmaz satışlarında, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-
Vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde, tebligatın vekile yapılması Tebligat Kanunu'nun 11 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18 ile Avukatlık Kanunu'nun 41. maddesinde düzenlenmiş olduğundan, davacı tarafça açılan itirazın kaldırılması ve tahliye davasına ilişkin duruşma gününü bildirir dava dilekçesi ekli meşruhatlı davetiyenin borçlu vekiline tebliğ edilmesi gerekeceği-
İcra emrinin vekil varken asile tebliğ edilmesinin usulsüz olduğu ve bu durumda mahkemece, icra emrinin vekile tebliği suretiyle eksikliğin ikmali yönünde hüküm kurulması gerektiği-
Alacaklı tarafından borçlu hakkında başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinin dayanağının tapu iptali ve tescil konulu ilam olduğu, takipte istenen alacağın ise iptaline karar verilen paya ait ecrimisil alacağı olduğu, bu ecrimisil alacağına ilişkin takip dayanağı ilamda hiç bir hüküm bulunmadığı, söz konusu ilama ilişkin yargılamada davalı konumunda olan borçlunun vekil ile temsil edildiği anlaşılmakta olup kural olarak takip dayanağı ilamda borçlunun vekil ile temsil edilmesi nedeniyle icra takibinde tebliğ işlemlerinin borçlunun vekiline yapılması gerekmekte ise de; takip dayanağı yapılan ilam, takip konusu alacak hakkında hiçbir eda hükmü içermediğinden ve takip dosyasında borçlunun vekili olduğuna ilişkin hiç bir işlem bulunmadığından, borçlunun takipte vekille temsil edildiğinin kabulünün mümkün olmadığı-
Takip dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olmasının, söz konusu mahkeme kararlarının dosyaya ibraz edilmiş olması karşısında artık borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmayacağı, emredici nitelikteki bu düzenlemelerden kaynaklanan yasal zorunluluğa aykırı olarak, vekili varken asile gönderilen satış ilanı tebligatının yok hükmünde olup sonuç doğurmayacağı-