İtirazın kaldırılması ve kiralananın tahliye istemlerine-
K. takdiri raporu ile satış ilanının, menfi tespit davası açıp meskeniyet şikayetinde bulunmak ve ihalenin feshi talep etmek suretiyle takip safahatine katılan borçlu vekiline tebliğinin zorunlu olduğu- İcra dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olması, menfi tespit, meskeniyet ve ihalenin feshi hakkındaki ilamların dosya arasında mevcut bulunması karşısında, borçlunun icra evresinde vekille temsil edildiği ve takibin vekille sürdürüldüğü gerçeğini ortadan kaldırmayacağından, kıymet takdirinin ve satış ilanının vekil yerine asile tebliğinin usulsüz olduğu-
Kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemlerine-
Vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunlu olduğundan, ödeme emrinin tebliğine dair vekile çıkarılmış ve usule aykırı bir tebligat da bulunmadığına göre, asile yapılan tebligat yok hükmünde olup iptali gerekmekte ise de HMK'nın 26. maddesi gereğince taleple bağlı kalınarak sonuca gidilmeli ve ödeme emri tebliğ tarihinin şikayet dilekçesinde belirtilen tarih olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekeceği-
Takip dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olması ve mahkeme kararlarının dosyaya ibraz edilmiş olması karşısında, borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmayacağı- Vekili varken asile gönderilen satış ilanı tebligatının yok hükmünde olup sonuç doğurmayacağı- 
Vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılmasının zorunlu olduğu-
Borçlu Hazine vekil ile temsil edildiği halde, Tebligat Kanunu'nun 11 ve Tüzüğün 15. maddesi ile Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri Ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararnameye aykırı olarak, ödeme emrinin vekil yerine mal müdürlüğü personeline yapıldığı anlaşılmış olup, tebligatları almaya yetkili olmayan personele yapılan tebligatın yok hükmünde olduğu ve bir hukuki sonuç doğurmayacağı-
Davalıya dava dilekçesi ve duruşma günü cezaevinde bizzat tebliğ edilmiş olup, davalının 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve onanarak kesinleştiği bilinerek, dava tarihi itibariyle ilamın infazına başlanılarak davalının kısıtlanmasına karar verilmiş olup, şahsın vasi tayinine karar verildiğinden dava dilekçesi ve duruşma günü, davalıya yöntemince tebliğ edilerek savunma hakkı verilmek suretiyle göstereceği deliller ve savunması çerçevesinde yapılacak yargılama sonucunda bir karar verilmesi gerektiği-
Her ne kadar borçlu vekili temyiz dilekçesinde, satış ilanını içerir tebligat parçasındaki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürmüş ise de; İİK'nun 134/2. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük sürede şikayet dilekçesinde ileri sürülmediğinden, borçlu vekilinin bu iddiasının temyiz aşamasında nazara alınamayacağı- İhalenin feshi isteminin reddi halinde, "borç miktarı"nın değil, "ihale bedeli"nin yüzde onu oranında para cezasına hükmedilmesi gerektiği-