Kira ilişkisinin varlığının tanık ifadesiyle ispatlanamayacağı, yazılı belge ile ispatlaması gerektiği-
İskelenin yapımı, tescil, ifraz, tevhit, ruhsatlandırılması ve davacı kiracı tarafından belirli bir bedel karşılığı kullanılmasına ilişkin karma nitelikteki sözleşmenin esaslı unsuru bedel karşılığı iskelenin kullanılmasına ilişkin olduğu ve bu durumda taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisine dayandığının kabul edileceği ve uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Baz istasyonu kurmak için kiralanan taşınmaz çatılı olmadığından, Borçlar Kanununun adi kiraya ilişkin hükümleri gereğince kira artırımı talep edilemeyeceği-
Kira alacağından kaynaklanan itirazın iptali davasında, taraflar arasındaki sözleşme ve ek protokolün geçerli olduğunun kabul edilmesi gerektiği- 36 ay gibi uzunca bir sürede aylık kira ödemelerine itiraz etmeyen, ihtirazi kayıt ileri sürmeyen davacının kira miktarını aylık bu bedelde kabul ettiğinin söylenemeyeceği, "davacının fark kira bedeli istemesinin dürüstlük ve hakkaniyet kurallarına uygun düşmediği” şeklindeki gerekçe ile davanın reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
2886 sayılı yasanın uygulanabilmesi için kira sözleşmesinin de bu yasaya göre yapılması gerektiği- Kiralanan arsa niteliğinde olup uyuşmazlığa TBK’nun kira genel hükümlerinin uygulanması gerektiği- Taşınmaz ve taşınır yapı kiralarıyla ilgili belirsiz süreli kira sözleşmelerinde feshi ihbar süresinin TBK. mad. 329 gereğince belirleneceği; süresiz sözleşmelerde 6 (altı) aylık dönem için 3 (üç) ay önceden kiracıya fesih bildiriminin tebliğ ettirilmesi ve o dönem sonunda tahliye davası açılması gerektiği-
Kiracının kira sözleşmesi devam ederken kiralananı tahliye etmesi ve bu durumdaki kira bedeline ilişkin sözleşme özel şartı gözetildiğinden, kiracının iddiaları ile davacının karşı iddialarının yargılamayı gerektirdiğinden kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması istemine ilişkin davanın reddi gerektiği-
Taşınmazın riskli yapı olduğuna ve gayrimenkulün tahliyesine ilişkin kararın Belediye tarafından verildiği ve uyuşmazlığın 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanundan kaynaklandığı gerekçesiyle görevli yargı yerinin idari yargı olduğuna karar verilmişse de, taraflar arasındaki ilişki, kira sözleşmesinden kaynaklanan özel hukuk ilişkisi olduğundan, kira ilişkisinin devam ettiğinin tespiti ve muarazanın önlenmesi istemine ilişkin uyuşmazlığın çözümünde görevli yargı yerinin adli yargı olduğu- Davacıların, davalı vakfın ayrı ayrı kiracıları olması nedeniyle davacılar arasında zorunlu ve ihtiyari dava arkadaşlığı bulunmadığından dosyaların tefrik edilerek ayrı ayrı görülmesi gerektiği-
Davaya konu kiralanan, davacı kiracıya 26.02.2010 tarihinde, 3 yıllık sözleşme ile kiraya verilmiş olup kiralanan "açık otopark" olduğundan Türk Borçlan Kanun'unun genel hükümlerine tabi olduğu ve kiraya veren 13.03.2013 tarihinde gönderdiği ihtarname ile de sözleşmenin yenilenmeyeceğini bildirdiğine göre, süre sonunda sözleşmenin sona erdiğinin kabulü gerektiği- Sözleşmenin sona erdiği tarihten sonra kiracı kullanımının ecrimisil gerektirdiği gözetilerek, sözleşmenin sonu olan 26.02.2013 tarihinden tahliye tarihi olan 31.05.2013 tarihine kadar geçen süre için talep edilebilecek ecrimisil bedeli hesaplanarak, yapılan fazla ödeme varsa iadesinin yapılmak suretiyle bir karar verilmesi gerektiği-
Tarla niteliğinde baz istasyonu kurmak için kiralanan taşınmazın Borçlar Kanununun adi kiraya ilişkin hükümleri gereğince kira artırımı talep edilemeyeceği-
Taraflar arasında kira sözleşmesinin hazırlandığı, sözleşmede kiracı olarak imzanın bulunmadığı, sözleşmenin farklı iki kişi tarafından kefil olarak imzalandığı anlaşılarak taşınmazın anahtarının kiracıya teslim edilmiş ve zilyetliğinin de devredilmiş olduğu gözetilerek, taraflar arasında akdi ilişkinin kurulduğu, kiracının da iyiniyetli olarak imalatlar yaptığının kabul edilmesi gerektiği-