İki haklı ihtar nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkin davada; taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup, öncelikle davalıya ait mirasçılık belgesinin ibrazı ile mirasçılarının davaya dahil edilmesi taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerektiği-
İki haklı ihtar nedeniyle tahliye istemine ilişkin davada; taraflar arasında 01/10/2009 başlangıç tarihli, bir yıl süreli aylık 850,00 TL bedelli kira sözleşmesinin varlığı ve kira bedelinin ait olduğu ayın ilk beş günü içinde ödeneceği hususunda uyuşmazlık bulunmadığı; davacı kiraya veren Bakırköy 40. Noterliği 24/07/2014 tarih 19992 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile 2014 yılı Haziran ve Temmuz aylarına ait toplam 1.900,00 TL kira bedellinin ödenmesini, Bakırköy 40. Noterliği 11/08/2014 tarih 20835 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile 2014 yılı Ağustos ayına ait 850,00 TL kira bedelinin ödenmesini ihtar ettiği; her iki ihtarnameye konu aylar kira bedellerinin kiraya verene ait banka hesabına 13/08/2014 tarihinde yatırıldığı; ancak gerek banka hesap hareketlerinden gerekse 11/08/2014 tarihli ihtarnameye ait tebliğ mazbatasından ödemenin mi tebliğ alma saatinin mi önce olduğunun anlaşılamadığı; bu nedenle mahkemece bu husus araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Bir kira yılında 3 farklı ödeme emrinin tebliğ edildiği ve ilk ödeme emrinin tebliğ tarihinde aynı gün ödeme yapıldığı, diğer iki ödeme emrine ödeme yapılmadığı bilinerek; iki haklı ihtar nedeniyle tahliye koşullarının oluştuğu-
Kulüp tesislerinde bulunan bar ve büyük restoranın işletme hakkı ve demirbaşlarıyla birlikte kiraya verilmesin halinde Türk Borçlar Kanunun hasılat kirası hükümlerinin uygulanacağı, Borçlar Kanunun Konut ve Çatılı İş yeri Kiraları hükümlerinin uygulanamayacağı-
Davalılardan A.B.'a dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir tebligatın iade edilmek suretiyle yapılamadığı; yargılamaya yokluğunda devam edilerek karar verildiği anlaşıldığından taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde işin esası hakkında karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Tahliye taahhüdü ve konut ihtiyacı nedeniyle tahliye istemine ilişkin davada; davacının 18.03.2015 tarihinde açtığı dava ile adi yazılı nitelikteki 20.05.2013 düzenleme ve 01.02.2015 tahliye tarihli tahliye taahhüdüne dayanılarak kiralananın tahliyesini istediği; ancak taahhüt edilen tarihi izleyen bir aylık süre geçtikten sonra tahliye taahhüdüne dayanılarak açılan davanın da süresinde olmadığı; bu durumda mahkemece, tahliye taahhüdüne ve ihtiyaç iddiasına dayanılarak açılan davanın her iki nedene dayalı olarak da süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiği-
Taahhüt nedenine dayalı tahliye davasının kiralayan tarafından açılması gerekeceği, kiralayanların birden fazla olması halinde aralarında mecburi dava arkadaşlığı bulunduğundan davanın birlikte açılması icap edeceği, kiralayan birden fazla ise ve kiralayanlardan biri yalnız başına dava açmış ise bu durumda davanın hemen reddedilmemesi, diğerlerinin açılan davaya muvafakatinin alınmasına imkan verilmesi gerekeceği-
Tahliye taahhüdüne dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin davada; 14.5.2009 düzenleme tarihli ve 1.7.2014 tahliye tarihli tahliye taahhüdü ile 1.7.2009 başlangıç tarihli sözleşmenin düzenleme tarihi aynı tarihli olduğundan kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin 1.7.2009 tarihi olarak yazılması bu sözleşmenin yenilendiği anlamına gelmeyeceği; 14.5.2009 düzenleme ve 1.7.2014 tahliye tarihli tahliye taahhüdü geçerli olduğundan işin esasının incelenerek kiralananın tahliyesine karar verilmesi gerekeceği-
İki haklı ihtar nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkin davada, davalı tarafından yapılan geçmiş ödemeler her ayın 7'si ile 24'ü arasında değişik günlerde yapılmış olup bu durum ödeme gününün değiştirildiğine ilişkin teamül oluşturmayacağı-
Tahliye taahhüdüne dayalı icra takibine vaki itirazın iptali ve tahliye istemine ilişkin davada; taraflar arasındaki 01.11.2008 tarihli, beş yıl süreli ve 01.12.2013 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmelerinin bulunmadığı; davalı tarafından sözleşmelere ilişkin imza inkarında bulunulmadığı; taahhüt yenilenen sözleşmenin 22. maddesinde yer almış olup bu sözleşmenin özel kısımlar bölümüne yazılmış olmasının taahhüdü geçersiz kılmadığı; davalının 01.11.2008 tarihinden itibaren kiracı olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmadığı; bu durumda taahhütün yasal unsurları taşınmakta olup takipte süresinde yapıldığına göre davanın kabulü ile itirazın iptali ve tahliyeye karar verilmesi gerektiği-