İhalenin feshini isteyen borçlu A.S. adına çıkartılan satış ilânının, “Adrese gidildi. Adres geçici olarak kapalı. Adreste bulunan isim vermeyene soruldu. Alıcının geçici olarak işe gittiğini bildirmiş olup; tebliğ evrakı 7201 Sayılı Teb.kan.21.maddesine göre tebligat Kavaklı muhtarı E.B.'a teslim edildi. 2 nolu örnek muhatabın kapısına yapıştırılarak imzadan imtina eden isim vermeyen komşusuna haber verildi.” şerhi ile 22.05.2014 tarihinde tebliğ edildiği görülmüş olup, beyanda bulunan ve kendisine haber verilen komşunun adı ve soyadı tespit ve tevsik edilmeksizin Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre yapılan tebliğ işleminin usulüne uygun olmadığı-
Alacaklı idare ile borçlu arasında 6111 s. K. kapsamında ödeme planının yapıldığı tarihte icra takibinin durmuş olduğu, ve borçlunun, anılan Kanun hükümlerinden yararlanma hakkını kaybettiği tarihe kadar da takip durmaya devam edeceği, yani, borçlunun, anılan Kanun hükümlerinden yararlanma hakkını kaybettiği tarihten itibaren alacaklının icra takibine devam etmesinin mümkün olduğu, bu durumda mahkemece, inceleme yapılarak, borcun yeniden yapılandırılması neticesinde oluşturulan ödeme planı koşullarının yerine getirilip getirilmediğinin, ödeme planı yerine getirilmemişse yeniden yapılandırmanın hükümsüz kalıp kalmadığının ve hükümsüz kalmışsa bu tarihin tespit edilip, sonucuna göre hacizlerin düşüp düşmediğine dair karar verilmesi gerekeceği-
Haczin yenilenmesi diye bir müessese olmadığından, aynı takip dosyasından olsa da konulan her haczin yeni bir haciz olup, borçlunun konulan yeni hacze yönelik olarak şikayet hakkının bulunduğu-
Haciz tarihinde takipte taraf (borçlu) olmayan üçüncü kişi adına kayıtlı olan taşınmazın borçlunun borcu için haczinin mümkün bulunmadığı, bu durumda, taşınmazı üçüncü kişinin satın almasından sonra, taşınmazın borçlunun borcu nedeniyle yenileme haczi şeklinde de olsa haczedilemeyeceği-
Borçlunun alacaklısı olduğu dosya alacağının haczedilerek henüz icra dosyasına gönderilmediği durumlarda paranın icra dosyasına gönderilmesinin 10 yıllık süreye tabi olduğunun kabul edilemeyeceği, icra dosyasındaki alacağa konan tarihinden itibaren 6 ay içinde paranın dosyaya celbinin istemesi gerektiği (İİK. mad. 106; 110)-
Sıra cetveline yönelik şikayetlerde, şikayetçinin haczinin ayakta olması; böylelikle iptal edilecek yeni sıra cetveline girebilecek durumda bulunması gerektiği- Şikayetçinin alacaklı olduğu dosyadan bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerine 31.07.2003 tarihinde konulan haciz, şikayet olunanın haczinden önceki tarihli ise de şikayetçinin 04.07.2005 tarihli satış talebinin icra müdürünce reddedildiği- Şikayetçi bu red kararlarının iptali için icra mahkemesine başvurmadığından belirtilen haciz düştüğünden, şikayetin reddine karar verilmek gerektiği-
2 yıllık satış isteme süresi dolmadan aynı taşınmaz üzerine yeniden haciz konulmasını istemekle, alacaklının önceki hacizden vazgeçtiğinin kabulü gerektiği- İcra ve İflas Kanununda taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından olsa da konulan her haczin yeni bir haciz olduğu-
Borçlunun muristen intikal edecek taşınmaz hissesine haciz konulduktan sonra, aynı taşınmaz hissesine uygulanan ikinci haciz ile konulan ilk haczin düşeceği, bu talebin ilk hacizden vazgeçme anlamına geleceği-
İhtiyati haciz kararına dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus yolla takibe başlandığı, aynı gün bedeli paylaşıma konu taşınmazın tapu kaydına ihtiyati haciz uygulandığı, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği ve ihtiyati haczin 10 günlük ödeme süresi sonu olan günün mesai saati bitiminde haczin kesin hacze dönüştüğü; alacaklı vekilinin satış isteyip, avans yatırdığı, icra müdürlüğünce eksiklikler giderildiğinde ve satış talebinin yenilenmesi halinde satış hususunun düşünülmesine şeklinde karar verildiği, alacaklı vekilince yeniden satış talebinde bulunulduğu, ikinci ihalede alıcı çıkmadığından İİK'nın 129/son maddesi hükmü uyarınca, satış talebinin düştüğü, alacaklı vekilince 3. kez, ve 4. kez satış istenildiği, taşınmazın satılmış olduğu anlaşılmakla, İcra Müdürlüğü'nce eksiklikler giderildiğinde ve satış talebinin yenilenmesi halinde satış hususunun düşünülmesine şeklinde karar verilmesi üzerine alacaklı vekilince yeniden satış talebinde bulunulduğunda, bu tarihinten itibaren 2 yıllık yeni bir satış isteme süresi işlemeye başlamayacağı- Mahkemece, şikayetçinin bu satış talebinin 2. ihalede alıcı çıkmaması sebebiyle İİK'nın 129/son maddesi uyarınca düştüğü, 3. satış talebinin ise, kesin haciz tarihinden itibaren başlayan İİK'nın 106. maddesindeki 2 yıllık satış isteme süresi içerisinde yapılmadığı ve buna göre şikayetçinin hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle, HMK'nın 114/1-h ve 115/2 maddeleri uyarınca sıra cetveline ilişkin şikayetin usulden reddine karar verilmesi gerektiği- Şikayet olunan alacaklı tarafından bedeli paylaşıma konu taşınmazın haciz tarihinden itibaren iki yıllık kanuni süre içinde satış istendiği, satış avansının yatırıldığı ve satış talebi üzerine icra memurunun "satış şartlarının oluşmadığını" gerekçe göstererek satış talebini reddettiği görülmüş olup, süresi içerisinde alacaklının bir an evvel satışa yönelik iradesini icra dosyasına yansıtmak zorunda olduğu ve isteğini İcra Müdürlüğü'ne iletip avans yatırması ile geçerli bir satış talebinin doğmuş olacağı, bundan sonra satışın da aynı 2 yıllık süre içerisinde yapılması yönünde bir zorunluluk bulunmadığı, söz konusu haczin de geçerliliğini kaybettiğinden söz edilemeyeceği- Cüz’i de olsa satış avansının yatırılmış olmasının, usulüne uygun bir satış talebinin bulunduğu anlamına geleceği- Yatırılan masrafın yetmeyeceği sonradan anlaşılırsa, bunun tamamlanması istenebilirse de, masraf hiç yatırılmamışsa geçerli bir satış talebinin varlığından söz edilemeyeceği-İcra memurunun ret kararı, sadece satışın fiilen yapılamayacağına yönelik bir tesbitten ibaret olduğundan, yasal düzenlemeye uygun olan satış talebindeki haklılığı ortadan kaldıran bir karar niteliğinde bulunmadığının kabulü gerektiği; İcra Müdürünün ret kararının ayrıca İcra Hakimliğince iptalinin talep ve dava edilmesine gerek dahi olmadan mahkemece re'sen nazara alınması gerektiği- Süresiz şikayet hakkına sahip olan şikayet olunanın, aleyhindeki bu karara karşı İİK'nın 16. maddesine göre süreli şikayet yoluna gitmemesi nedeniyle icra müdürünün kararını iptal ettirilmemiş olmasının, yasaya uygun olarak süresinde yapılan satış talebinin sağladığı hukuki sonuçları ortadan kaldırmayacağı- Alacağın esas ve miktarına yönelik sıra cetveline itiraz davalarının kabulü halinde, davanın taraflarının sırasının değiştirilmesine karar verilemeyeceğinden, mahkemece sıra cetvelinin iptaline değil, davalıya ayrılan payın yargılama giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere öncelikle davacı alacağının karşılanmasının tahsisine, artan kısmın davalıya ödenmesine karar verilmesi gerektiği- Sıra cetveline itiraz davaları sonunda verilen hüküm, sadece davanın tarafları bakımından sonuç doğuracağı ve verilen kabul kararı ile durumun tespiti ile yetinilmeyip, eda hükmü kurulması gerektiği-
Alacak ve para, menkul hükümlerine göre haczedilir ise de, bu paranın satılarak paraya çevrilmesi söz konusu olamayacağından satış isteme açısından İİK.nın 106. ve 110. maddelerinin tatbikinin düşünülemeyeceği-.